"Daha ne kadar bekleyecekmişiz"diyerek kahvemden bir yudum daha aldığımda Emirin nefesini verdiğini duydum.

"Bilmiyorum"

Duyduğum yanıtla bende aynı şekilde nefesimi verip oturduğum sandalyeden ayağa kalktım.

Emirle bir süre bakıştıktan sonra yanına gidip omuzuna elimi koydum ardından kızarmış gözlerine tekrardan baktım.

"Hadi ben beklerim sen git eve uyu"

"Nah uyurum"diyerek sinirle konuştuğunda elimi bende sinirle omuzundan çektim.

"Ne bok yersen ye"

"Asıl bunu benim sana demem lazımdı.Nasıl bu kadar sorumsuz olabilirsin?!"

"Nereden bilebilirdim ciddi bir durum olduğunu!"diyerek ses tonumu ayarlayamadan bağırdığımda hastane koridorundaki herkes bize bakmıştı.

Tam o sırada telefonumun bilindik zil sesiyle cebimden çıkarıp ekrandaki yazıyı okudum ardından telefonu Emire doğru uzattım.

"Sakın hastanede olduğumuzu deme!"dediğimde Emir başını olumlu anlamda sallayıp telefonu açtı.

"Efendim prenses..gece Yiğitle birlikte alem yaptık şimdi de benim evimdeyiz..işte prenses rakı sofrası..Yiğit şeyde uyuyor Melis..emredersiniz prenses"diyerek telefony kulağından çekerek bana doğru uzattı ardından kötü bakışlarını atarak oturduğu sandalyeden kalktı.

"Yiğit Albay?"diyen hemşireyle ikimizde kafamızı o tarafa çevirdik ardından yanına gittik.

"Doktor bey sizi bekliyor"diyerek başka bir şey demeden yanımızdan ayrıldığında Emirle birlikte odaya girdik.

Doktor masasının başında onlarca evraklara bakarken Emirle birlikte önündeki sandalyelere oturup doktora baktık.

"Tahlilleriniz geldi Yiğit bey..açıkçası size bir kaç soru da sormak istiyorum"dediğinde başımla onayladım.

Evraklardan başını kaldırıp tedirgin bir şekilde suratıma baktığında kaşlarımı çatarak bende ona baktım.

"Ne kadar süredir bu baş dönmeleri ve göz kararmaları oluyor?"

"Bir kaç gündür"

"Peki bunların haricinde hafıza kaybı,algılama sorunu ve idrar sorunu yaşıyor musunuz?"dediğinde Emir bu sefer kaşlarını çatarak bana baktı.

"Sanırım..evet"diyerek şu son günlerde yaşadıklarımı hatırlayıp cevapladım.

Nadiren de olsa idrar sorunum vardı onun haricinde geçici olarak hafıza kaybı ve algılama sorunu sıkça yaşamıştım ama hepsini fazla alkole yoruyordum.

"Bunları neden soruyorsunuz?"diyerek olaya dahil olan Emirle doktor bu sefer gözlerini benden çekip Emire döndü ardından derin bir nefes alarak başını hafiften öne eğdi.

"Bunu nasıl diyeceğimi bilmiyorum ama Yiğit beyin check-up sonuçlarıda kan tahlillerinin sonuçlarıda oldukça kötü ve Yiğit bey hasta"dediğinde Emir bakışlarını bana çevirdi.

"Hasta derken?"diyerek bu sefer ben soru sorduğumda doktor tekrardan derin bir nefes aldı.

"Yiğit bey siz..nadir bulunan bir hastalığı taşıyorsunuz bu bir çeşit..kanser de denilebilir"

"Kanser mi?"

"Ald uzun ismiyle adrenolökodistrofi..ender görülen x genine bağlı hücrenin peroksizom zarındaki adrenolökodistrofi proteinin eksikliğinden kaynaklanan bir hastalıktır ve 20.000 de 1 kişinin başına gelir"diyen doktorla kaşlarımı tekrardan çatarak düşünmeye başladım.

BASKETBOL AŞKIM (TAMAMLANDI) Where stories live. Discover now