*38* Parçalanmış Aileler..

715 85 88
                                    

  Merhaba dostlarım..

  Bu bölüm bir öncekinin devamı niteliğinde. Sadece biraz daha üzücü..

  Keyifli okumalar dilerim..

Lurid_Ra

----------------------------------

  Yine hayatıma, yeni bir düzen ve yeni insanlar katılmıştı.. Gittiğim okulun yarısı babama aitti, üstelik bu okulda benim gibi öğrenciler de vardı..

  Şaka gibi ama gerçek...

  Gölge Çocuğun tuhaf ve ürkütücü odasındaki konuşmamız devam ederken Kadir bey birden ciddileşerek Kerem, Yasemin ve Oğuz'dan sınıflarına gitmelerini istedi. Her ne kadar Yasemin bu isteğe karşı çıksa da Kadir bey kesin bir ifade ile gitmelerini ve dersleri kaçırmamaları gerektiğini söyledi.

  Hoşlarına gitmese de aya kalkıp, surat asarak kapıya yöneldiler. Kapıdan çıktıkları zaman Yasemin geriye dönüp uzunca gözlerime baktı ve sağ gözünü kırparak dışarıya çıktı. Oturduğum yerde şaşkın kuzenimin ne yaptığını ve neden yaptığını anlamaya çalışırken Luna, cevabı zihnime söyledi..

"Zihninden sana mesaj göndermeye çalıştı Sahip."

"Ne.? Ne dedi peki.?"

"Eğer ters giden bir şey olursa hepsini tekmele ve kaç."

  Gerçekten mi Yasemin.? Yani... Gerçekten mi.?

"Senem.."

  Kadir beyin sesi ile kuzenimin saçma mesajını düşünmeyi bıraktım ve kendisine döndüm. Yüzünde gerginlik ve ciddiyet vardı.

"Sanırım ciddi konulardan konuşmaya başlayacağız. Dinliyorum efendim."

  Kadir bey küçük bir tebessüm sonrası konuşmaya başladı.

"Bedir'den öğrendiğim kadarıyla babanın çalıştığı şu gizli kuruma gitmişsin."

"Evet efendim, doğru."

"Ve sadece gitmekle de kalmamışsın. Epey ciddi olayların da baş rolü olmuşsun."

"Bedir abi ile konuştuğunuza emin misiniz.? Kelimeleriniz bana Levent amcamı anımsatıyor çünkü."

  Kadir bey bu sefer tebessüm yerine kahkaha atınca şaşırdım. Levent amcamı da tanıyordu anlaşılan..

"Mizacımız birbirine benziyor diyebilirim sanırım."

  Evet. Tabiki de tanıyor.!

  Bir tek ben cahilim bu odada..

"Efendim benden tam olarak ne istiyorsunuz.? Ya da ne söylememi bekliyorsunuz.? Tankut'u alaşağı ettiğim için veya oradaki ahlaki yönden eksik düzeni bozduğum için ya da belki de büyükannemi o pisliğin lanetinden kurtarıp uyandırdığım için özür mü dilemem gerekiyor.? "

  Sözlerimden sonra odaya sessizlik hakim oldu.. Gölge Çocuk bile şaşırmış bir ifade ile yüzüme bakıyordu.

"Senden özür dilemeni beklemiyorum, daha doğrusu bunu istemiyorum Senem. Doğru olanı yaptığın için kimsenin senden özür dilemeni istemeye hakkı yok.. Benim senden istediğim şey dikkatli olman. Eğer duyduklarım doğruysa babanı kurtarmak için daha dikkatli olmalısın. İçinde bulunduğun bu ortam, bu anlattıklarından daha da tehlikeli olabilir çünkü."

  Buruk bir gülümseme eşliğinde karşılık verdim Kadir beye..

"Demek bunu da biliyorsunuz... Dikkatli olmam gerektiğini ben de biliyorum efendim. Ama bazen de her şeye yetişemiyorum. Tankut'dan kurtulduktan sonra denetime gelen adamlarla uğraşmak zorunda kaldık. O karmaşa da benim vurulmamla sonlanmıştı.."

KARALTI Onde histórias criam vida. Descubra agora