inevitability of death

4.3K 85 10
                                    

××××××××

Boynundaki onu adeta boğuyormuş hissi veren süt lekeli kravatını hızlıca iki yana çekiştirerek gevşetti, genç adam. Bir an önce uykuya dalması umuduyla süt dolu bir bardakla minik kızının yanına gitmişti ama huysuz kızı, babasını yine sinirlendirmeyi başarmıştı. Sütü babasının üstüne püskürtmüştü.

Zihninde dönüp dolaşan düşünceler onu zaten yeterince yoruyorken üstüne bir de minik kızının huysuzluklarıyla uğraşmak zorunda kalıyordu. Son zamanlarda daha da artan hırçın davranışları artık onun da sinirlerini zıplatmaya başlamıştı. En sonunda huysuz kızını uyutabilmeyi başardığında ise saniyesinde kendini odasına atmıştı.

Kolundaki gri saatin içindeki minik sayacın tarihine baktı, gergince yutkundu.

Eline aldığı kristal bardaktaki viskiyi tek seferde içti. Viskinin boğazında bıraktığı o acı tadı hissetmeyecek kadar kafası doluydu. Yüzünde en ufak bir mimik bile oynamamıştı.

Önünde duran siyah, inci detaylı, oyma ahşap kutunun anahtarını deliğe takıp gıcırdama sesinin kulaklarını tırmalamasına izin vererek kutuyu açtı.

Kutunun kapağı açıldığı gibi bir fotoğraf çarpmıştı gözüne. Usulca eline aldı fotoğrafı, sanki ilk defa bakıyormuşçasına uzun uzadıya inceledi.

Dağınık saçı, kızarmış yanakları ve yorgun bakışlarıyla bile gözleri kamaştıracak kadar güzellikteki kadına baktı. Parmaklarını yavaşça fotoğraftaki kadının üzerinde gezdirdi. Derin bir nefes almaya çalıştı.

Bakışları kadının yanında duran, eğilmiş bebeğini öpen adama kaydı, Kendisiydi.

Uzun süre düşündü genç adam, en son ne zaman o fotoğraftaki gibi içten bir an yaşamıştı, Hatırlayamadı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Uzun süre düşündü genç adam, en son ne zaman o fotoğraftaki gibi içten bir an yaşamıştı, Hatırlayamadı.

Fotoğrafın arkasını çevirdi. Küçük bir not yazılıydı. Kenarlara akan lacivert mürekkep lekelerini görmezden gelerek okumaya başladı.

"22.10.2015"

"Minik bebeğim,
Bugün bana cenneti andıran kokunu ve göz kamaştıran güzelliğini görebilmeyi bahşettiğin için sana minnettarım.

Minik elinle parmağımı tuttuğun her an, içimde yükselen o heyecanı durduramıyorum, bağırmak, kahkaha atmak, önüme gelen herkese sarılmak istiyorum. Bana hiç yaşamadığım duyguları yaşatıyorsun.

Anneni sorarsan dünyanın en maceraperest annesine sahipsin, daha şimdiden 'Kızımla yapılacak maceralar listesi' bile hazırladı, annenin çılgınlıklarına şimdiden hazırlıklı olman gerek, bebeğim. Bundan kaçışın yok, maalesef.

Ama her ne kadar çılgın bir anne ve deli bir babaya sahip olsanda senin en güzel günleri görmen için elimizden geleni yapacağız, bebeğim.

Seni hiç bir zaman yalnız bırakmayacağız, söz veriyorum.

Seni çok seven annen ve baban,

Danneel & Jensen. "

Notu okuduktan sonra boğazında oluşan yumru adamın nefes almasını engellemişti.

Oyma kutunun dibindeki gözüne ilişen bir avuç toprağı alarak usulca burnuna götürdü. Sanki son bir nefes hakkı kalmışçasına kokladı, toprağı. Daha sonra ise bütün geceyi sessizliğe bırakacak olan bir cümle döküldü adamın dudaklarından.

"Verdiğim sözü tutamadım, bebeğim."

××××××××

Babysitter | AcklesWhere stories live. Discover now