~1~

19 3 0
                                    

Gördüğüm son çöpü de elimdeki poşetin içine attım, eldivenlerimi çıkarttım ve kendimi kumlara attım.

İki yıldır her sabah yaptığım gibi Siyah Sahili'ndeki çöpleri topluyordum. Bunun için para almıyordum ama sahilin biraz ilerisindeki eve taşındığımdan beri bunu yapmam zorunluymuş gibi hissediyordum.

Asıl yaptığım iş ise bir müzik dükkanında çalışmaktı. Hem müzik aletleri satıp tamir ediyordum hem de piyano dersleri veriyordum ve orada yalnız değildim, yakın arkadaşlarım vardı.

İki sene konservatuar okumuştum, daha sonra iş bulunca ara verdim. Aslında ara verme sebebim iş değildi, yalnızca bir geleceğim olsun istemiyordum. Sadece para kazanmak için çalışıyordum -biraz da sevdiğimden- yani kısaca ölümümü bekliyorum denilebilirdi.

Aile konusunda sıkıntılarım vardı, psikolojik sorunlarımı buna bağlıyordum. Ölmemişlerdi ama doğduğum gün beni yetimhaneye bırakıp kaçtıklarını öğrenince ölmelerini tercih ederdim. Büyük ihtimal tek gecelik bir ilişki sonucuydum. Beni teyzem büyüttü, on yedi yaşımdayken ise intihar etti. O zamanlar lise sondum. Onunla yaşadığımız evi satıp sahil kenarındaki evi satın aldım. İki yıldır da burada yaşıyordum.

Sahilin ismi Siyah'tı, biraz değişik. Zaten sahilin adından dolayı buradan ev almıştım. Siyah. Kesinlikle benim rengimdi. Burayı kendime o kadar yakın hissediyordum ki... Hem huzur doluydu, hem de tehlikeli gibiydi. Bazen dalgalar haddinden fazla yükseliyor ve evlerin bahçesine kadar ulaşıyordu. Ama bunu seviyordum, kendimi burada özgür hissediyordum, bu nedenle de her sabah uyanıp çöpleri toplardım. Sahil halka açık olsa da genelde insanlar İstanbul'un daha gözde yerlerini tercih ediyordu, az sayıda insan geliyordu. Ancak yine de burada çöp görmeye tahamül edemiyordum. Sanki tüm; akşamdan kalma bira şişeleri, kemirilmiş mısırlar, abur cubur ambalajları sahile değil de evimin içine atılmış gibi hissediyordum. Uzun lafın kısası çöp toplamayı kendime iş edinmiştim.

Bugünün de çöplerini toplamanın huzuruyla eve doğru yol aldım. Saat daha sabah 9.00'du. İki saat sonra müzik dükkkanına gidecektim. Dükkanın ismi Musiclup'tı. Günüm normal geçecek gibi görünüyordu, ancak böyle konuşmak için çok erken olduğunu gece fark edecektim.

& & & & & & & & & & & &

tfen hikayeme bir şans verip kütüphaneye ekleyin. 💗 Bu benim ilk kitabım, kurgu tamamen bana ait. Bu bölüm birazcık kısaydı, tanıtım gibi bir şeydi. Ana karakterimizin hayatının özeti gibiydi. Diğer bölümler daha uzun olacak. 👍

Ana karakterler :

Gece Sater ~ Kaya Scodelario (medyada var)

Deniz Arkat ~ Manu Rios


Benimle Misin ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin