Şimdi sıçtık!

1.1K 54 41
                                    

Maria...
Lucas bu sözleri söyledikten sonra ayağı kalktı. Neden bizim şişe çevirmece oyınlarımız hep böle kısa sürüyordu? Lucas kalkınca Emily sanki bir şey fark etmiş gibi onun arkasından gitti. Merak işte ne yaparsın!
Aslında Emily ve lucas'ın durumlarına bakmaya gidecektim ama
Bana gelen telefonla bütün dünyam yıkılmıştı. Peki şimdi ne yapacaktık?:
- abla bu olamaz
- ama oldu Maria!
- ama abla Nasıl?
- test sonucu pozitif! Şimdi ne olacak!
- bilmiyorum.
Telefonu kapattıktan sonra yanıma gelen justin'e:
- justin?
- ne oldu Maria? Rengin solmuş
- ablam
- ne olmuş ablana?
- abinden hamile...
Ağzındaki suyu tükürdü ve beni omuzlarımdan sarsarak:
- bu olamaz! Olmamalı! Neden böyle şeyler beni buluyor!
- tamam sakin ol çocuğu aldırtamaz mıyız?
- istemezlerse
- ablamın istemeyeceği yok gibi çok korkmuş durumda
- o zamana iş abime kalıyor...
Sıçtık millet! Ablam hamile Hemde Oliver'dan. Ne ara yaptınız! Neden yaptınız! Mal mısınız? Evet malsınız. Justin beni sakinleştirmeye çalışıyordu:
- sakin olmaya çalış ben diğerlerine durumu açıklayacağım
- onlara söylemeli miyiz sence?
- zaten öğrenecekler aynı apartmanda oturuyor ve her gün görüşüyoruz
Abi sen nası bu kadar sakinsin!? Abin sürekli mi kızları hamile bırakıyo! İlk değil diye deneyimli falan mısın nesin?! Benim elim ayağım titriyor çocuğa bak. Bende onunla gittim tabi. O anlatmaya başladı:
- çocuklar biz Maria ile tatile gelemeyeceğiz
- neden?
Dedi Marinette. Cevabımız açıktı ben atıldım tabi! Malım ya:
- marin hamile kalmış
Herkesten:
- hassss....
Diye bi ses çıktı. Büyük ihtimalle herkes kimden hamile olduğunu tahmin ediyordu. Ve Adrien:
- bende sizle kalacağım belki yardımım dokunur
- peki ne yapacaksınız?
Dedi catarina. Onun yanında kate duruyordu. Kafayı yemek üzereydi sanırım. Benim gibi eli ayağı titriyor. Endişe dolu gözlerle bakıyordu. Ve bağırdı:
- boku yedik!
Herkes kate'i tatlı sevimli bir kız olarak bildiğinden böyle demesini tuhaf karşıladılar ama kate benim yanımda kendi gibiydi. Ve bu tepkileri Vermesinin sebebi ise marin'i ablası olarak görmesiydi. Hatta marin'le aynı okulda olduklarından marin ona hep ablalık yapmıştı. Ama taşınınca onlarda ben ve Emily gibi ayrılmışlardı. O etrafta deli gibi koşarken bende peşinden deli gibi koşuyordum. O bir an duraksadı ve bende ona çarptım. Kate'in telefonu çalmaya başladı. Israrla telefonuna bakmıyordu. Ya da şu an bakmak istemiyordu. Şansımıza telefonun melodisine gıcık bir melodiydi. Ben cebinden telefonu aldım ve ekranda yazan isme baktım. Demek o arıyordu. Telefonu açtım ve kuşağıma götürdüm:
- ah merhaba!
- kate sen misin?
- hayır jonas benim Maria
- Maria! Vay Canına sen misin Cidden?
- evet benim ama şu an hiç uygun bir Zaman değil sonra konuşalım mı?
- peki ben sadece Paris'e geleceğimi söyleyecektim. Eğitimime orada devam edeceğim. Ve büyük ihtimalle kuzenimin evinde kalacağım. Sizinle görüşmek isterim.
- peki daha sonrası için anlaşalım
- tamam
Telefonu kapattım ve kate'e döndüm. Kate suratıma bakıp:
- jonas fred miydi o?
- evet
- acaba neden aradı?
- Paris'e geliyormuş bizimle görüşmek istedi.
- yalnız kavga çıkar!
- neden?
- kızım hatırlamıyon mu? Biz her gün marin'le seni okuldan almaya gelirken çocuk seni kesiyordu. Okulun son günüde sana aşık olduğunu söylemişti.
- harbi sıçtık bu sefer. Justin bu çocuğu tek eliyle ikiye katlar sonrada parçalarına ayırır
- niye her şey bizi buluyor!
İkimizde birbirimize sarılıp ağlamaya başladık. Herkes dik dik bize bakıyordu. Bi bok anlamamışlardı tabi. Anlamaları için Arap olmaları gerek. Tamam mallaşmayı keselim. Ayağı kalktım ve kate'i kaldırdım. Hepimiz gitmek için hazırlanıyorduk. Ama iki kişi eksikti. Emily ve Lucas. Onları bulmalıydım. Nereye gitmişlerdiki şimdi! Sırası mıydı yani!?

Lucas...
Ellerim ceplerimde yürüyordum. Arkadan biri sesleniyordu:
- Lucas!
- hı?
Arkamı dönünce bu kişinin Emily olduğunu anladım. Ama bana bir şey söylemesiyle buz kestim:
- aşık olmaktan korkuyorum dedin...
Soluk soluğaydı. Koşmuştu belli ki. Ardından devam etti:
- bana aşık olmaktan korkuyorsun değil mi?
-...
- belkide aşıksın?
- değilim
- o yüzden bana öyle anlamsız şeyler söyledin!
- değilim dedim ya!
- yalan söylüyorsun!
- neden yalan söyleyeyim ki?!
Yalan söylemiyordum. Ona aşık falan değildim. Ama onun yanında kalbimin ritmi hızlanıyor ve avuçlarım terliyordu. Ama aşık olmak ne demekki biliyordum. Bir defasında olmuştum. Çok güzeldi. Yaşamak için bir amacın oluyordu en azından. Şimdi....
Şimdi yaşamak için bir amacım var mı ki? Etrafımda beni gerçekten seven hiç kimse yok. Aslında ölsem ailemin yanına gitsem. Ölüm bazen cazip geliyordu. Emily bana:
- bilmiyorum
- bende bilmiyorum
- ha?
-...
Bana merakla baktı. Açık değil miydi? Bilmiyorum işte senden hoşlanıp hoşlanmadığımı bilmiyorum. Çok mu garip!? Bir süre sadece bana doğru baktı. Kapşonumdan suratım gözükmüyordu zaten. Bana doğru yaklaştı. Ardından şunları söyledi:
- sen neyi bilmiyorsun?
- aşık olup olmadığımı bilmiyorum...
Gözleri büyüdü. Ardındanda:
- anlamana yardımcı olabilirim
- ha? Nasıl?
Biraz tereddüt etti ama en sonunda elleri kapşonumu buldu. İndirmeye başladı. Etrafta başka bir kız yoktu, oda suratımı daha önce görmüştü. Bu yüzden bir sıkıntı olmayacaktı. Sanırım. Ardından bir elini yanağıma koydu hafifçe. Kalbim deliler gibi atmaya başladı. Sonra gözlerime baktı. Ve bana:
- bir şey hissettin mi?
-...
Kafamı iki yana sallayarak yanıt verdim. Gerçekleri söyleyemezdim ki. O beni zaten sevmeyecekti. " kalbim senin yanında deli gibi çarpıyor" diyemem. Utanıyorum. Bu duyguyu hayattım boyunca fazla hissetmedim. Ama bundan sonra hissedeceğimi biliyorum. Ve ben ona bir soru sordum. Bu kafamı fazlasıyla kurcalamıştı:
- neden soruyorsun ki? Zaten hiselerimi anlayabiliyorsun...
- bana karşı olan hisslerini anlayamıyorum.
- ne?
- benden nefret etsende anlayamıyorum aşık olsanda. Yani sorun etme. Bana karşı olan hislerini anlayamıyorum. Bu yüzden sana soruyorum...
Oda bunları söylerken kızarmıştı. Aşık olmak onda yepyeni bir kavramdı belkide. Ve merak edip sordum:
- hiç aşık oldun mu?
- ...
Bir şey söylesene! Niye söylemiyorsun! Ama cevap verdi sonunda:
- oldum.
- ne zaman?
- ilkokulda.
- kime peki?
- orasında bana kalsın...
Bu hiç olmadı ama şimdi. Ve bende ona:
- sen söylersen bende söylerim
- ha?
- bende ilkokulda birine aşık oldum
- biliyorum ben
- kime ?
- rachelle'a
Yüzümdeki utanç ifadesi düş kırıklığına dönüşmüştü. Çünkü o benimkini biliyorsa ben onu ilk aşkını öğrenemeyecektim. Ama aklıma bir fikir geldi ve:
- sen benimkini biliyorsun. Bende seninkini öğrenmek istiyorum
- gerçekten istiyor musun?
- evet!
- sendin...
- ha?
- ilkokulda aşık olduğum çocuk sendin.
Ama o olaydan sonra sana bir daha öyle şeyler hissetmedim. Ve hissedememde
N-ne? İlk aşkı ben miydin? Salak ilk aşkım demedi. Kim bilir kaç binincisin?
Birde utanmadan sordum:
- ilk aşkın ben miydin?
- ben hayatımda bir kere aşık olum Lucas...
Evet kızın ilk aşkı ona tecavüzde bulunmaya kalktı ama babası kızı kurtardı sonra evden attı. Ve bu zalim çocuk hala kızın suratına bakıp " ben senin ilk aşkın mıyım?" Diyor.işte katıksız mal. Evet ben malım! Ve ben de ona aynısını yaptım. Saçlarını kulağının arkadına attım. Bana:
- ne yapıyorsun Lucas?
- ...
Elimi yanağına koydum. Ve sordum:
- hala bir şeyler hissediyor muymuşsun?
- hayır...
Acıttı! Bu cidden acıttı! Elimi hala çekmemiştim. Aniden çekince oda irkilmişti. Birden bir bağırma sesi yükseldi:
- Emily! Lucas! Neredesiniz!
Bu kesinlikle Maria'nın sesiydi. Ama sesi iyi gelmiyordu. Yağmur başmamıştı. Kahrolası yaz yağmuru. Yanımıza geldi koşturarak. Soluk soluğaydı. Ve bize:
- çabuk eve dönüyoruz!
- neden ne oldu?!
Dedi Emily. Maria'nın verdiği cevapla ben bile afallamıştım:
- ablam. Hamileymiş.
- ne!!?
Bu ses benden çıkmıştı. Emily:
- yürü gidiyoruz! Senle konuşmamıza evde devam ederiz!
Ya! Bu konuşmanın devamını yapmamak ya! Yoksa ben sana aşık olucam. Kim bilir daha neler olur!? Bak zaten marin'de hamileymiş git ona destek ol lütfen!

Hepimiz arabaya doluştuk ve bizim eve yol aldık. Apartmanın merdivenlerini tırmanıyorduk. Asansör arızalıydı. Yukarı çıkınca acayip bir görüntüyle karşılaştık...

Evet ilk bölümü uzun yazdım. Kazanan kapakta bu oldu. Kapak için uzypandasi ' na teşekkürler....

Miraculous dünyası 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin