1.

36.5K 221 13
                                    

Mutlu bir gündü. sıcacık ilk bahar sabahı tepem de güneş hafif bir ılık rüzgar yanaklarının okşuyordu. içimde nedenini bilmediğim küçük bir çocuk çığlık atıyordu.

tanıdık tanımadıkları herkese gülücükler dağıtıyor selamlar veriyordum. içimdeki çocuk denize koş kızım diyordu...

.ben bu küçük kasabada doğdum ve büyüdüm. tabi kimine göre küçük kimine göre büyüğüm.

ben 18 yaşındayım ama kendimi erken büyümüş hissediyorum. .Annemin babamın kuralları bana çok geri kafalı demode duruyor .ne deseler hemen aman ya ben hayatımı yaşayacağım.

haklısınız benim başıma bir şey gelmesin istiyorsunuz diye itiraz ediyorum.

annem her zaman "evet hayatta hata yapacaksın ama bizi dinle daha az canın yanar "diyordu. onlara hak veriyorum da.

"benimde fikrim var geri zekalı değilim "diyor biraz sert çıkıyorum
O zaman annemin üzüldüğünü bana içten kırıldığını biliyordum.

nasılsa önce ben istediğimi yapayım sonra gönlünü alırım diyordum.

Neyse konuma döneyim.deniz kenarı küçük pek daha keşvedilmemiş.Bir turistik yerde yaşamaktayım.fazla büyük olmayan kasabada evimiz denize çok yakın her sabah erkenden kalkar.denize yüzmeye gideriz.

Bu günde neşe içinde denize koştum ama bir baktım ortalık ana baba günü bütün kasaba erkenden toplanmış deniz kenarındalar.

nedir diye ilk önüne gelen amcaya sordum.kızım buradan çevre yolu geçecekmiş dedi.ne demek" yani denizle halkı ayıracak karmı" dedim evet deniz çevre yolu ve bizim evler olacakmış.

karayolunda belediyeden gelen yetkililer halka bir şeyler anlatmak istiyor a halk olmaz diye isyan ediyor.bu zamana kadar hiç görmediğin kellifelli birisi küçük bir balık kasasına çıkarak "artık sizin yapacak bir şansınız yok proje çizildi.

yola devam edeceğiz "diyordu. halk arasında söylenenler homurtular yükselmiş. yürüyüş yaparız diyorlardı. biraz itiş kakış olmaya başladı.

bende girdim araya gözüme uzun boylu zayıf birini kestirdim bende onu ittirmeye başladım.itiş kakış esnasında genç hem beni tutuyor hem kendini kalabalıktan korumaya çalışıyordu.

öğle bir gaza geldim ki bir anda dişlerimin arasında farklı bir tat almaya başladım.aynı anda suratımda büyük bir acı ile kendime geldim.ben dişlerimi o gencin koluna geçirmiş canı yanan gençte bana tokat atmıştı.

Avazım çıktığım kadar bağırıyor saldırıyordum.halk biraz sakınleşmiş benimle gencin arasına girmişti. Her kes biraz sakınleşmiş konuşmalar başlamıştı.

ama ben gözlerimle o genci arıyor son darbeyi vurmayı düşünüyordum.halktan uzak bir yere oturmuş koluna bakıyordu hışımla gencin yanına yaklaştım.

"baksana sana göstereceğim" dedim ben artık tehditler savurmaya başladım.

"bana göster göster bende zevkle bakarım "diyerek sinirlerimi iyice zıplatıyordu.

oğlanın arkadaşları gelmiş "volkan gel oğlum uyma buna" diyorlardı.adının volkan olduğunu öğrendiğim bu çocukta .

"bu kız çatlak kudurmuş köpek oğlum kolumu parçaladı" diye arkadaşlarına gösteriyordu.

"köpek mi" dedim yeniden tekme tokat girdim ama bu sefer gafil avlanmamıştım.nasıl olduğunu anlamadan ayaklarım yerden kesilmiş onun kollarında idim .

öğle seriydiki kollarımı önden bağlamış sırtı göğsüne dayamış havaya kaldırmıştı bir şey yapamıyor sadece çaresizce debeleniyordum.

"kulağıma bana yaptığının aynısını sana yaparlar bunu sakın unutma" diyordu.

yere indirdi arkadaşları aramıza girdi ve o çocuğu götürdüler.bende evime kuzu kuzu geldim .

olanları anneme anlattım."ah kızım artık büyüdüm biraz ağır başlı ol" diyordu.

kafama koymuştum bana annemin babamın atmadığı ilk tokadın hesabını soracak tım.

 Çılgın Sevgilim ( +18). ( Düzenleniyor).Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin