Siyah Şey

67 4 0
                                    

Yaklaşık 6 sene önce, 15 yaşındaydım ve arkadaşlarla her zamanki gibi evin önünde oturup muhabbet edecektik. Aşağı indiğimde bir çocuğu korkutuyorlardı. Ben de buna katıldım ve, "Bu apartmanda gizlice biri öldü. Biz de onu duvarların arasına gömdük." dedik. Ruhunun hep gezindiğini ve herkesin çok korktugunu da söylemiştik. Tabii çocuk aklıyla inandı buna. Biz de bunu korkutmaya calışıyoruz... Bunlar, evin arkasında yürürlerken; ben, dışarı çıkardığım müzik setinin kolonlarıyla mikrofondan çıkardığım garip garip sesleri aşağıdakilere dinletiyordum. Çocuk, öylesine korkmuştu ki, bunu bilmeyen başka çocuklar da buna inanmaya baslamıştı. Biz de bunun devam etmesi için yan bloğun bodrum katına bir yer hazırladık. Sanki bir insan ölüsü varmış gibi duruyordu. Arkadaslar da duvarların arkasından yerlere camlar atıyor; içerde, çıkan sesler yankılanıyodu. 
Artık bütün mahallenin çocukları buna inanmıştı. Hepsi de, "Olamaz böyle birseş!" diyordu. Sonunda bir aksilik cıkmadan akşamı getirmiştik. Bu arkadaslardan bir gurubu, yine aşağı ineceklerdi. İnanmışlardı ama gece ne olacagını merak ediyolardı. Biz, bunların gece oraya gideceğini öğrendik ve arkadaşlarla birşey yapamayacağımız için kara kara düşünmeye başladık. Çünkü oyunumuz ortaya çıkacaktı. Çardakta oturuyorduk. O sırada, kapkara birşey önümüzden geçti. Biz, "Ya kedi, ya köpek" dedik bunun icin. En sonunda karar aldık. Gizli saklanma yerimize gidecektik. Burası, boş bir evdi. Apartmanın zemin katı panjurundan giriyorduk. Eve girdik. Işıkları açmaya çalıştık; ama yanmadı ve birden önümüzden yine o siyah sey geçti. İnanamamıştık. Kedi değildi. Köpek olsa saldırırdı. Çok ürkmüştük. O sırada, çığlıklarla arkadaslar bizi aramaya basladılar. Biz, bize bir oyun oynadıklarını düşündük. Fakat, oyun degilmiş... Aşağı indiklerinde, bodrumun ışık alan camları kırılmaya baslamış ve duvarların içinden sesler gelmeye baslamış. Biz de buna inanmayıp aşağı indik. Gördüüğmğz şey, sonunda bizi de korkutmuştu. Orada, birşeyler fazlaydı ve bunu bir insan, bizden habersiz yapamazdı. Anahtarlar da bizdeydi. 

Oradaki masa ve bıçak... Resmen kanlıydı ve o sırada içeriden yine o siyah şey dışarı çıktı. Artık altımıza kaçıracaktık. Kaçtık... En iyisi, herkesin evine gitmesiydi. Evlerimize döndük. Ben, durmadan dua ediyodum. En sonunda, anneannem bizde kaldığı icin salonda yatacağımdan, eşyalarımı aldım ve salona gittim. Uyumak icin gözlerimi kapadığımda hep bir ses duyuyordum. Bunlar, sanki birinin bana doğru yürüdüğü ve yaklaştığı ayak sesleri gibiydi. Gözümü açtım ve sesler kesildi. Tekrar gözümü kapadığımda, yine bir şeyler yaklaşıyor gibiydi. Hemen gözümü açtım. Dayanamıyordum... Çığlık atacaktım... En sonunda bildiğim bütün duaları okudum ve uyudum. Fakat çare etmedi. Resmen içimden bir ses, "Kesinlikle dua etme ve gözünü açma!" diyordu. Dayanamamıştım. Birden cıglık atarak kalktım ve içeriye koştum. O gün, abimin yanında yattım. Ertesi gün uyandığımda, buluşma yerinde birşeyler olmustu. Sabah, o ışık girmeyen evde onlarca göz ve insan gölgeleri görmüşler, sesler duymuşlardı. Hepimiz de delirmiş gibiydik. İyileşene kadar cıkamadık bir yere. Sonradan, bu oyunu yaparken birilerinin ruh çağırdııını ögrendik. Bir daha böyle birşey yapmamaya kendime söz verdim... 

Okuyacaksan ARKANA BakmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin