Melez Kız

Tuhaflık (BOLUM 1)

Bugün gene sıradan birgün... Şu son bir haftadır çok tuhaf rüyalar görüyorum. Ya kan gördüm ya da boynu kesilmiş insanlar... Bazen de kurtların uluduğunu beni kovaladıklarını görüyorum. Bunların ne anlama geldiğini inanın bilmiyorum. Babama da soramıyorum. Dedemi kaybedeli daha 15 gün oldu ve o daha bunun etkisinden çıkamadı...
Ve onu gayet iyi anlıyorum fakat böyle gibimsi rüyalar görmeye devam edersem artık söylemem gerektiğini düşünüyorum...

Aradan iki gün geçti ve henüz bir rüya görmedim. Sabahın şuan 6.27 si ve hemen uykum kaçmadan geri uykuya dalmalıyım bu saatlerde kalkmayı hiç sevmiyorum çünkü. Sadece okul günlerinde. Zaten daha okulların açılmasına 3 hafta var...

Saate baktığımda saat 11.23 dü. Sanırım artık yataktan kalkmanin vakti geldi. Gene o rüyalardan görmüştüm. Rüyamda lavaboya gidiyordum yüzümü yıkamak için. Çeşmeyi açtığımda çeşmeden su değil kırmızımsı birşey akıyordu. Kana benziyordu aynı. Sonra birden karnım acıkmaya başlamıştı ve garip bir şekilde ağzım sulanıyordu. Eğer yarın da buna benzer bir rüya görürsem babama anlatacaktım...
Hemen banyoya gittim ve yüzümü yıkadım. Saçımı da dağınık topuz yaparak aşağı indim ve mutfağa gittim. Babam kahve yapıyordu ve o sırada da telefonla konuşuyordu. Ben gelince telefonu kapattı ve ona gülümseyerek buzdolabını açmaya gittim.
"Günaydın."
"Günaydın tatlım. Bugünlük bensiz kahvaltı yapsan olur mu? Acil bir işim çıktı da bir yere kadar gidip gelmem ger..."
"Bana hesap vermene gerek yok baba. Çocuk değilim ben yalnız kahvaltı yapabilirim." diyerek babamın lafını kestim. Her zaman bana hesap vermek zorunda değildi.
"Ah, pekala tatlım! Akşama görüşürüz olur mu?" diyerek anlıma bir öpücük kondurdu ve ona gülümseyerek kafamı "Tamam" şeklinde aşağı yukarı salladım ve cebinden 20 TL çıkarıp bana verdi ve kapıya doğru ilerledi.
"Akşama biraz gecikebilirim. O para yanında bulunsun."
"Tamam endişelenme!"

Babam ceketini de alıp kapıyı kapatarak dışarı çıktı. Ben de o sıra kahvaltımı yapıyordum.
Kahvaltımıda bitirdikten sonra sofrayı kaldırdım ve dişlerimi fırçalamak üzere banyoya gittim.
Diş fırçamı ve mağcunuda alıp mağcunu diş fırçama sürüp güzelce dişlerimi fırçalarken bir ses duydum. Yanlış duymuşumdur diye aldırış etmeden işimi bitirdim ve banyodan çıktıktan sonra odamın kapısında asılı bir not gördüm.
Çok tuhaf gözüküyordu çünkü kırmızı birşeyle yazılmıştı ve çok dikkat çekiyordu. Olamaz bu kanla yazılmış bir mektup!
Hemen kağıdı yere düşürdüm ama tabiki merakıma engel olamayıp notta ne yazıyor onu okumaya başladım.

"Hayatın değişecek, herkesi teker teker kaybedeceksin!"