BAL PORSUĞU

Bölüm 13

Medya;Balın Meşeli
Bölüm müziği;The Rasmus - In The Shadows

Herkese merhaba ciddikediler olarak yeni bölümle karşınızdayız:) Ateş ve Balın'ın çılgın ilişkisi kaldığı yerden devam ediyor. Lütfen yorum ve beğenilerinizi eksik etmeyin. Bu hikayeyi el birliğiyle daha iyi yerlere getirelim:)
Lafı daha fazla uzatmadan hepinize keyifli okumalar:)

**

3 yıl önce Kartal Akman

"Kartal ben denedim ama olmadı. İnan denedim."

Aşık olduğum kadın karşımda oturmuş hüzünlü gözlerle beni sevemediğini kırmadan anlatmaya çalışıyordu. Üç hafta önce ona duygularımı anlattığımda cömertlik yapıp beni sevmeyi deneyeceğini söylemişti ve gerçekten de denemişti. Fakat daha iyi olacağımıza aramızdaki mesafe çoğalınca günlerdir korkarak beklediğim konuşmayı yapmak üzere benimle buluşmak istediğini söylemişti.

Ne söyleyeceğini tahmin etmiştim. Bunun için ben de kendime aciz bir konuşma provası hazırlamıştım. Ve Balın'ın söyledikleri gösteriyordu ki bu provam boşuna gitmeyecekti.

"Senin duygularını bildiğim halde bu arkadaşlığa devam etme fikri bana çok zalimce geliyor Kartal. Bu yüzden dostluğumuzu da sonlandırmamız en iyisi olacak."

Kaburgalarımın acıdan sıkıştığını hissediyordum. Yine de renk vermeyecek şekilde ifademi sabit tutmuştum.

Balın'dan tamamen uzak kalmak.

Yabancı gibi ona sadece uzaktan bakıp bir daha sesini duymamak.

Ben bunları yapabilecek kadar güçlü değildim, ben sadece aşıktım işte.

Kahverengi gözlerine gülümseyerek baktım ve planladığım sözlerin kurtarıcım olması için ağzımdan dökülmelerine izin verdim.

"Balın senin bu konuşmayı yapman beni cidden büyük bir yükten kurtardı. Sonunda rahatlayabildim. Oh!"

Balın kafası karışmış bir ifade ve şaşırmış masum gözleriyle bana bakarken her biri yalan olan kurtarıcı cümlelerim zehir gibi içime akıyordu.

"Anlamadım?"

"Utanarak söylemeliyim ki ben seninle olan arkadaşlığımı özledim, şu aşk konusunda kafam karışmış olmalı. Yani sana söylediklerim seni kandırmak için değildi sakın beni yanlış anlama Balın. Çok güzel bir kızsın, seni beğenmemek mümkün değil. Ben senden hoşlandığımı inkar etmiyorum ama sanırım duygularımı yanlış hem de çok yanlış yorumlamışım. Sana beslediğimi sandığım aşk, arkadaşlık duygumun altında kalıyormuş."

Balın saçmalıklarımı dinlerken kaşlarını havaya kaldırmıştı. Söylediklerimi muhakeme ettiğini farkedince kuyruklu yalanlarımdan birini daha söyledim.

"Yaptığım düşüncesizliğin de farkındayım. Günlerdir bunun sıkıntısını yaşıyordum ama sen şimdi beni arkadaşlıktan başka bir duyguyla sevmediğini söyleyince vicdanımdan koca bir yük kalktı. Bu yaptığım şey çok aptalca bunu biliyorum Balın."

Balın ciddi bir ses tonuyla kurduğu cümleleri kulaklarıma doldurmak için güzel dudaklarını araladı.

"Nasıl bu kadar düşüncesiz olabildin? Yani duygularından bile emin olmadan bana gelip aşık olduğunu söylemen senin gibi birinin yapmayacağı bir şey olmalıydı. Ya sana aşık olsaydım? Ki arkadaşlığımıza da zarar verdin bu düşüncesizliğinle Kartal."

Ya bana aşık olsaydın...
Keşke olsaydın Balın.
Elimde kalan tek bağ olan arkadaşlığımız için ısrar etmekte kararlıydım.

"Balın hoşlantımı çok büyük ve farklı yorumlamışım bunu anladım. Binlerce kez özür dilerim sana yaşattığım bu sıkıntılı dönem için. İstediğim şey arkadaşlığın. Lütfen ama lütfen arkadaşlığımız zarar görmesin ve devam edelim."