SENİ KENDİME SAKLADIM [AlSel]

SENİ KENDİME SAKLADIM 15.BÖLÜM"ÇABALAR(Part 2)"

Ne harika yorumlar okudum ! Ne harika mesajlar aldım bir bilseniz .Yorumlarda adını ilk kez gördüğüm okucularımda var ! Ciddi anlamda bu hikayeyi ve beni seven insanlar varmış ! Şaşırmadım değil . Pekala bende sizin samimiyetinize inanarak diyorum ki bitirmiyorum lan ! Bitmeyecek arkadaş! Hatta AlSel için wattpad'in en uzuuuun hikayesini yazacağım o kadar ! Tatlımı tatlı ve bi o kadar sabırsız okuyucularım bölümü 'love_patch_nora'ya ithaf ediyorum. İyi günleeerrr :)))

Bu iş beş yaşında bir çocuğa oyuncak mağazasına gittiğinde bir oyuncaktan fazla alamayacağını anlatmak kadar zordu. Ali çocuk gibi davranıyordu. Tamam . Ben illede ona kendimi hatırlatmak istiyordum. Buda tamam . Ama niye?

"Hazırım" sandayede iyice gerilerek arkama yaslandım. "Saçmalamak yok" başımla onaylandım. Birkaç saniye gözlerimi kapatmamla açmam bir oldu. Ayağımda hissettiğim büyük bir acıyla inledim.

"Ağh!! N'apıyorsun gerizekalı?!" ayağımı tutarken Ali'ye nefret dolu bakışlarımı gönderdim.

"Ayağıma vur dedin ya emir büyük yerden" omuz silktim.

"Pes ediyorum. Ayağım çok acıdı hayvan" Ali sandalyesinden kalkıp yanıma geldi.

"Üzerine basamayacak gibi olursan Ali nakliyat ltd.şti her zaman burada" sırıttı.

"Galiba basamayacağım taşı beni Ali'cik" dedim acımın arasında gülümserken. Ali bir elini sırtıma diğer eli bacaklarıma kaydı ve havalandım. Ellerimi boynuna doladım. Aklıma sahiplik-kölelik oyununda Ali'nin beni taşıdığında söylenmesi geldi kendi kendime sırıttım.

"Birşey mi kaçırdım?" kafamı iki yana salladım. Ali dikkatli bir şekilde yürürken beni neredeyse hiç sarsmıyordu.

"Sonra?" kaşlarımı çattım.

"Ne sonra?" gülümsedi.

"Benim odama geliyorsun , peki sonra ne oluyor?" alt dudağımı dişlerken Ali tek kaşını kaldırdı.

"Hiiiç" dedim konuyu geçiştirerek. Yürümeyi keserek olduğu yerde durdu.

"Herşeyi tekrar yaşayacağız biliyorsun Selin. Benim odamda ne oldu?" gözlerimi kaçırdım. "Seviştik mi kızım kızarıp bozarıyorsun?!" dediğinde kafasına vurdum.

"Düzgün konuş " gülümsedi.

"E o zaman?" zaten hatırlamıyor tutupta 'senin ibneliğin yüzünden öpüştük' diyemeyeceğime göre.

"Tartıştık , sonrada sana tokat atıp odadan çıktım. İstersen o tokat sahnesini birkaç kez daha yaşatabilirim" •piç sımayl•

"Pinokyo" dediğinde gülümsemem soldu. "Yalancı pinokyo. Burnun uzuyor" kaşlarımı çattım.

"İster inan ister inanma .! Sana yalan borcum mu var?" tekrar yürümeye devam etti.

"Var." birkaç adım attıktan sonra tekrar durdu. "Son kez soruyorum ne oldu?" gözlerimi devirdim.

"Söyledim ya .."

"Seni gidi yalancı pinokya. Bunun bir cezası olacak" kaşlarımı çattım. "Nefesini tutmayı unutma pinokyo" kaşlarımı çattım. Birkaç saniyede gelişen birşeyle ıpıslak olmuştum. Neyseki havuza düşmeden nefesimi tutmayı akıl edebilmiştim. Ali'nin kahkaha sesleri yankılanıyordu.

"Komik mi? Ipıslak oldum Ali!" daha çok gülerken yüzüme su fışkırttı. "Ya Ali yapma!!" yüzümü korumaya çalışırken Ali'ye bağırdım.

"Ama komik yalancı pinokyo" ıslak saçlarımı geri atıp Ali'ye dik dik baktım.

"Pinokyon batsın" homurdandım. Bana doğru yüzerek geldi.