Bir kaza günü

324 49 30
                                    

Yağmur, çok şiddetli yağyordu. Bir an önce okula yetişmesi gerekiyordu. Yoksa öğrenciler evine giderdi. Zaten sınıfın yarısı geliyordu . En azından onlari kaçırmamasi iyi olur...
-Ögretmenim, ögretmenim!
-Efendim, Ali ne oldu neden koşuyorsun?
-Ögretmenim, kaza olmuş ilerde yaşlı bir kadın var arabada durumu cok kötü, bir de sizin adınızı tekrarlıyor.
-Benim adım mı, olur mu yavrum beni burada kimse tanımyorki.
-Ama öğretmenim, Azva Öğretmen diyor.
-Ne !
-Evet öğretmenim çabuk olun durumu çok kötü muhtar amca git öğretmen hanıma haber ver dedi.
-Tamam yavrum bekle beni hemen geliyorum.
Azva kaza yerine gitti. Ama kadını görmedi. Köylüler kadını hastaneye götürmüştü.
Yaninda sadece Ali vardı. Korkuyordu. Belki ilk defa korkuyordu. Beni bu köyde kim aramaya gelir ki ? Saatlerce düşündü sağa sola bakindi. Ali öğretmenine yardim etmek istiyordu. Fakat bu nasil olacakti ?
-Ögretmenim neden arabanin icine bakmiyorsunuz belki de orda sizinle ilgili bir şeyler buluruz ?
Evet bu iyi bir fikirdi. Arabanin kapısını açtı. Sonra etrafina bakindi ve yerde bir not gördü yarisi yırtılmıştı. Tamamını bulmak için arabayı aradı ve sonunda buldu. Bir araya getirdi. Şöyle yazıyordu :

Özür dilerim herkesten her şeyden özür dilerim. Çok pişmanım hiçbir şeyi geri getiremem . Sadece özür diliyorum. Neye elimi attıysam yaktım yok ettim. Her şey benim yüzümden oldu ...
Gerisi yoktu. Azva ne yapacağını şaşırdı. Araba çok kötü haldeydi. Birden, Ali seslendi:
-Ögretmenim ön koltukta bir çanta buldum.
Azva, hemen çantanin içindekilerini çıkarıp incelemeye başladı.
Çantada nüfus cüzdanı ve bir tane hastane kimligi buldu.
-Adi 'Ayfer Haseki' ve bu kimliğe bakılırsa bu kadın hemşire.
-Haydi! Ali,gidelim. Bu kadın sağlık ocağına gelmiş olmalı. Zaten buraya atanan hekes önce beni soruyor. Çünkü bu köyde yardımcı olacak başka kimse yok.
Yağmur hızlanmaya başladı. Öğretmen ve öğrencisi eve geri döndüler. Azva düşünceliydi. Bir an önce hastaneye gitmeliydi. Köye geldiklerinde köylüler hemşirenin durumunun çok ağır olduğunu söyledi. Azva hemen hastaneye gitti. Hemsireyle görüşmeliydi. Yoksa rahat edemezdi. Doktorlar beş dakika görmelerine izin verdi. Içeri girdi. Konuşmaya başladı.
-Beni duyuyor musunuz? Ben Azva.
Ayfer gözlerini aralayarak zor da olsa bir şey söylemeye çalıştı:
-Çok benziyorsun.
-Kime benziyorum?
-Ona çok benziyorsun.
- Kime benziyorum hemşire hanim ?
- Anne...Anne...
-Ayfer hanim beni duyuyor musunuz, beni nerden tanıyorsunuz? Lütfen konuşun.
Azva ne yapacağını anlamadı. Birden hemşire geldi. Onu dışarıya çıkardı.
- Ne yapıyorsunuz hanımefendi hastaya zarar veriyorsunuz. Çıkın
dışarı!
Azva neye uğradığını şaşırmış bir halde hemşirenin uyarısına uyarak dışarı çıktı. Kafası darmadağınıktı.

Ne yapacaktı. 'Belki de ben abartıyorum. Belki de beni başkasıyla karıştırdı.' diyerek kendini avutmaya çalıştı. Sonra eve doğru yola koyuldu.


       Karakter: Azva
       Karakter: Ayfer

GEÇMİŞİN KARANLIĞI  #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin