Bölüm 10

159 4 0
                                    

Yazar:Neslikito Yıldız

Bölüm 10

Birden arkadan iki kol sardı beni…

“-Bırak beni Hyun!”

Dememe rağmen kollar daha çok sardı beni ve birden burnuma bir bez yapıştırıldı…Beynim algılamasını yitiriyordu belki de………………………………….

-----------------------------------------------------------------------------------------------

Uyandığımda her yanım sızlıyordu … Gözlerimi açtığımda ise hiçbir şeyi net göremiyordum . Gözlerimi iki üç kere kırpıştırdım…. Etrafı süzdükten sonra nerde olduğumu kestiremedim. Gri dört duvarı , üstünde oturduğum sandalyeden ve karşı duvardaki saatten başka hiçbir şey olmayan bir odadaydım. Birden siyah kapının arkasından sesler gelmeye başladı.

“-Kız nerde?”diye sordu bir kadın sesi ve ben bu sesi tanıyordum. Kapı açıldı içeri önce iki tane ayıboğan davar girdi. Arkasından da….Geum Ni…

“-Seni pislik ne halt etmeye beni burada bağlı tutuyorsun?!”dedim sinirli ve tek kaşım kalkmış bir vaziyette… İğrenç bir şekilde güldü. Eğer şu anda bu durumda olmasam vallaha kusardım.

“-Senin bu iğrenç yüzünü ve sesini duymak için tutmuyorum herhalde!” dediğinde sandalyenin arkasında bağlı halde duran ellerimi hareket ettiriyordum ama ip çok sıkı sardığı için canım çok acıyordu.

“-E o zaman neden beni iğrenç olan bu yerde tutuyorsun?”dedim gözlerimi kısarak. Yine o iğrenç kahkasını patlattı. İnanın birazdan midemdeki her şeyi çıkaracağım da midem de şu an hiçbir halt yok. Puff çok acıktım.

“-Burası iğrenç bir yer mi? Bence senin için gayet iyi!”dedi. Gerizekalı sence ben bu lafın altında kalır mıyım !

“-O hayır yanlış anladın benim için sen burada yokken gayet iyiydi ama senin olduğun her yer güzel olsa bile sen olunca iğrenç oluyor!” Yüzünü ekşitti. Sonuçta laf girdi yani:)

“-Her neyse sadede gelelim. Peşini bırakacaksın!” dedi işaret parmağını gözüme gözüme sokarak. Sanırım Hyun’dan bahsediyor bu şapşal.

“-Sen kim oluyorsun da bana emir verme hakkını kendinde buluyorsun salak! Hem seni ilgilendirmez kimin peşinde olduğum ya da kimin benim peşimde olduğu!”dedim ve yine o iğrenç kahkaha….

“-Eğer bu kişi benimse ilgilendirir tatlım .”dedi.

Öğürüyorum şu an.Hyun’u onun sanıyor geri. Tamam onları orda sarmaş dolaş görmüş olabilirim ancak Hyun…Hyun….hayır doğruyu söylüyordu….Hyun artık benim değildi. Bu durumu idrak edince sanki karnıma bıçak saplandı. Ve akşam neler olduğunu hatırlamaya çalıştım. Onları görmüştüm peki sonra… Ah evet daha sonra iki kol sarmıştı beni ve ben akılsız o kolları Hyun’un kolları sanmıştım. Ne şapşalım ama! Keşke o kollar Hyun’a ait olsalardı.

“-Hyun nerden senin oluyormuş? Ayrıca senin tatlın olmak yerine acı biber olmayı tercih ederim.”dedim sanki dün gece olanları görmemiş gibi. Arksına döndü birkaç adım gitti. Sonra saçlarını savurarak tekrar bana döndü.

“-Mahremimi açıklamak istemezdim ama dün gece bizi görmüş olduğun gerçeğine dayanarak söylüyorum .Daha fazla dayanamadık ve eve gittik sonrasını da dinlemek ister misin?”dedi sinsice…

Hayır hayır Hyun bunu yapmış olamaz hem de beraber uyuduğumuz yatakta…Hayır hayır inanmak istemiyorum. Yapamaz değil mi? Böyle bir şey yapmaz. Bana o kadar ümit verdikten sonra …. Hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır hayır HAYIRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR!!!!!!!!

Hımm Adı Mı? Onun Adı XWhere stories live. Discover now