4. Bölüm

132 3 2
                                    

Multimedia DORUK

Masaya oturduğumuz da her şey gayet normaldi. Hep birlikte yemekleri sipariş vermiş bekliyorduk. Doruk sohbeti başlatmak için

"kızlar çekimler iki gün sonra başlıyor unutmayın" dediğin de hepimiz tamam anlamın da kafamızı aşağı yukarı hareket ettirdik.

Gözlerimle etrafı taramaya başladım. Yeşim'in karşısın da Cem oturuyordu ve gayet tatlı bir şekilde sohbet ediyorlardı. Yeşim'in hemen yanın da oturan Nilay'a baktığım da ise hiç konuşmadan oda benim gibi etrafı inceliyordu. Nilay'ın tam karşısında da Doruk oturuyor ve Ceyhun ile bir şeyler konuşuyorlardı. Bakışlarımı fark etmiş olacak ki bana baktı ve göz göze geldik.

"Daha iyi misin?"

"Sayılır" dedikten sonra Nilay hepimizin lafını ağzımıza tıkarak

"Ay yeter sıkıldım. Hep beraber bir sohbet edelim. Hepiniz ayrı ayrı koloni oluşturdunuz." deyince hepimiz kahkaha atmaya başladık çünkü yüz ifadesin de yavru köpek, hırçın kedi, sürekli konuşan bir papağanın bakışları vardı. Hepsi aynı anda nasıl oldu bilmiyorum ama Nilay birazcık sinirli bir yapıya sahip olduğu için bu bakışlar tam ona göreydi.

Doruk tek elini birazcık havaya kaldırıp kahkahalarının arasından "Ben katılıyorum. Geldiğimizden beri herkes ayrı ayrı konuşuyor."dedi ve kahkahasını durdurdu. Çok başarılı olmuş sayılmaz çünkü yüzünde hala bir sırıtış vardı. "Ee anlatın bakalım kızlar."dedi. Bu sırada da yemekler geldi.

Kızlar konuşup konuşmamakta kararsız kalınca lafa başladım. "Biz yetimhane de tanıştık." deyince üçü de şaşırdı. Yeşim hemen devam edip

"Ben 5 yaşındayken geldim yetimhaneye. Annem ben yaklaşık 4 yaşlarındayken kanserden vefat etti. Babam annemi çok seviyordu bu yüzden annemin ölümünden sonra bütün işlerini boşladı ve içkiye başladı. Evde hiç bir zaman içmezdi, ben görmezdim yani. Bana üzüldüğünü belli etmek istemezdi ama belli oluyordu işte. Bir gün gece ben evde yalnız kalmayayım diye eve dönmek istemiş sarhoş olduğu için de..." dedi ve durdu sadece öylece bir kaç saniye karşıya baktı ve devam etti "...kaza geçirmiş. Beni de işte sonra yetimhaneye getirdiler ve kızlar ile aynı odada kalıyorduk orada tanıştık."

Hepimiz artık bu konulara alışmıştık eskisi gibi değildik artık ama erkekler yeni duydukları için "Başınız sağ olsun" dediler ve üzgün bir şekilde bize baktılar. Nilay devam edip kendisini anlatmaya başladı.

"Ben de 2 yaşındayken geldim yetimhaneye. Annem bana hamileyken babam askerdeymiş. Babam şehit olmuş. Annem bu haberi duyduğun da yıkılmış ama benim için hep ayakta durmuş yıkılmamış. Ben doğdum hayata gözlerimi açtım ama annem benim için hayata gözlerini kapattı. Annem ve Babam kaçarak evlendikleri içinde beni yanına kabul eden sadece babaannemdi. Beni iki yaşına kadar babaannem büyüttü sonra oda vefat edince bende yetimhaneye geldim. İlk yetimhanenin bahçesine girdiğim de ağlıyordum koşarak yanıma Elçin geldi ve sonra işte arkadaş olduk. Hep yanımdaydı Elçin. Sonra da Yeşim geldi ve tamamlandık ve kaybettiğimiz ailelerimizin yerine birbirimizi koyduk."

"Peki sen ne zaman geldin yetimhaneye?" dedi Ceyhun bana bakarak.

"Ben kendimi bildim bileli oradayım. Perihan Hanım yani yetimhanenin müdürü bahçede benim sesimi duymuş. Yanımda bir kaç kıyafet, bir tane ayıcık ve bir tane fotoğraf varmış. Fotoğrafta bir tane adam vardı galiba babamdı. Ailemle ilgili bildiğim tek şey bu. Yani gerçek ailemle ilgili bildiklerim bu kadar diğer gibi kızlar bana yetiyor. Onlar benim ailem." dedim ve kızlara bakarak tebessüm ettim.

"Fotoğrafta ki adamı hiç aramadın mı?" diye sordu Doruk. Fazla meraklı çıktı buda. Nilay rahatsız olduğumu anladı ve ters bir şekilde

"Yetimhaneden bir kız fotoğrafı yaktı. Daha sonra cezasını çekti zaten. Sadece hafızamızda var o adam."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 27, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

3 Dansçı ModelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin