Meteor

Saçmalık

Bu kahrolası yerden gidebilirdim . Bir arabanın beni götürdüğü yere kadar kendime yeni bir hayatta kurabilirdim ama ben geri dönmeyi seçtim . Bunun nedeni ise beni hiç mi merak etmedikleriydi . Sdney beni nasıl bir kağıt gibi buruşturup bi kenara atabilirdi .

Son hızla arabayı sürüyordum . Birden arabanın bagajında sesler gelmeye başladı . Arbayı tam yolun ortasında durdurdum . Bagajı açtım .  Kocaman bir  pitbul cinsi beyaz bir köpek üstüme çıktı . Tırnaklarını omzuna geçirmişti ve bana kızgın bir şekilde bakıyordu . İğrenç nefesini yüzümde hissediyordum . Öylece kalakalmıştım . Pitbul beni parçalamadan bırakmayacağı bayağı kesindi . Ani bir hareketle köpeğin ön bacaklarını iki elimle sımsıkı tuttum ve ayağa kalkıp köpeğin beni ısırmasına izin vermeden köpeği fırlattım . En az 10 metre uzağa uçtu . Kıpırdamadan öylece yerde yatıyordu . Nefes nefeseydim . Bir köpeğe birde kollarıma bakıyordum . " Vay Canına " diye bağırdım . Sanki bunu binlerce defa yapmışım gibi köpeği fırlatıp atmıştım . Sonra bagaja baktım ve o köpeğin benim üstüme neden atladığını anladım . Bagajda minik beyaz yavru bir köpek vardı . Acı acı viyaklayıp duruyordu . Daha yeni doğmuştu anlaşılan . En fazla 2 haftalıktı . Büyük köpeğin yanına gittim koşarak . Köpek kanlar içindeydi ve kımıldamıyordu . Korkmuştum . Bir köpeği öldürmüştüm . Midem bulandı . Koşarak arabaya gittim . Bagajdaki minik köpeği aldım .  Bagajda gri metal iş çantasına benzer birşey vardı . Sdney ne işler çeviriyordu böyle .  Kamyoncu takliti yapan bir avukat falan mı ? Yan koltuğa  köpeği koydum . Hala viyaklıyordu .

Çantayı açmaya çalıştım ama açıkmadı . Şifreliydi büyük ihtimalle . Bende arabadan dışarı çıktım ve çantayı açana kadar vurmaya devam ettim . Araba tavan kısmını boyası gitti ve içine çöktü ama sonunda açmıştım . Arabaya yaslanarak çantadaki şeylere baktım . Büyük bir paket  uyuşturucu ve birde silah vardı . Demek uyuşturucu işine başlamıştı . Arabaya bindim .  Son sürat şehre döndüm .

Şehirdeydim . Hatanenin otoparkına aynı eski yerine arabayı park ettim .  Çantanın içindeki silahı aldım . Malesef köpeği burda bırakmak zorunda kaldım .

Hastaneye gittim . Yoğun bakıma doğru ilerledim . Koltuklarda oturan Sdney i bacakları açık oturuyordu ağzı ellerindeydi ve başı öne eğikti . Ağladığını biliyordum . Onu çok iyi tanıyordum . Yada bir zamanlar tanıdığımı sanıyordum . Yanına gidemedim . Ne diyicektim kel garip yaratık bir zamanlar senin sevdiğin kızdı mı ?!

Ona fazlasıyla öfkeli ve kızgındım . Beni nasıl unutabilirdi  . Sdneyi görebileceğim bir  sandalyeye oturdum ve uzun uzun düşündüm . Gerçekten şimdi ne yapıcaktım ? Başka bir bedendeydim . Ayrıca acilem duş almamda gerekiyordu . Kimlik kartım yoktu. Param yoktu . Napıcağıma dair en ufak bir fikrim bile yoktu . Kalkıp yürümeye başladım . Başım öne eğik derin düşüncelerle sarmalanmış haldeyken birden birine çarptım . Sert zemine popo üstü düştüm . Birisi bana elini uzattı bende onun elini tuttum . Beni hiç zorlanmadan bir saniyede ayağa kaldırdı . Başımı kaldırdım karşımdaki Sdney di . Biraz kızgın bakıyordu .

"Özür dilerim efendim "

" İnsanları  daha yolda yürüyemeyen birilerine emanet etmek hiçte mantıklı değil " diye homurdanıyordu . Bana bakmadan yürümeye devam etti .  İşte o an ne yapıcağımı anladım . Ona hesap sorucaktım . İçimdeki dürtüye engel olmayarak onu takip ettim .  Silaha daha sıkı sarıldım . Park yerine çıktı . Onu yavaş ve sakin adınlarla takip ettim . Kendi arabasına doğru gitti . Arbayı kilitleyip anahtarıda yanıma almıştım . Ceplerini karıştırdı . Anahtarlarının cebinde olmadığını anlayınca kapısını açmaya çalıştı ve açamadı sonra sinir krizi geçirdi ve arabaya vurmaya başladı . Arabasının içine göçük kısmını görünce küfürler yağdırmaya başladı . En sonundada arabanın tekerleğine şertçe vurdu . Yerde ayağını ovarak küfürler yağdırmaya devam etti . Ayağa kalktı bana arkası dönüktü . Elime cebimden arabanın anahtarını aldım diğer bir elimede silahı . Arabanın anahtarlarını sesli bir şekilde şıngırdattım .