EMANET

20

Hastaneye nasıl geldiğimi hatırlamıyorum. Kucağımda durmak bilmeyen Vera. Ağlayan ben.

Danışmaya doğru giderken köşedeki Eylül ablayı gördüm. Hızla o tarafa gittim.

Z. Eylül abla

Arkasını dönüp bize baktı.

E. Zeynep

Z. Kerem nerde iyi mi ha. Nasıl olmuş. Kaza mı ne.

E. Sakin ol geç otur.

Kucağımdaki Verayı alıp beni koltuğa oturttu.

E. Taksiyle giderken kaza olmuş. Nasıl oldu bilmiyorum. Şuan müdahale odasındalar. Öğrendiğime göre sağ omzuna cam parçaları girmiş.

Tekrar ağlamaya başladım. Ona bisey olmasın.

E. Ağlama canım Kerem iyi. Bak Verayı da üzüyorsun.

Z. Nerde şimdi. Nasıl. Gördün mü?

Derken müdahale odasından Keremin bağırmasını duydum. Ne oluyor

Eylül ablaya baktım gözlerini sımsıkı kapatmış sesi duymamaya çalışıyor.

Z. Ne oluyor abla o ses ne?

E. Cam. Cam parçalarını çıkarıyorlar.

O an kalbime bişeyler battı. Nasıl ya uyutmadılar mı?

Kapı açıldı hızla ayağa kalktık. Eldivenleri kanlı doktor çıktı. Zorla yutkundum. Bir hışımla yanına gittim.

Z. Ya siz nasıl doktorsunuz ha. Acı cektire çektire nasıl yaparsınız.

D. Hanımefendi sakin olun.

Z. Ne sakini ha. Uyuşturamadınız mı?

Eylül abla kolumdan tutunca hızla çektim.

E. Zeynep tamam.

Z. Ne tamamı ya. Ne tamamı.

Doktorun üzerine doğru yürüyüp

Z. Sizi şikayet edeceğim. Ne demekmiş görüşeceğiz.

D. Sakin olun!! Sizden daha iyi biliyoruz! Hastanın sağ kolu kırık. Üstelik camlarla doluydu. Eğer uyuştursaydım kolunu alçıya alamazdık. Mecbur böyle yapmak zorunda kaldık. Şimdi müsadenizle. Geçmiş olsun!

Tam gidecekken durdurdum. Tamam haklı ama kendimden de ödün veremem!

Z. Görmek istiyorum.

D. Kolu yıkanıyor şuan. Hemşireler çıksın girebilirsiniz.

Doktor giderken koltuktaki Eylül ablaya baktım.

E. Aferin Zeynep. Neydi o.

Z. Abla sanki duymadın sesini. Sen neden rahatsın.

E. Bana başta açıklama yaptılar.

Hah! Al işte.

Z. Neden bana söylemedin.

E. Fırsat mı verdin. Fırladın ayağa.

Gidip yanına oturdum. Çok canı yanmışmıdır?

Benimki de soru. Koskocamanlık adamı bas bas bağırttılar. Koluda alçıdaymış.

Allah o taksiciyi bildiği gibi yapsın!

E. Zeynep biz kafeteryaya iniyoruz. İstediğin bişey var mı?

Z. Yok sağol.

Verayla ikisi gidince başımı ellerimin arasına aldım. Meraktan ölüyorum. Kerem nasıl. Ne hal de bilmiyorum.