Onlar konuşmaya devam ederken kafamı pencereye çevirdim. Tek kelime edecek halim yoktu.

Konuşmak istemediğimi fark eden Yoongi diğerlerini odadan çıkardı ancak kendisi çıkmadı.

Ama ben yalnız kalmak istiyordum. Yalnız kalıp nedensiz bir şekilde ağlamak.

Nedensiz değildi, nedeni vardı ancak aklıma getirmemek için çabaladığım bir konuydu.

"Neredeydin bunca zamandır? Hep yeraltında mıydın?"

Kafamı ona çevirdim. Yeraltını nereden biliyordu?

Gözlerimden soruyu okuyan Yoongi cevap verdi.

"Haberlere çıktı. İsyan topluluğu Gerçek Yırtıcılar'ın saklandığı yer bulunmuş ve imha edilmiş. Geride kimse kalmadı diyorlar."

Gözlerimi yumdum.

"Sen! Senin yüzünden!"

Liderin söyledikleri aklıma dolduğunda gözlerimi tekrar açtım.

"Bunca zamandır onlarla mıydın?"

"Neden merak ediyorsun ki?" Sesim çatallı ve boğuk çıkmıştı.

"Neden mi merak ediyorum? Sıçtığım saçma salak bir plan yapıp uygulayamadık ve seni kaybettik. O günden beri seni arıyoruz. Kafayı yiyecektim burada."

"İyi de neden? Sizinle uzun süredir tanışmıyoruz. Ayak bağı olduğumu düşündüğünü sanıyordum. Neden şimdi birdenbire bana iyi davranmaya başladın?"

"Bir nedeni olmak zorunda mı? Sana ihtiyacımın olduğunu söylemiştim daha önce. İşime yaramadan ortadan kaybolman hoşuma gitmedi."

Ona bir bakış attım. Omuz silkip tekli koltuğa kuruldu.

"Çıkar mısın dinleneceğim."

"Dinlenebilirsin. Burada oturacağım."

Gözlerimi devirdim ve acımı umursamadan dişlerimi sıkarak ona sırtımı döndüm.

"Dikişlerini patlatma."

Duymazdan geldim. Gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım.

Ancak 3 gün boyunca uyumuş olduğum için gram uykum yoktu.

"Ne var biliyor musun, yalan söylemeyeceğim. Endişelendim. Senin için. Hiçbir şey bilmeden kayboldun ve seni nerede arayacağımı bile bilmiyordum. İlk kez ne yapacağımı bilmiyordum."

Hareketsiz kalmaya devam ettim.

"Neler olduğunu anlatmak zorundasın. İçine atmak sadece sana zarar verir."

Zaten istediğim de buydu. Başkasına zarar vermemek.

Yerinden kalktığını duyduğumda gözlerimi kıpırdatmamaya çalıştım.

Omzumda hissettiğim sıcaklıkla neye uğradığımı şaşırdım. Yine de hareketsiz kalmaya çalıştım. Neyin geleceğini bilmediğimden kalbim dörtnala atıyordu.

Sıcak nefesini yanağımda hissettiğimde kalbim atmayı durdurdu. Yutkunmamak için kendimi zor tutuyordum.

Birkaç saniye öyle durduktan sonra geri çekildiğinde çaktırmadan derin bir nefes aldım.

Odadan çıktığını duyduğumda gözlerimi açıp pencereden gökyüzüne diktim.

•°•°•

Trabzanları sıkı sıkı tutarken dişlerimi sıkıyordum. Her tarafım ağrıyordu ancak odada sıkılmıştım. Bu yüzden aşağı iniyordum.

Consciousness // Min YoongiWhere stories live. Discover now