Multi pelin
Pelin...
Sabah güneş ışıklarını gözüme vuruyordu. Mıncır'ın sesinden uyanmıştım kedim olur kendisi. Hemen banyoya ilerledim güne güzel başladığımda günün güzel geçtiğini pek hatırlamıyorum. Banyoya ilerledim ılık duş aldım. Yırtık jean üstüne beyaz bluz giydim. Makyaj yapmayı sevmem özel günler hariç. Okula gitmeden Rüya ile buluşucam. Salona indiğimde annem koşarak yanıma geldi.
"Günaydın kızım"
"Günaydın anneciğim ne oldu süslenmişsin"
"Ayşe ile kahvaltıya gidicez bir konu hakkında konuşmaya canım sen okuluna geç kalma"
"Hmm Ayşe teyzeye selam söyle ben kaçıyorum Rüyayla buluşucam bb"
dedim annemi öptüm ve çıktım annem ile ayşe teyze çok iyi arkadaşlar çocukluk arkadaşı yani. Zenginler birde oğulları var bir kere görmüştüm Poyraz mıydı neydi adı amaan neyse bana ne. Napcam oğlunu ben. Zaten hatırladığım kadarıyla şımarığın tekiydi.
"Rüyaaa"
"Pelinnn"
"Askwmmm"
"Bebeqimm"
"Çok özledim lqn seni"
"Bende yawrum"
"Oglum evde çohs canım sıkıldı salak izler yüzünden kaşınmam bitmedi"
"Kanks boşver iz kalmamış bitane bile"
"Evet en çokda ona mutluyum 18 yaşında beni buldu su çiçeği aq"
Evet su çiçeği oldum ve iki hafta okula raporlu gidemedim çünkü heryerim kaşınıyodu ve o nalet şeyler her yerimdeydi mal gibi bu yaşa beni buldu. Neyseki geçti çunkü doktor yüzündekiler geçmeyebilir demisti..
"Ben bir latte alabilirmiyiim" diye seslendim garsona evet suan cafeye gelmistik.
"Bende orta şekerli türk kahvesi lütfen"dedi rüya o benm can kardesim gibiydi sıla kadar çok seviyordum onu evet sıla kız kardeşim 17 yasinda 1 yas kucuk aslinda 10 ay kucuk yani aralığın 31 inde doğmuş ne guzel bazen onu kıskaniyrm çünkü yılbaşını kutlarken onun doğum güünüde kutluyoz bense aslında benm dogum gunumde ozeldi 14 şubat sevgililer gününde gerci sevgilin yokki ahmak.
Kahvelerimiz gelince onlari yudumlamaya başladik.
"Knk ben yokken bisiy oldumu sınifta?" diye sordum cunku merak ettim.
"Evetttt sana bomba ve harika haberim var!!!"
"Ne oldu lqn catlatmasanaaa"
"Mert okuldan atıldıııı"
"Neeeee" cok mutluyum çünkü pis sapığım okuldan atılmıstı evt dogru pis sapık vardı. Gece gündüz beni takip eden okulda yanıma yaklaşanı dövüyodu bense ondan nefret ediyodum.
Yehuuu
Al işte ic sesim icimde tepinmeye basladi.
Kahvemın son yudumunu alıp
"Rüya kalkalım mı artık?"
"Tamam cnm kalkalım ben öderim bu sefer"
"Ne gerek var ben de ödeyebilirdim"
"Olsun bu sefer ben"
"Pekala"
Okula yürüyerek sohbet ederek gittik. Sınıfa girdiğimizde 2 çift bizi inceleyen buket ve duru gözüyle karşılaştık ne diye inek gibi bakıyordu bize tabi kendimi tutamadım bizim adimizi cikartmaya calisiyorlardi ama bunu her yapmaya çalıştıklarında onlara dalıyordum en azından öyle yapıyor gibiydim en azından çünkü hep iç ses olmadık yerlerde bana gaz veriyordu en kalabalık yerlerde ama bu sefer şansımı tuvalette deniycem nede olsa dövüş eğitimi aldım. 2 kişi benim için çekirdekdi. Dövüş eğitimi aldığımı birtek rüya biliyordu. Saçlarımızı sallaya sallaya sıraya geçerken biri beni kolumdan tuttu. Ona döndüm sabır bakışı attım.
Canınamı susuyordu bu? Tabiki duru kendini bişey zannediyordu 2 hafta judoya gittği icin oysa ben 2 yasimdan basladim egitime.
"Nevar?!" diye ters bir cevap attım.
"Düzgün konuş!"
"Dövcenmi konuşmuyorum napcan?" Gözlerimi kısıp baktım ve kolumu hızla çektim ondan.
"Dövcem!!" Dedi ahaha bu dedigine gulesim geldi ve kendimi tutamadim kahkaha attım ama bu kahkaha hemen bitti ve duruya hissiz bir bakış atarak
"GEL DÖV " dedim sırtımdaki çantayı rüyaya verdim. Onun ilk hamleyi yapmasını beklemeden tokatı suratına geçirdim elim biraz ağırdı.
"Ahh sen fazla oluyosun" diye kosturup tam ustume atlayinca çevik bir hareketle yana çekildim ve ayağına çelme takmamla yere kapaklandı. O kalkınca da hoca geldi bizim sınıf böyleydi hocayı sokmazdı kavgalara kavga olcaksa aramızda olurdu. Ders'i dinlemeye başladım.
Öğleden önceki derslerim bitmişti. Öğleden sonra da dersim yoktu. Ama rüyanın vardı. Yani öğleden önce derslerimiz birlikte ama sonra ayrı işte anlayın artikk. Eve gitmeyi tercih ettim. Yolda yürürken benden beklenilecek bişey yaptim bunu herzaman yapıyorum tökezledim ve yere dizlerimin üstüne düştüm.
Aferinnn
Sussana minik pelin sussana sanane düşerim sanane diye düşünüyordum ki eve vardım. Zili çaldım ama kapıyı açan yoktu anlaşılan annem daha gelmemişti. Anahtarımla kendim girdim. Odama çıktım ve üstümü değiştirdim evde giydiğim kısa şortum ve askılı göbeğimi gösteren penye. Mutfağa inip kendime tahıllı gevrek koydum yanınada milkshak yaptım ve salona geçtim. Televizyonda Gardrop Savaşlarını açtım seviyordum bunu denk gelirse izlerdim yani. Gevreğimi bitirdim milkshak içiyordum ki kapı tıkırtısı daha sonra da annemi gördüm suratı düşmüstü onu öyle görmeye alışık değildim koşturup
"Anneciğimmm neyin var yüzün düşmüş"
"Kızım Canımbenim seninle konuşmam gereken çok önemli bir konu var"
"Ne-neymiş o önemli konu" annemin üzüldüğü birşey olduğu için korkmuştum.
"Gel oturalım" oturdu karşıma televizyonu kapattım milkshakimden bir yudum daha alıp bıraktım
"Kızım lafı uzatmıycam bugün ayşe ile konuşmamızın sebebi de bu konu. Ayşe seni oğlu Poyraz ile evlendirmek istiyo" dedi ve gözleri doldu. Ne evlendirmek bir dakika beni evlemdirmek o şımarıkla sevmediğim yüzünü daha hir kere hördüğüm birisiyle
"Nee" diye tepki verdim ben evlenmek mi daha 18 yaşındaydım ben.
"Kızım bak biliyorsun seni birkere gelin olarak görmek isterim ama eğer istemezsen tabiki kabul etmem ama ister-"
"Anne sen ne diyosun! Tanımadığım bir adamla istemediğim bir adamla nasil evlenir-"
"Kızım bak biliyorum ama bir düşün durumumuza bak ortada yaşımda belli yani çok yaşlı değilim ama hastalığımı da biliyorsun günden güne eriyorum seni en azından bir kere gelin görmek isterin en azından düşün"
"Peki düşünücem" dedim gözümden yaşi koyverdim gitti. Tutamıyordum aksın gitsin hepsi tutmamın manâsı yoktu gözyaşlarım akmaya başladı ağladım sesli sesli ağlamaya başladım koşa koşa odama çıktım ve kapıyı kilitledim. Yatağa oturdum ağladım içimı çıkarırcasına ağladım. İstemediğim tanımadığım bir adamla evlendirilmek isteniyordum.
