Bir günde üç sınava girmiştim . Yani son sınavıma birazdan girecektim . Geometri sınavına girmeden önce son kez kitabıma bakıp kendimden emin bir şekilde sırıttım . Kahvemden son yudumumu alıp çöpe attım ve sınıfa yürümeye devam ettim . Sınıfa girince hemen yerime geçtim .
"Natalie , Tanrı aşkına bugün partime geleceğini söyle !" Diye yalvaran Megan'a mutsuz gözlerle baktım . Aslında canım hiç oraya gidip topluluğa karışmak istemiyordu ama haftalar öncesinden Megan'a söz vermiştim .
"Tabii ki geleceğim ." Dedim umut dolu bakışlarla . Sevinçle el çırpıp kulağıma doğru eğildi .
"Hem seni şu benimkiyle tanıştırırım ." Dedi göz kırparak . Ben de gülümseyip sarı saçlarımı geriye attım . Bayan Betty içeriye girdi . Sınav kağıdı önüme geldiğinde adımı bile yazmadan soruları çözmeye başladım .
Bütün sorular gittiğinde onların 10 dakikamı aldığını gördüm . Adımı soyadımı yazıp Bayan Betty'nin yanına gittim . Sınav kağıdımı verip yerime geçtim ."Yine süper bir sınav Natalie Olsen !" Dedi . Zil çalınca hiç beklemeden sınıftan çıkacaktım ki Megan bileğimden tuttu "En güzel elbiseni giy . En son kotla gelmiştin ve ben bir daha böyle bir felaket istemiyorum !" Dedi sırıtarak . Ben de sırıtıp kafamı olumlu anlamda salladım . Zaten Megan hariç pek arkadaşım yoktu . Kimseyle iyi olamıyordum nedense . Ama Megan farklıydı . O beni hep anlar desteklerdi . Ben de bu yüzden onu pek kırmamaya çalışıyordum onu .
Eve geldiğimde hemen odama çıkıp dolabımı açtım kıyafetlerime bakarken annem yanıma gelip beni yanağımdan öptü ."Nereye böyle tatlım ?" Dedi gülümseyerek .
"Megan , parti veriyor ve gitmem için ısrar etti ." Dedim . Anlayışla kafasını salladı . Geçen sene kuzenimin aldığı siyah mini elbiseyi çıkartıp yatağa bıraktı . "Giyin ve aşağıya gel güzelim !" Dedi sırıtarak . Ben de elbiseyi elime alıp göğüs dekoltesini nasıl kapatacağımı çözmeye çalışıyordum . En sonunda giyip aynaya baktığımda cidden göğüsteki dekolte olmasa süper bir elbiseydi . Neyse deyip annemin yanına aşağıya indim . Beni baştan aşağıya süzüp yanağımdan öptü . Ben de onu öpüp çantamı elime aldım ve topuklu ayakkabıları giydim . Taksiye atlayıp gideceğim yeri tarif ettikten sonra Megan'a geç kaldığım için özür dileyen bir mesaj attım .Mekana gelince derin bir nefes alıp içeriye girdim . En nefret ettiğim üç koku birleşmişti ; sigara,ter ve alkol . Megan beni görünce hemen lavaboya çekiştirip makyaj malzemelerini çıkarttı . Zorla da olsa makyaj yapıp " Erkek olsam kesin yatağımdaydın Natalie Olsen !" Dedi , ben de gülüp ona sarıldım . Elimden tutup beni bir erkek tayfasının içine sürükledi . Sonra da bir erkeğin yanına geçip ona dudağından bir öpücük verdi .
"Bu Dylan , yani sevgilim ." Dedi . Elimi uzatıp " Natalie , memnun oldum ." Dedim . O da kafa sallayıp beni onayladı . Cidden tatlı çocuğa benziyordu ve Megan'la çok iyi anlaşıyorlardı . Onlara rahatsızlık vermemek için başka bir kenara geçip oturdum . Topuklular beni fazlasıyla yormuştu . Etrafa bakılırken bana yiyici gözlerle bakan bir çocuğa kaydı gözüm . Hafif uzun kıvırcık saçlı , hafif kaslı , dövmeli bir çocuktu . Ben ona bakarken o da bana bakmayı kesmemişti . Hafifçe tebessüm edip önüme döndüm .Saat geç olmuştu ve bu koku beni cidden baymıştı . Yanıma gelen çocukla iki saattir muhabbet ediyorduk ve diğer çocuk benden gözlerini hiç ayırmıyordu . Sanırım ortamda bir değeri vardı ki herkes ona karşı saygılıydı .
