Son Hatıra (Tek Bölümlük)

756 59 13
                                    

Arabamda oturmuş yarım saattir sitenin girişinde bekliyorum. 5 yıl önce ağlayarak çıktığım site..

Tam ailemi kaybettiğim anda karşıma çıktı.

Çınar ARAS..

Beni kendine bir şekilde bağladı. Onu seviyordum. Hâlâ da seviyorum. Ne zaman aklıma gelse -ki hiç bir zaman çıkmıyor- kalbim aynı heyecanla atıyor. Sadece Eymen onu bana unutturabiliyor. Ama Eymen'in yüzüne bakınca yine onu hatırlıyorum.

Çınar'ın babası birlikte olmamızı istemiyordu. Bizi ayırmak için elinden geleni yaptı. Fakat bizi ayıramamıştı.

Ta ki en son kozuna kadar. Beni öldürmeye çalışması ile birlikte Çınar daha fazla dayanamadı. En güzel şekilde bana veda etti.

Son vedası..

Son öpücüğü..

Son bakışları..

Son sarılması..

Son hatırası..

Öyle güzeldi ki 'Son'lardan nefret edemedim. İçlerinden en anlamısı benim için 'Son Hatırası' olmuştu.

Üniversiteyi okumak için İzmir'e geldiğimde bir aylık hamile olduğumu öğrendim. O kadar çok mutlu oldum ki içim içime sığmıyordu. Kesinlikle aklıma aldırmak gelmedi. Zaten ona nasıl kıyabilirdim ki? Küçük Çınar'ıma..

İlk dört ay üniversiteye öyle böyle gittim. Fakat karnım kendini belli etmeye başlayınca bir yıl okulumu dondurup en yakın arkadaşımın da -üniversitede tanıştığım- yardımı ile bir yılı atlattım. Ama bu nasıl bir yıldı birde Ahmet'e -en yakın arkadaşım- sorun.

Evin içinden diğer ucuna bağırıyordu Su, en yakın arkadaşı, abisi bildiği Ahmet'e..

"Ahmeeeeeeettt. N'olursun bana karpuz al. Lütfen lütfen lütfen.. Ahmeeeeeeettt.. Doğuruyorummm."

Son kelimeyi söylemesiyle Ahmet kulağına bastırdığı yastığı gelişi güzel bir yere fırlatıp, ayağıyla üzerindeki örtüyü atıp odadan salona doğru koşturdu.

"Ne? Ne oldu? Doğum mu yapıyorsun? Derin derin nefes al. "

Ahmet'in tepkisi ile kahkahayı patlatmıştı Su. Ahmet onu oyuna getirdiğini yine geç anlamıştı. Gözlerini kısarak Su'ya baktı. Su ise işte bu saniyeden sonra ne yapacağını çok iyi biliyordu.

Kahkahasını dizginleyerek masum bakışlarını Ahmet'e yolladı. Dudaklarını hafif büzmüş bir şekilde gülümsedi.

"Canım karpuz çekti abicim."

"Hay ben senin abiciğine de sana da... karpuz alayım. Oldu mu? En iyisi ben karpuz alayım."

Kafasını olumlu anlamda salladı genç kadın sabırsızlıkla.

----------

Ahmet soluk soluğa salona girdiğinde kendisini sabırsızlıkla bekleyen bir cadı bekliyordu. Ama yine öyle olmamıştı. Uyuya kalmıştı. Ama eğer onu uyandırmazsa sabah ne kadar çok konuşacağını düşününce derin bir nefes alarak dürtmeye başladı kız kardeşi yerine koyduğu kızı.

Su gözlerini açtığında Ahmet elinde karpuzla gülümseyerek kendisine bakıyordu. Kendisi de uykulu bir şekilde gülümseyerek karpuzu alıp mutfağa gitti.

Son Hatıra (Tek Bölümlük)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin