NAZRA '' Wattpad'e Özel'' Kitap Olmayacak

Nazra

Ankara'nın kar yağdıktan sonra ayaz ile çıkan soğuğuna inat, yine tüm gözde mekânları sosyetenin ünlü isimlerini ağırlarken hıncahınç doluydu. Arsız Lounge 'nın kapısının önünde pusuya yatmış olan gazeteciler, mekanın ismi gibi arsız olan ünlü playboyu, Nazra Deman'ın doğum günü partisinden çıkacak olan davetlileri görüntülemek için hazırda bekliyorlardı. Dışarıda ki soğuğa nispet yaparcasına içeride çalışan klimalar sayesinde meydana gelen sıcak hava, Miami sahillerinde düzenlenen bir beach parti gibi gözüküyordu. İnsanlar müzik eşliğinde coşuyor, özel olarak getirilmiş revücü kızlar kabinlerde ve masaların üzerinde seksi kıyafetleri ile görsel şölen sergiliyorlardı. Nazra hem Amerika'dan dönüşünü hemde yirmi sekizinci yaş gününü kutluyordu bu davette. Herkesin etrafında pır döndüğü gecede o deri koltukta bacaklarını yaymış oturuyor, okyanus mavisi gözlerini bir ok gibi kullanarak, geceyi beraber geçireceği ceylanı avlamaya çalışıyordu.

İlişki adamı değildi Nazra...

Hatta kardeşi Arda'yla çocukluğundan beri aynı kıza âşık olduğu ve onun için yaptıklarıyla sürekli olarak dalga geçiyordu. Kadınlar Nazra için yatağını ısıtan ve gecelerini dolduran çiçeklerden başka bir şey de değildi. En büyük hobisi, her gece farklı bir çiçekten kendine parfüm yapmaktı. Nitekim birkaç dakika içinde, üzerine konacağı ve koklayacağı çiçeği bulduğunda mavi gözleri, dünyanın yuvarlak olduğunu keşfedermişçesine parladı. 

Elindeki viski kadehini tek seferde kafasına diktikten sonra büyük bir kasıntı ile kalktı oturduğu koltuktan. Bir doksanın üzerinde boyu ile zaten herkese tepeden bakıyordu. Kendisine sarılan, konuşmaya çalışan herkesle mecburi bir ilgi gösterir vaziyette olsa da gözleri barın önünde kendi kendine dans eden sarışın afetteydi. Birkaç adım sonrasında avına sadece bir nefes mesafesinde durdu. Buram buram parfüm kokan bedenini sarışın afete siper ederken, kadının boynunun dibinden üfledi içinde tuttuğu sıcak nefesini. Elinde tuttuğu boş bardağı barmene uzatırken en tahrik edici ses tonuyla başladı konuşmaya.

'' Jack, sek olsun, sadece iki buz...''

İri ellerinin uzun parmaklarıyla, deskin üzerinde ritim tutarken kadının boynuna doğru biraz daha sokuldu.

'' Burberry weekend! En sevdiğim...'' diyerek tısladı dişlerinin arasından. Kadın bir anlık şaşkınlıkla tüm bedenini Nazra'ya dönmüş, gördüğü derin maviliğin esiri olmuştu. Nazra avının, kapanın içine girdiğine emindi artık. Karşısındaki afetin kulağının arkasına doğru eğilip derin bir nefes çekmiş, sonra fısıldarcasına kulağına üflemişti büyülü sözleri.

'' Bu kokuyu ölene kadar içime çekebilirim! ''

Kadın hipnotize olmuş vaziyette Nazra ne yaparsa ona uyum sağlıyordu. Belinden tutarak kendine yasladığı afet ile çıkış kapısına doğru yöneldi Nazra. Kapının önüne geldiklerinde patlayan flaşlara, Nazra yüzündeki arsız gülümsemesini takınarak cevap verirken, kadın gece karanlığında araba farına maruz kalmış tavşan gibiydi. Şoför arabayı kapının önüne getirene kadar büyük bir uğultu ile havada uçuşan sorulara gülücük atıyordu Nazra...

''Nazra bey, yanınızdaki hanım kim?''

'' Yeni sevgiliniz mi Nazra bey?''

'' Ufukta evlilik var mı?''

Nazra kameralara ve patlayan flaşlara aldırış etmeden yanındaki kadının kulağına eğildi.

'' Adın ne prenses?''

Şaşkınlıktan ağzı beş karış açık kalmış kadın Nazra'nın kulağına fısıldadı.

'' Nazlı.''

Nazra; kendinden emin bir şeklide boğazını temizledi önce. Kadının beline dolanan elini kalçasına doğru indirip poposunu avucunun içine hapsederken diğer elini bu kadar yeterli der gibi aşağı yukarı sallıyordu.

''Arkadaşlar! Nazlı hanım çok yakın bir arkadaşımın nişanlısı. Arkadaşım burada olmadığı için onu temsilen Nazlı hanım doğum günü partime şeref verdi. Şimdi de onu, yani bana emaneti evine götürüp teslim edeceğim. Çok teşekkür ederiz ilginize. İyi çalışmalar arkadaşlar.''

Nazlı poposunu avuçlayan ele mi şaşırsın, yoksa duyduklarına mı bilememişti. Tabii ki Nazra Deman'ı tanıyordu. Onu tanımayan zaten yoktu ki. Hatta ona platonik bir aşk besliyor bile olabilirdi. Zaten mekâna da onu biraz daha yakından görebilirim umuduyla gelmişti. Ancak planlarının arasında bunları yaşamak yoktu.

Arabaya bindiklerinde, Nazra eve kadar bekleyemeyecek kadar sabırsızdı. Vip aracının arasındaki cam paneli düğmeye basarak kapatmadan önce şoföre gideceği yeri emretti.

'' İncek'deki eve gidiyoruz! ''

Siyah renkli, ses geçirmeyen cam kapanırken Nazlı 'yı kollarının arasına alarak kucağına doğru çekti. Boynuna ateşli ve ıslak bir öpücüğü bırakırken, kulağına doğru fısıldamaya devam ediyordu.

'' Çok güzel kokuyorsun! ''

İhtiras dolu buselerini, Nazlı'nın bedeninde bulduğu her boşluğa arsız bir şekilde bırakırken, kollarının arasındaki kadının çaresiz titremeleri karşısında aldığı haz daha da yükseliyordu. Eve giden yol boyunca kadının bedeninde öpülmeyen santimetre kare kalmamasına büyük bir ehemmiyet göstermiş, eve vardıklarında kucağına alarak taşıdığı Nazlı'yı sokak kapısını kapatmayı dahi beklemeden ilk duvara yaslamıştı. Arabanın içinde ne kadar naif sevmiş olsa da Nazlı'yı, evde tam tersine bir o kadar hoyrat davranıyordu. Nazlı gördüğü ilgi karşısında zaten sarhoş olmuş sadece zevkten inliyordu. Daha ne olduğunu anlayamadan parçalayarak çıkarmıştı Nazlı'nın üzerindeki kıyafetleri. Ormanların kralı bir aslan gibi sahip olmuştu Nazlı'nın afroditi kıskandıracak kadar güzel olan bedenine. Aldığı zevkin karşısında Nazra kükremeye devam ederken, Nazlı'nın zevk çığlıkları dolduruyordu İncek'deki villanın holünü...

Sabah olduğunda genç kadın yatak da tek başına açtı gözlerini. Hala yaşadığı ateşli ve ihtiras dolu gecenin sarhoşluğu üzerindeydi. Miskin miskin esnedi önce, sonra gözü yastığın üzerindeki not kağıdına takıldı. Kağıdın üzerinde yazılı olan cümleyi okuduğunda bir kova kaynar su boşaldı başından aşağı...

'' Üzgünüm prenses, kokunu sevmedim! ''