Başlangıç

149K 532 187
                                    

Hey merhaba, ben Şebnem. Başımdan geçenlere sizi ortak etmeye hazır mısınız ? O zaman başlayalım.

Ben esmer tenli, 1.75 boylarında, kahverengi renkli gözleri olan, saçları platin sarısına boyanmış 22 yaşında bir kadınım. Ailemi çok küçükken trafik kazasında kaybetmişim, beni de dedem ve anneannem büyütmüş. Şu an üniversitede su ürünleri mühendisliği okumaktayım, e haliyle denize çok düşkünüm. İşte her şey denizde başlıyor!

Alanya'nın o nemli sıcak havasında nefes almak zorken, Murat ve arkadaşlarıyla bu tatile geldiğime inanamıyordum. Sırf bir tatil için o Murat hayvanının üzerimde tepinmesine izin vermiştim resmen. Pansiyondan yeni çıkmıştık, üzerimde siyah bikinim ile tüm vücudum ortadayken ister istemez Murat'ın arkadaşları da dahil olmak üzere herkesin gözü üzerimdeydi. İki göğsümün arasındaki kanatları açık melek ve kalçamın üzerindeki deniz kızı dövmeleri de bir diğer ilgi çekici noktam olabilirdi.  

Saçlarımı tepeden topuz yaparak toplamıştım o gün, suya gireceğim için dağılmasın diye düşünüyordum. Bir yandan elimdeki telefonla birilerini stalklarken, diğer yanından Murat ile sohbet ediyordum.

Murat ellerini kalçama vurarak: " Sevgilim sence çok mu telefonlasın, tatile geldik buraya ? " diyor.

Suratımı ekşiterek, net bir şekilde yanıtlıyordum: " Bu sıcakta sokak ortasında da seninle olmayayım bir zahmet. Zaten pansiyonda da klima yoktu! " 

"Tamam tamam, bir şey demedik. " 

Murat çekilmez biriydi, sırf İstanbul'dan kaçıp başka ortamlara gireyim, kafa dağıtayım diye onunla gelmiştim. Tabi birde gelebilmek için onunla bir tatil boyunca yatmak zorunda olmayı göze almamda ekstra bir durumdu, ama artık katlanacaktım.

Pansiyon ile plaj arası çokta uzak olmadığından varmıştık. Şezlong kiralayıp, güneş kremimi vücuduma sürmeye başlamıştım. Murat ve arkadaşları kremi bile düşünmeden suya girmiş, benimde aklımdan bir şeyler geçmeye başlamıştı. Murat'ın denizin içerisinden " Hadi hayatım sen de gel " diye bağırmalarını es geçerek, ellerimin yetebildiği her yere sürmüştüm kremi, peki ya sırtıma, kalan yerlerime kim sürecekti ? Gözlerimi kısarak hemen çevreme bakmıştım. Köşede kitap okuyan, gözlüklü bir beyefendi. Uu çokta yakışıklıydı doğrusu. Kaslı vücudu, renkli gözleri ve oval yüz yapısıyla tamda onun sürmesi gerekirdi. 

Kremi kaptığım gibi gitmiştim yanına. Hafif bir öksürük sesiyle, kafasını bana doğru dikmişti.

 " Rica etsem beyefendi, sırtıma krem süremedim de sürebilir misiniz ? " demiştim.

Çocuk şaşkın bakışla: " tabii. " dedi. 

Kremi hemen uzatmıştım, o da kitabı kenara koyup kremi eline almıştı. Benim ona şaşkın şaşkın bakışlarım ve vücudunu süzüşüme şaşırmış olsa ki:

 " dönmeyecek misiniz? " dedi.

O an atmıştım o meşhur kahkahamı. Ellerimi yüzüne götürerek: " hemeen. " demiştim.

Elleriyle omuzlarıma dokunduğu an tahrik olmuştum. Bir şeyler oynamıştı yerinden. Yavaş yavaş sürüyor, sırtımdan bikini kopçamın olduğu yere kadar götürüyordu. Önümüzdeki şezlong ve şemsiyelerden dolayı denizdeki Murat'ın görüp görmediğini konrol ediyor ve söyleniyordum: " Belime doğruda sürebilir misiniz ? " Belime doğru sürerken bir an sürmeyi bırakmıştı, muhtemelen deniz kızı dövmemi görmüştü. Deniz kızının yarısı dışarıda, belden aşağı kısmıda bikinimin içinde, kalçamın üstünde kalıyordu. 

" Beğendin mi ? " diye sorarken, çocuk afallamış bir şekilde: " Neyi ? " diyordu. 

" Tabiki kalçalarımı! " diyerek kahkahamı basıyor, utanan çocuğa dönüp: " Dövmemi diyorum ya, dövmemi. " diyordum. Çocuk kafasını sallarcasına, evet diyor. Ben ani bir hareketle bikimin altını sıyırıyor: " Al bak işte devamı " diyordum. Kalçalarım ortaya çıkıyor, ben bu kadar tahrik olmuşken onuda tahrik etmek için elimden geleni yapıyordum.

" Oralara da sürer misin ? " diyordum. Eğer sürerse o da beni istiyor demekti ve bugün denize girmekten daha eğlenceli bir şeyler yapmak için davet gibi olurdu. Çocuk ellerini kalçama götürüp ovalamaya başladığında kendimi kaybetmiştim. Bir anlık ağzımdan çıkan: " Ohh " kelimesiyle, ellerini çekmişti. Ben de: " Tamam o zaman biraz da buraya sürmek ister misin ? "diyerek bikinimin kopçasını açıyor, sırtımda iz yapacak yerleri sürmesini istiyordum. Elimle göğüslerimin üstünde bikinimi tutsam da, yandan çıkan göğüslerim kesinlikle çocuğun bakışları altında kalıyordu.

Kopçamı geri takıp, yüzümü çocuğa döndüğümde. Kızarmış bir yüz, kaslı bir vücut ve kremlenmiş eller görüyordum. Harika bir sevişme adayıydı.

 Elllerimi uzatarak: " Bu arada ben Şebnem " diyordum, o da ellerimi sıkarak: 

" Memnun oldum Şebnem, ben de Hakan. " diyordu.

Dilimle dudaklarımı yalayarak soruyordum:"Hakan belki birkaç saat sonra takılabiliriz ha, ne dersin ? " 

Gayet mutlu bir şekilde çocuk cevap veriyor: " Olur. " diyordu.

Gerisin geri dönüp kalçalarımı sallarayak onun önünde yürüyor, denizdeki Murat'a doğru koşuyordum. Murat'ın " Nerede kaldın. " sorularına dudaklarına yapışarak cevap veriyor, suyun soğukluğunda ellerimi Murat'ın şortuna sokarak, onun gönlünü alıyordum. 

Ben buydum, daha sınırları aşmadık; ama çoğu sınırı bu hikayede aşacağız. Bakalım bir sonraki bölüm Hakan ile maceram nasıl sonuçlanacaktı. Her şey merak konusuydu.



***Evet arkadaşlar iyi ya da kötü yorumlarınızı ve beklentilerinizi bekliyorum, yorum ve oylara göre devamı gelecek.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 07, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sınır Yok!  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin