Tanıtım

8.8K 232 9
                                    

Üşüyordum.Hemde çok.Fakat siz de bir karar verip 19 yıldır yaşadığınız şehirden harbiye uğruna giderseniz üşümenin son derdiniz olduğunu fark edersiniz.

Hele de benim gibi gittiğiniz şehirde kadirşinas bir dostunuz varsa ve otobüsünüzün kalkmasına yarım saat kala onu otogarda vedalaşmak için bekliyorsanız durum yeterince trajik demektir.

"Devrim!Yetişebildim.Kaç dakikamız var?"
Sorusunu ''Yirmi beş." olarak yanıtladım Havin'in.
Biraz konuştuktan sonra boğazını temizledi.

''Gittiğin için çok üzgünüm aslına bakarsan bayağı yalnız kalacağım senden sonra ama sana hak veriyorum.En büyük isteğinin destekçisiyim.Bencillik yapmayacağım,şanslısın.Biz yine mesafeleri aşmanın da bir yolunu buluruz.Biz hep bir yolunu bulduk."

Sözleri kulağımda yankılandı.Biz hep bir yolunu bulmuştuk.

Gülümsedim.

"Dört yıl,sadece dört yıl sonra karşında yıllar sonra amacına ulaşmış bekar ama rütbeli bir kız bulacaksın."

Sözlerime şuh bir kahkaha patlattı.

"İnan,aşk davetsiz bir misafirmişçesine kapını çaldığında bu dediklerine pişman olacaksın.Ve ben de senin bu haline gülmekten ve düğününde bir çeyrek takmaktan mutluluk duyacağım."

Her zamanki gibi işi gırgıra vuruyordu.Onu özleyecektim.Ama artık vedalaşıp gitme zamanıydı.

Sarıldım ve "Güzellikle kal,Havin." dedim.

Bana "Sen de delilikle kal,aşkısı." dedi.Güya ağlamayıp şaka yapacaktı.

Son bir kez gülümsedim ve ardından bilinmeyen maceralara atılmak üzere otobüse bindim.

Kara Harp Okulu ile,boş belası bir üsteğmen ile,kuzenim Alev ile ve kazanacağım yeni şeylerle geçen bu macera ne kadar kötü olabilirdi ki?

Aşkta Rütbe OlmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin