Bölüm 41

156 25 4
                                    

Bu kararı verecek 2 kişi vardı, Muyan ve Dura. İkeme iletişim cihazı ile Muyan'ı aradı ve tam yetkiyi aldı. İkeme bu görüşmeyi yaparken yüzbaşı ile olan görüntülü görüşmeyi kapatmamıştı. Yüzbaşı tüm görüşmeyi dinlemişti. Yakışıklı ve esprili bir subaydı.

Yüzbaşı:

''Yetkiyi aldığınıza göre güzel bayan heyecan başlasın.''

İkeme:

''Temas boyunca kameranız açık olsun.''

İkeme sert bir ses tonu kullanmıştı. Yüzbaşının dedikleri hoşuna gitse de bunu belli etmiyordu.

Yüzbaşı:

''Emredersiniz efendim.''

Yüzbaşı yine de İkeme'yi zorluyordu. Dalgıç gezegenin en büyük şehrine doğru inmeye başladı. Gemideki elçi bu görüşmenin kolay olacağı yönünde fikrini söylüyordu. İleri bir teknolojileri olmadığından genelde bu tip gezegenler federasyon kurallarını ve katılımı çabuk kabul ederdi. Bu sözler en çok İkeme'yi sevindiriyordu, bir an önce 7'ye geçmek istiyordu.

Dalgıç gezegendeki en büyük şehrin yakınlarına görünmez olarak indi. Elçi önderliğinde yüzbaşı ve bir teğmen yerel halkla temasa geçmek için şehre yöneldiler. İkeme her şeyi yüzbaşının kamerasından izliyordu. Çok kısa bir süre sonra atlı bir grup önlerini kesti. Bunlar şehrin dış devriyeleriydi ve her zaman olan birşeydi. Liderleri ile görüşmek için şehirlerine girme izni istediler. Gayet iyi bir tavırla onları şehre götürdüler.

Asker:

''Burada bekleyin sayın elçi.''

Andara elçisi kafası ile onayladı. Yüzbaşı beklerken etrafı gözetliyordu. Geldikleri bina iyi korunuyordu ve liderleri burada olmalıydı.

İkeme:

''Yüzbaşı görüntünüz bana 5 saniye gecikmeli geliyor. Dalgıç şehrin üstüne gelsin hem sinyal güçlenir hem de koruma sağlar.''

Yüzbaşı:

''Anlaşıldı efendim.''

Yüzbaşı bu sırada başparmağını kameranın önüne getirerek tamam işareti yaptı. İkeme içinden ukala diye geçirdi ama bir yandan da gülüyordu. Yüzbaşıya ısınmıştı ya da son gezegen olduğu için böyle mutlu hissediyordu. Askerlerden biri yanlarına geldi ve onları içeri davet etti. Binaya girerken tüm silahlarını bırakmaları istendi ve üstleri didik didik arandı. Bu her gittikleri yerde başlarına geliyordu. Bir masanın başında genç bir insan oturuyordu ve yanında 2 kişi vardı. Eliyle Andara'lılara oturmaları için işaret etti.

Lider:

''Askerlerim çok uzak bir diyardan geldiğinizi söyledi.''

Elçi:

''Andara Federasyon elçisiyim efendim. Buraya barışçıl amaçlarla geldim. Ticaret yaparak ilişkilerimizi geliştirmek isterim.''

Lider:

''Bu dünyadaki tüm ülkeleri neredeyse bilirim ama Andara ismini hiç duymadım. Sizin ülke nerede?''

Elçi şaşırmıştı, ne diyeceğini bilemedi. Direk uzaydan geldim dese belki de panik oluşturabilirdi.

İkeme:

''Yüzbaşı direk gerçeği söyleyin. Aydın bir kişiye benziyor.''

Yüzbaşı konuşmalara dalmıştı kulaklığına gelen sesle irkildi.

Andara Federasyonu: NoyanWhere stories live. Discover now