"İşte böyle." dedi her şeyi eksiksiz bir şekilde aktardığında arkasına gergince yaslanarak. Jack ise tam tahmin ettiği gibi bir süre sessiz kalıp, elini çenesine koymuş ve düşünceli bir şekilde ovuşturmuştu. Kahverengi gözleri Dylan'ı tembelce süzdükten sonra nihayet konuşmakta karar kılmış olmalıydı ki söze girdi.

"Bakalım doğru anlamış mıyım?" diye geveledi Jack hala çenesini ovuşturmaya devam ederken. "En azılı düşmanının kız kardeşi evinden kaçıp, sana sığındı öyle mi?"

"Aynen öyle."

"Peki neden böyle bir şey yapsın?"

Jack kaşlarını kaldırarak şüpheli bir ifadeyle Dylan'ı süzdü. Sorusunun cevabına mantıklı bir neden bulmak için düşüncelere dalmış gibiydi.

"Bilmiyorum." dedi Dylan dürüstçe kafasını iki yana sallarken. "Beni tanımıyormuş gibi görünüyor."

"Anlattığın kadarıyla evet."

"Ama o alçak abisi bunu bilerek de yapıyor olabilir."

"Nasıl yani? Abisinin kızı bilerek senin evine gönderdiğinden mi şüpheleniyorsun?"

"Evet." diye onayladı Dylan sert bir baş hareketiyle. "Kız beni tanımıyormuş gibi rol yapıyor olabilir."

"Bilemiyorum." dedi Jack kafası karışmış bir halde yüzünü buruşturarak. "Bir şeyler yerine oturmuyor gibi sanki."

"Evet ama en kısa zamanda onun ne yapmaya çalıştığını anlayacağım. Eğer beni kandırmak için burdaysa, bedelini çok feci bir şekilde ödeyecek."

"Tek bir açıdan bakıyor olabiliriz Dylan. Hemen karar verme. Gözden kaçırdığımız bir şey olabilir." dedi Jack kaşlarını çatarak. "Belki de kız seni gerçekten tanımıyordur. Bu ihtimali görmezden gelme sakın."

"Biliyorum." dedi Dylan kafasını aşağı yukarı sallayarak. "Bir süre onu gizlice gözlemleyeceğim. Çok tecrübeli biri sayılmaz. Eğer öyle bir şey varsa yakayı hemen ele verecektir."

"Peki sonra ne olacak?"

"O kız sayesinde abisi bana tıpış tıpış gelecek."

Dylan'ın tehlikeli ve sinsi bir zevkle söylediği cümleden sonra Jack bir süre duraklayarak şarabından bir yudum aldı. Oturduğu geniş koltuğa Dylan gibi yaslanırken tereddütlü bir ifadeyle karşısındaki adamı süzdü.

"Yani kızı abisinden intikam almak için kullanacak mısın?"

Dylan, Jack'in hoşnutsuz bir ifadeyle sorduğu soruya kararlı bir bakışla karşılık verdi.

"Tabi ki de onu kullanacağım. Abisinden intikam almak için tek çıkış yolum bu. Üstelik fırsat ayağıma kadar geldi."

"Ben yine de kızın masum olabileceğine inanıyorum."

"Ben inanmıyorum Jack. Masum olsa rahat evinden kaçıp, İskoçya'ya abisinin en azılı düşmanına gelmezdi."

"Başka çaresi olmayabilir. Sana evden kaçışının nedenini söylememekte diretmiş." dedi Jack sıkıntılı bir sesle nefes vererek. "Kızı kullanmadan önce bir kez daha düşün derim ben."

Dylan, Jack'in sözlerinden sonra onun her zamanki gibi aşırı mantıklı davrandığını ve bu nedenle de asıl olayı gözden kaçırdığını düşünüyordu. Ablasının kocası şaşılacak derecede sakin, mantıklı ve merhametliydi. Yani Dylan'ın tam tersi..

GECENİN BÜYÜSÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin