Cehennet'e Mektuplar - 1

356 20 22
                                    


Ruhumun derinliklerinde bir ateş sancılanıyor. Bu gece sana, bu ateşin göğsümün sol çaprazında bir yerlerde olan yansımalarını, mürekkebini ruhumla doldurduğum kalemimle resmedeceğim canına yandığım. Bu gece büyük yangınların gecesi, bu gece benim gecem, bu gece bizim gecemiz, kaldır kadehini; bu gece, beraber bu yangına içeceğiz.

Benim hissettiğim ateşi hissediyor musun, bilmiyorum sevgilim. Bu yüzden ne kadar sıcak essen de rüzgârına ihtiyacım var, bu ateşin tamamen bedenimi sarmasını istiyorum.

Ateşi korla ki istediğim geçekleşsin, sanırım bu aralar en çok seni istiyorum.

Yokluğunun soğuk rüzgârı bedenimi karıncalandırıyor. Bu hisse alışmak istemiyorum, bu hisse çoktan alıştım...

Öyle bir yoksun ki, ay her gece, bizim için tutuluyor, hüznüm dağlara savrulmuş; inleyişini diğer tepedeki tilkiler bile duyuyor.

Tilkilerden söz açmışken, beynimin içinde gezinenlerin kürkçü dükkânı kaybolmuş, bir sorayım dedim; belki sen görmüşsündür. Yakınlardaysa gönderiver, bu aralar onlar, beni çok yoruyor.

Yorgunum ve bunun geniş bir anlamı var, bunu şimdi açıklamayacağım ama seni çok özlüyorum. Sanma ki bir kez görüp âşık oldum sana, seni bir kez görüp birçok kez âşık oldum. Yazdığın bir heceyi okudum, âşık oldum. Eline aldığın bir kitabı kokladım, âşık oldum. Sen yokken seni hissedebilmek muazzam bir olay, bu hissiyat zirvedeydi; âşık oldum.

Görünen köy kılavuz istiyormuş ve olay tamamen buz dağının görünen kısmından ibaretmiş. Yani aslında her şey sende bitiyormuş, köy yanmış, kül olmuş.

Sen gidince

Ardından kopar korkunç bir vaveyla,

Bir tek sana mı yanarlar sandın Ey Leyla?

Olayın Leyla ve Mecnun'la alakası yokmuş, kalp kime tamam derse göz onu arıyormuş.

Sen yoksun ve buralar cehennet. Kapılar kilitli, canına yandığım, ne olur, bir selam lütfet.

Sana yazarken cümleleri canımdan alıyorum, ruhumu söküp, önüne sunuyorum. Ben yazarken güzel hazmedemiyorum, sen bunu okurken benim için yap; ruhunu ruhuma kat.

Geçenlerde, gülümsemeni güneşle eş tuttum, bilmiyorum ne kadar doğruydu. Sen ruhuma yansıyan en güzel ışıktın. Sanırım seni bir şeyle kıyaslayarak sana haksızlık ettim, özür dilerim.

Sevgilim, sigaranı kalbimde söndürmüşsün gibi oldu demin, kalbim acıdı bir an. Acaba sen, hani olmaz da beni anmış olabilir misin, sadece bir an?

Bu satırları kurşun kalemle yazmıyorum en güzel yanım, sana dair hiçbir şeyi silemem, üstünü de karalayamıyorum. Kalemimin mürekkebine azcık ruhundan çaldım kızmamanı umut ediyorum...

Bu arada,zemheri de uzadıkça uzadı, seni baharmışsın gibi düşünüyorum.

Cehennete gönderdiğim bir mektubum daha oldu, ne yazık ki, mektuplarımı henüz sana gönderemiyorum. Eğer beni seversen tam olarak, belki bir gün; bu yazılar benden çok senin.

Sana, biriktirdiğim kelimelerimi vaat ediyorum...

MERHABAAA!! Canımlar şöyle ki, hikâye Cehennet'e mektuplar 1,2... (vb) ve Bölüm 1,2... şeklinde devam edecek. Şuan pek bir şey anlamamış olabilirsiniz. Bölüm gelince her şey yerine oturacak umarım. Lütfen vote ve yorum atmayı unutmayın. Bu şuan benim için fazlasıyla önemli, hepinize iyi bayramlar diliyorum ve de tabii ki, sizi seviyorum!

LODOSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin