💕 4.bölüm 💕

192 19 5
                                    

Evimin yanına geldiğimizde araba durdu kafamı Barışa doğru çevirip.
-Bugün çok güzeldi her şey için teşekkürler.
Dedim. Barış bana samimi bir gülüş atıp önüne dönünce bende arabadan indim. Son kez arabanın camından tekrar baktım ona ama o bakmıyodu nedensizce üzülüp evime girdim. Dışarda araba olmadığına göre yunusta daha gelmemişti belliki
montumu çıkarıp askılığa astım çantamıda bir kenara fırlatıp odama çıktım Üstümdekileri hızla çıkarıp rahat bir şeyler giydim. Odamda işlerim bitince aşağı indim koltuğa tam oturcakken zil çaldı.
Yunus gelmişti büyük ihtimalle kapıyı açıp gülümsedim evet oydu. Yunusta bana gülümsiyerek bakıp
-Ben geldim. Dedi
-Görüyorum, Hani karşımdasın ya
Yunus yüzünü somurtup içeri girdi montunu asıp koltuğa kuruldu
-Sevinmemiş gibisin.
-Yoo niye sevinmiyim.
Bende koltuğun kenarına oturup televizyonu açmak için kumandaya uzandım.
-Elçin
Yunusun sabırsız sesiyle ona dönüp
-Efendim yunuscum. Dedim
Yunus bana biraz daha yaklaşıp kolunu omzuma attı
-Ben burda 2 aydır yoktum ve geldiğim anda sen televizyonmu serediyosun.
Sesinden ne istediği her şekilde belli ediyodu ama bunca yıllık ilişkimizde evlenmeden önce öyle bir şey yapmıycağımı aklına sokamıyodu
-Napabilirim.
Yunus bana biraz daha yaklaşıp elini omzumdan aşağı belime indirdi
-Mesela özlem giderebiliriz.
Dediği kelimeyle gözlerimi büyütüp hızla kollarımla onu ittim
-Yunus ben sana kaç kez dicem evlenmeden olmaz.
Yunus oflayarak
-Tamam da Elçin evlenelim diyincede erken diyosun senle ne yapıcağımı şaşırıyorum zaten yeterince aklımı başımdan alıyosun.
Yunus bana tekrardan yanaşmasıyla hemen ayağa kalkıp konuştum
-Yunus benim sana demem gereken bir şey var.
Şimdi sırası değildi ama konuyu değiştirmem gerekiyodu
-Efendim söyle canımın içi.
-Bana bi teklif geldi... Bende bugün o teklifi kabul ettim ama sana söyliycektim telefonda ama beni duymadın.
Herşeyi bir hamlede söylemiştimki sonradan kızmasın gerçi şimdi de kızıcaktı.
-Elçin biz bu konuyu konuşmuştuk diye hatırlıyorum neden kabul ettin.
-Evet konuşmuştuk bu yaz yeni bir şey yapmıycaktım ama konusu filan çok güzel oyuncuları çalışanlarıda az çok tanıyorum kabul etmek istedim... Hem zaten baya zamandır çalışmıyodum.
Yunus tekrardan oflayıp
-Varmı şuan elinde senaryo. diye sordu
-Yok ama cidden güzel güven bana.
Yunus istemsizce kafasını sallayıp
-Peki hayatım sen nasıl istersen bende artık gidiyim geç oldu yarın işlerin vardır senin.
-Tamam.
Yunus koltuktan kalkıp yanağıma minik bir öpücük kondurdu bende ona gülümsiyerek baktım kapıya doğru gidip oda bana gülümsedi ve kapıyı açıp gitti.
Tam rahatlamışçasına oturcaktımki kapı tekrar çaldı " off bir şeymi unuttuki bu"
Zorla yürüyüp kapıyı açtım.
Ama karşımda sırıtan bir Hale kesinlikle beklemiyodum. Hale sormadan içeri girip
-Sen benle konuşma telefonlarımı açma en sonunda geldim işte.
Kapıyı kapatıp halenin yanına gittim
-Yoğundum ya bu aralar
Hale bana ciddimisin der gibi bakıp koltuğa oturdu
-Neden yoğundunuz Elçin hanım anlat bakalım her şeyi şimdi.
Bende bir türlü oturamadığım koltuğa sonunda be dermişçesine oturup haleye baktım.
- İş şeyleri işte.
- O iş şeylerini bana hemen anlatmazsan seni şurda öldürürüm ona göre.
Sıkıntıyla oflayıp
- Tamam be söyliycem kızma... İşte bana bi dizi teklifi geldi konusu filan da iyiydi kabul etmek istiyordum ama o ara yunus burada olmadığı için kararsız kalmıştım.
- Eee peki kabul ettinmi ?.
- Ettim valla senin dediğin gibi kalbimin sesini dinledim ve ettim.
Hale bana gülümsiyerek bakıp
- Sevindim. Dedi
Bende ona gülümsiyerek karşılık verip sıcak bir şeyler getirmek için mutfağa gittim.
İki tane kahve yapıp odaya geri döndüm.
"Acaba bugün olan şeyleri haleye söylemelimiydim söylemezsem aklımı kurcalayıp durcak ama söylersemde... ne kaybederimki"
Elimdeki kahveyi sehpaya koyup haleye döndüm.
- Hale benim sana bir şey daha anlatmam lazım
Hale kafasını sallayıp dikkatini bana verdi.
- Şu oynaycağım dizide senaryoya göre birini sevicem filan ama o kişiyle biraz aram bozuktu ondan beraber bugün bir yere gittik.
Hale heycanla
- Eee. Diyince
Devam ettim.
- İşte sonra bazı küçük kazalar oldu... mesela kazayla kucağına düştüm.
Hale elindeki kahveyi hızla bırakıp
- Oha sonra noldu. Dedi.
Sonrasını da haleye anlatıp sırtımı koltuğa dayadım. Hale şoktan çıkınca
- Kızım inanmıyorum çok güzel şeyler yaşamışın da bunlardan yunusun haberi varmı ?.
- Tabiki de yok nasıl söyliyim ?.
Hale usulca kafasını sallayıp muzurca sırıttı
- Peki o çocuk kim ?.
- Adı barış soyadını filan bilmiyorum ama odun olmasını saymazsam çok iyi biri.
Hale düşünürmüşçesine bana bakıp telefonuna uzandı açtığı bir resmi bana gösterip.
- Bu mu ?.
Diye sordu.
Resimde siyah saçları giydiği takım elbisesiyle müthiş gözüküyodu.
Kafamı usulca sallayıp
- Evet o. Dedim.
.
.
-- Barışın Gözünden --
Eve gitmemle kendimi yatağa atıp ellerimi kafamın altına koydum. Aklım istemsizce yine ona gidiyodu kızıl saçları beyaz teni küçük burnu... Kendime gelmeliyim bunu yapmamalıyım çok yanlış ama kendimede engel olamıyodum. Telefonumun ısrarla çalmasıyla elime alıp arayan kişiye bakmadan açtım.
- Alo Hayatım evdemisin ?.
Arayan kişi gupseydi
- Evdeyim gupse bir şeymi oldu ?.
- Hayır sadece seni özledim ve bugünkü teklifi ne yaptığını merak ettim.
- Kabul ettim.
- Hıı iyi de diğer oyuncular kim ?.
Ne için aradığı şimdi belli olmuştu diğer başrol oyuncuyu soruyo du.
- Şuan sadece bir tanesini gördüm başrolden oda Elçin.
- Elçinmi soyadı ne ?.
- Nerden biliyim gupse.
- Tamam ya ben bulurum. Neyse iyi geceler hayatım seni seviyorum.
- İyi geceler.
Telefonu kapatıp yatağın bir tarafına fırlattım. Gupse beni çok seviyo hep seviyo biliyorum ama ben aynı şekilde davranamıyorum keşke sevebilsem.
Peki onunla neden sevgiliyim işte orası
çok karışık bildiğim tek şey sevsemde sevmesemde onunla birlikte olucağım.
Gözlerim benden bağımsız bir şekilde kapanırken kendimi uykuya bıraktım.
.
Sabah burnuma dolan güzel kokularla gözlerimi açtım. Yüzüme kadar gelen kızıl saçların sahibi yanımda masumca yatıyodu.
Ne oldu neden geldi demeden kendimi olayın akışına bıraktım yüzümü onun saçlarına koydum bir yandan huzurlu kokusunu içime çekerken bir yandan da ellerimi beline sarıp kendime çekiyodum. Aramızda hiç bir mesafenin girmesini istemiyordum çünkü. Elçin de gözlerini aralayıp bana gülümsiyerek baktı
- Günaydın.
- Günaydın da ne işin var senin burada.
Elçinde kollarını bana dolayıp sıkı sıkı sarıldı
- Niye süprizimi beğenmedinmi bay iplikçi.
Gözlerimi elçine doğru döndürüp
- Bay iplikçimi ?. Diye sordum.
- Evet dizideki adın ömer iplikçiymiş sana böyle seslenmek istedim.
Gülümsiyerek tekrar kafamı başına gömdüm.
- Hıı öylemi.
- öyle Bay iplikçi.
Huzur bu olsa gerek o ve onun kızıl saçları kimsenin bu anı bozmasını katiyen izin veremem o hep yanımda kalsın bana bay iplikçi diye seslensin olmazmıydı ?.
Gözlerimi sıkıca kapatıp onu kendime daha çok bastırdım. Elçin boğuk sesiyle
- Biraz daha kendine bastırırsan ölücem ona göre.
- Bu kadar ince olursan ölürsün tabi.
- Sen sıkmazsan ölmem.
Elçin kollarımı açmaya çalışırken ben daha çok sıkıp
- Seni elimden kimse kurtaramaz küçük cadı.
Diyip bir hamleyle onu altıma aldım o kıkırdarken bende onu gıdıklıyodum. Bir kaç saniyenin ardından ikimizde birbirmize bakılı kaldık gözlerim yavaşça onun dudaklarına kayarken beynim işlevini yitirmişti. Şimdi aklım da sadece onu öpmek vardı ve bunu yapıcaktım.
Kendimi ona yaklaştırıp dudaklarına uzandım...

Herkese Merhaba Umarım yeni bölümü beğenmişinizdir vote ve yorumlarınızı bekliyorum 😘😘😘😘

Umudum Olurmusun (Değişicek)Where stories live. Discover now