Part 2

249 29 13
                                    

Baek'le olan kavgasından beri, Kyungsoo Chanyeol'u tamamen kabul etmeyi öğrenmişti. Onun hiperaktif kişiliğini bile öğrenmişti. Ama yaptıkları aşk meşk şeyleriyle hala başa çıkamıyordu. Bu onun kusmasını istemesine sebep oluyordu. 

''Siz çocuklar iğrençsiniz.'' dedi Kyungsoo onlara surat yaparken. Baekhyun ona kötü bir bakış attı, ''Bunu erkek arkadaşın olduğunda tekrar söyle.''

Tuhaf olan şuydu ki Baekhyun ne zaman hoşlandığı birinin olup olmadığını sorsa, birden aklına gelen şey çikolata kahvesi gözler ve Jongin denen çocuğun dolgun dudakları oluyordu.  Küçük tutkusu aklına geldiğinde kızarmıştı ve tabii ki Baekhyun hemen birinin olduğunu anlamıştı. Ama Kyungsoo hiçbir şey kabul etmedi.


*****


Kyungsoo ve Jongin'in ikinci karşılaşması da birbirlerini ilk gördükleri parkta olmuştu. Kyungsoo biraz hava almak için dışarı çıktığında, daha önce duyduğu şarkıyı tekrar duymuştu. Ama bu sefer, şarkıya eşlik etmedi. Bunun yerine kaynağına ulaşana kadar müziği takip etti.

Jongin'i dans ederken bulmuştu.

''Bu...vay canına. Sadece, vay canına.'' Jongin gülmeye başlamadan önce tek söyleyebildiği bunlardı. Kyungsoo kızardı ve dudaklarını ısırdı ama hiçbir şey demedi. Güzel gökyüzüne birkaç dakikalığına bakarken, yan yana oturuyorlardı.

''Kyungsoo, sence yıldızlar mutlu mudur?'' Jongin'in sorusuyla kafasının karışmasını engelleyemedi. Neden yıldızlar mutlu olacaktı ki? Onlar canlı bile değildi.

''Bilmiyorum. Belki. Biliyorsun, onlar hep beraberler değil mi? Gerçekten bilmiyorum''

''Orada olsaydın mutlu olur muydun?'' Kyungsoo gülümseyerek ifadesiz gözlerine bakmadan önce bir süre vereceği cevabı düşündü.

''Sevdiğim herkesi görebileceksem eğer, neden olmasın?''

''Hımm. Evet. Neden olmasın...''Jongin bundan sonra bir daha konuşmadı. Kyungsoo'nun eve gitmesi gerekiyordu yoksa Baekhyun onu öldürebilirdi.  Jongin karanlığın içinde bir kez daha kaybolmadan önce, tek yaptığı Kyungsoo'ya iyi geceler dilemekti. 


*****


''Ne? Yıldızlar dünyanın dışındaki kaya parçalarıdır blah blah blah. E neden mutlu olacaklar ki?'' Baekhyun elinde tuttuğu kitapla Kyungsoo'ya vurmak üzereymiş gibi görünüyordu ama en yakın arkadaşı sadece omuz silkmişti.

''Bilmiyorum. Birisi sordu sadece.''

''O zaman o biri bir deli.''

''Pek sayılmaz.'' dedi Chanyeol. Akşam yemeğinden beri ilk kez konuşmuştu. Ciddi görünüyordu ve Baekhyun tekrar konuşmayı denemedi bile. Çünkü erkek arkadaşının yerine bir uzaylının geçmiş olabileceğinden korkmuştu. Çünkü Park Chanyeol asla ciddi olmazdı. ''Bir gün insanların ölüp cennetteki yıldızlarından birine dönüşeceğine inanan bir arkadaşım var. Bu çocukça ama düşündüm de, haklı olabilir. Sevdiklerimizin her zaman bizi izlediğini söyler ve ben de yukarıdayken en iyi şekilde izleyebileceklerini düşündüm. Bilirsiniz, yıldızlar gibi.'' Chanyeol bunları söylerken, üzgün görünüyordu ve Baekhyun endişelenmekten kendini alamamıştı. 


Ama Kyungsoo farklı hissediyordu, Jongin'i düşünüyordu.


Belki Jongin de aynı şeyi düşünüyordur.


*****

That Night | kaisooWhere stories live. Discover now