"Daha ferah bir yere geçsek olur mu ?" Diye soran Drew'i kırmayıp onu takip etmeye başladım . Biraz daha insanların az olduğu bir yere gelince konuşmaya devam etti .
"Aslında senin gibi güzel kızların sevgilisi olmaması beni şaşırtıyor ." Dedi . Ne demek istediğini anlamayıp sırıttım .
"Ama bence tek gecelik ilişkiler sizin gibilerin vazgeçilmezi !" Dediğinde iki kolunu duvara dayamış beni kendisi ve duvar arasına almıştı ."Çabuk bırak beni !" Diye bağırdım ama hiç tınlamadan boynumdan öpüp belimi sıkıca kavramıştı . Ben debelenirken o rahatça benim boynumdan öpüyordu .
"Bu gece bendesin güzellik !" Dedi ve dudaklarıma tam yaklaşırken bir el onu benden uzaklaştırdı . Drew çocuğu görünce gözleri büyüdü ve bir anda yalvarışa geçti ama çocuk onu dinlemeden suratına yumruklar indiriyordu . Ben mi ? Ben kenarda kıvrılmış onları seyrediyordum . Tabii sadece ben değil , partideki herkes buraya toplanmış olanları seyrediyordu . Kimse çocuk onu döverken araya girmeye bile cüret edemedi . Çocuk sonunda işini bitirdiğinde benim kolumdan tuttu ve kendine çekti . Sonra elimi kavrayıp partiden hızlı adımlarla beni çıkardı . Biz çıkarken bile herkes bize bakıyordu ama ben aldırış etmeyip sadece göz yaşlarımı tutmaya çalışıyordum .O arabaya binince ben arabanın önünde durmuş öylece bekliyordum . Camı açıp " Lütfedip arabaya biner misiniz ?" Diye sordu . Aslında binmezdim ama çocuktan korkmuştum sessiz kalıp yola bakarken "Beni o p*çle karıştırma !" Dedi . Ellerim titreyerek arabanın kapısını açıp içeriye geçtim . Büyük bir sessizlik oluştu arabada . Ben merakıma yenik düşüp " Beni neden kurtardın ?" Dedim sırıtarak bana döndü ve "Önemli değil !" Dedi . İstediğim cevabı alamamıştım ama lafımı almıştım .
"Peki adın ?" Dedim mavi gözlerimi açarak . Bana kısa bir bakış atıp yoluna devam etti . Bu ne böyle ? Tamam , anladık , kurtardın , teşekkürler . Ama bu ukalalık ne ? Telefonunun çalmasıyla tüm dikkati dağıldı .
"Efendim Zayn ?" Dedi . Denilenleri dinlerken kaşlarını çattı .
"O p*ç kurusunu öyle bir dövün ki ne yaptığını anlasın , ölmek için dua etsin !" Dedi ve telefonu kapattı . Arkama yaslanıp gözümü yola çevirdim .
Korkmuştum , hem de baya ! Bu kadar tehlikeli biri beni niye kurtarmıştı ? Beni kurtarınca eline ne geçti ? Bana neden parti boyu baktı ? Kafamda bu sorular dönerken sesi titrememe sebep oldu .
"Ev adresini söyleyecek misin ?"
YOU ARE READING
Broken / H. S.
FanfictionBağımlılık çok ayrı bir duygudur . Hele ki kırık bir ruhun amansızca bir kıza bağlanması çok ayrıdır . Yaralarını onunla sarmak ister , ona güvenir, onu sahiplenir ... Peki ya bu kırık ruh tehlikenin tam da kendisiyse ? "Gerçekten çok fazla oluyor b...