AĞLA KALBİM

35

Bütün urfa ayaklarımızın altında yemek yiyorduk azadla.Güzel masadaki 3.sandaviç bana el sallarken dayanamayıp aldım.

"Yavaş ye güzelim boğulacaksın."

Azad benle dalga geçmeye devam ederken onu tınlamayıp bebeği mi ve kendimi doyurmaya devam ettim.Sonuçta hamileyim yani.Altı üstü 3 tane sandaviç,5 dilim pasta,3 muz yedim çok mu?
Mmm şimdi şöyle sulu sulu böyle yedikçe suyu akan, keserken çat sesi gelen bi karpuz olsaydı.

"Berfu berfuuu nerelere daldın"

"Azad benim canım karpuz çekti.Ay hemde çok çekti!"

Azad küçük bir kahkaha atıp yanağıma kocaman bir öpücük kondurdu.

"Bu gidişle bir panda olacaksın güzelim"

"Aaaa tamam be senden de birşey istenmiyo altı üstü bi karpuz istedim.Yani bebeğimiz istedi."

Azad kesin öyledir bakışları atıp masadan kalktı ve benim kalkmama yardımcı oldu.Ah benim nazik kocam pandasınıda kaldırırmış.Balonlara son kez bakıp arabaya bindim.

"E azad o güzelim masa nolacak?"

"O güzelim masa sen tarafından bitti zaten geri kalanını görevliler halleder"

Azada dil çıkarıp önüme döndüm.Kulaklarıma gelen şarkıyla radyonunun sesini daha çok açtım ve eşlik etmeye başladım.

"Beni yak kendini yak her şeyi yak.
Bir kıvılcım yeter ben hazırım bak.
İster öp okşa,İstersen öldür
Aşk için ölmeli aşk ozaman aşk..."

Ben kahkahalar atarken azad beni gülümseyerek ve aşkla izliyordu.Hani 15-17 yaşlarında hep derdik ya biri beni öyle çok sevsin ki bana bakarken insanın yüreğini ısıtsın.Merhameti gözlerinden belli olsun derdik.Şimdi karşımdaki adam öyle bir bakıyor öyle bi gülümsüyor ki insanın yüreğinden bir şey kopuyor.Şimdi benim bu 15-17 yaşında düşündüklerimi düşünen gençler vardır eminim.Ama siz şuna emin olun aşk ummadınız biran da sizinle olacak.

Azad önüne dönüp yolunu gözden ayırmadı.Birtane manavın önünde durunca içimdeki canavarım benim gibi heycanlanmaya başladı.Elimi karnıma koyup konuşmaya başladım.

"Sakin ol oğlum ay kızım yani bebeğim bak şimdi baba bize karpuz getirecek."

Arabanın kapısının açılmasıyla hemen otarafa döndüm.Azada heycanla bakarken o güzelim karpuzu alıp arkaya koydu.Gözlerimin bi anda dolmasıyla elimle yelpaze yaptım kendime.

"A azad sana inanmıyorum.Bunu bebeğime ve bana bir hakaret olarak algılıyorum."

Azad telaşlı bir şekilde arabaya binip beni kendine döndürdü.

"Berfu noldu bebeğimize bir şey mi oldu ha noldu güzelim!"

"Karpuz"

"Ne karpuzu?"

"Azad karpuzu arkaya koydun oysaki biz bebeğimle o karpuzu bir heycanla bekliyorduk"

Azadın gözleri yuvalarından çıkacak gibi oldu.Bunda şaşıracak ne var şimdi?

"Uf Berfu uf bende sana birşey oldu sandım.Karpuzu konakta yersin güzelim"

"Hayır azad bak canım çok çekti yani okadar çok çekti ki şuan doğurabilirim!"

Azad sinirle arabadan inip arkadan karpuzu aldı ve manava girdi.Anne gücü dedikleri bu olsa gerek.

Azad elinde dilimlenmiş karpuzlarla arabaya binip tabağı bana uzattı.