-GERÇEKLER 1-

429 8 0
                                    

Kai- Evet işte geldik. Gözlerini açabilirsin.

Gözlerimi açtığımda büyülenmiştim adeta tüm New York ayaklarımızın altındaydı. Geldiğimiz yer özgürlük anıtıydı..

Ben büyülenmiş bi şekilde etrafa bakarken Kai arkama geçerek ellerini belime doladı ve kullağıma eğilerek ;

NE OLDUĞUNU BİLİYORUM. Dedi

Söylenecek sözün çokluğu bazen insanı dilsiz bırakır. Tıkanır kalırsınız. Haklılığın suskunluğu diğer suskunluklara benzemez. Ne olduğunu biliyorum. Ne olduğunu biliyorum. Awwhh kafamda çınlayan şu ses. Peki ya ne yapmalıydım Önümde iki şeçenek vardı ve susmayı tercih ettim belkide susmak gerçeği anlatmanın tek yoluydu.

Sustum ve dinledim.Beni kolumdan tutup çekiştirmesine izin verdim. Sanki söylemek istediği çok şey var gibiydi. Hızlı adımlarla olduğumuz yerden uzaklaştık,beni sessiz bi yere getirmuşti. Bi nevi korkmuştum gerçekleri duymaktan. Bi anda gözlerime baktı anlam veremediğim belkide gerçek olamıcak bir şey gördüm gözlerinde, şaşkına dönmüştüm. Bu mümkün olabilir miydi? Bi anda kendi derdimi unuttum ve şaşkınlıkla olan bitene anlam vermeye çalıştım. Kendi karanlığımda kaybolduyodum sanki.Bunu anlayamamıştım aslında anlamak güçtü. Gözlerine baktığımda gördüğüm tek şey iki kırmızı gözdü. Evet o bi vampirdi tıpkı benim gibi. Ama benden farklıydı. Gün ışığına çıkabiliyor , yemek yiyebiliyor ve istediği zaman dönüşebiliyordu.Benim aksime kırmızı gözlerinin etrafında çıkan siyah damarlar ve keskin vampir dişleri vardı.Şaşırmıştım çünkü bana benzemiyordu, en merak ettiğim şey ise gün ışığında neye benzediğiydi.Bi anda duraksadım ve su soruyu sordum ;

-Ama ama sen. Yani demek istediğim sen gün ışığına nasıl çıkabiliyorsun?

Bu benim için zor bi durumdu çünkü bu zamana kadar böyle bir şey görmemiştim.
Aslında kai nin gün ışığına çıkabilmesinin tek nedeni bir yüzüktü. Nasıl mı ?

KAİ' NİN AĞZINDAN

Herşey ailemi trafik kazasında kaybettikten sonra oldu. Onlar öldüğünde yapayalnız kaldım. Tüm hayatım alt üst oldu. Herşey benim yüzümden oldu onlar benim yüzümden öldü. Bununla yaşıyamazdım , bu acı beni kahrediyodu. Artık dayanamamıştım bu acıya son vermek istedim ölmek istedim ama yapamadım küçüktüm daha, korktum , cesaret edemedim. Bende acımı biraz olsun dindirebilmek için kötü yollara başvurdum. Günlerce eve gelmedim orda burda sürter oldum. Bi gün yine arkadaşlarla bara gitmiştim sarhoştum kendimde değildim eve gitmek istedim saat gece 3.00 civarlarındaydı sokakta kimse yoktu yani bildiğim kadarıyla öyleydi sonra yolda yürürken arkamdan garip bi ses geldi ne olduğuna bakmak için arkamı döndüğümde bişey bana saldırdı. Tek hatırladığım şey buydu. Sabah uyandığımda gözlerimi farklı bi yerde açtım , kendimi hiç olmadığım kadar iyi hissetmiştim. Sanki tüm acılarım son bulmuştu. Kalktığımda karşımda bi adamla bi kadın vardı. Onları tanımıyodum ama muhtemelen bana yardım etmek için beni evlerine getirmişlerdi. Bana ne saldırmıştı merek etmiştim adam ve kadına bu soruyu sorduğumda bana herşeyi anlatıcaklarını ama bi süre onların yanında kalmam gerktiğini söylediler. Bunu kabul etmedim koşar adımlarla aşağı doğru indim. Kadın arkamdan bunu yapma diye bana bağırdı. Evden çıkmak için kapıyı açtığımda birden bire güneş tenimi yakmaya başladı. Tıpkı cehennem gibiydi olanlara anlam veremedim , ne olmuştu bana? Adam hemen yanıma geldi kapıyı kapattı ve bana herşeyi anlattı. Onlarda benim gibi cadılar dı açıkcası bunu öğrendiğimde gerçekten rahatlamıştım.

-Ne yani sen cadımıydın?

Kai : Vampir olmadan önce tamamen cadıydım şimdi ise her ikiside.Yarı vampir yarı cadı. Yani melezim.
Konu gün ışığına nasıl çıktığıma gelecek olursak Vampire dönüşmden önce yani insanken büyü hakkında pek birşey bilmiyodum.Emlyn ve Riley sayesinde bilmem gereken herşeyi öğrendim. Bu sayede gün ışığına çıkabilmem için bu görmüş olduğun yüzüğe sihir yaptım ve bu inanılmaz bi şekilde işe yaradı. Yani anlıcağın Emlyn ve Riley o gece beni bulmasalardı belki de buğün burada olamıcaktım.

TWİLİGHT (Renesmee and Jacob)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon