"Neden?" diye sordum, karşımdaki yazıdan gözümü ayıramıyordum. İyiki 'Bunun anlamı ne?' diye sormuştum, eğer 'Bu sözün anlamı ne?' diye sorsaydım ortam karışabilirdi.

"Çünkü özel bir düğümle bağlanmış. Yüce Druid'in kanından gelen her varis bu mühürle doğar, gizli bir mühürdür ve sadece lazım olduğunda görünür. Bu düğümle bağlandığı için yazıyı yalnızca düğüme sahip olanlar okuyabilir." dedi.

"Peki bu dediğin düğüme sadece onun kanından olanlar mı sahip olabilir?" dedim aklınma önemli bir fikir gelmişti ve bunu çözmeliydim.

"Evet, eğer onun kanından değilsen sen sonradan kendini bağlamak istesende düğüm seni kabul etmez." dedi.

"Peki orada ne yazdığını biliyor musunuz? Daha önce yaşayan varisleri size ne yazdığını söyledi mi?" diye sordum.

"Neden bu konu üzerinde bu kadar soru soruyorsun?" diye sordu şüpheci bir ifadeyle.

"Merak," dedim kısaca. Yalan değildi sadece gerçeğin ufak bir bölümü idi, aklımdaki düşüncenin doğru olup olmadığını merak ediyordum.

Bir süre sessiz kaldıktan sonra "Varisler tam yazanı söylemedi sadece ufak bir ipucu verdiler. Söylediklerine göre bir doğal afetle ilgiliymiş ve gücü bulmakla." dedi.

Evet bu şuan karşımda olan yazıyla uyuşuyordu. Bu son ölen varisle ilgili daha çok bilgi edinmeliydim ama bunu çaktırmadan yapmalıydım.

Ayağa kalkarak cam muhafazaların olduğu yere gittim. "Bunlar ne?" diye sordum.

"Miraslar, 3 Büyük Druid'lerin Mirasları.En baştaki kılıç 3 Druid arasında bedensel olarak en güçlü olan Druide ait olan kılıç. Ortadaki büyük kitap 3 Druid arasında en zeki ve bilge olan, yetenekler açısında en güçlü Druid olan Yüce Druide ait. En sondaki 3 Büyük Druid arasındaki tek kadın olan içi sevgi dolu Yüce Anne'nin tılsımı. Bu nesnelerin herbiri özel düğümler ile bağlanmıştır ve sadece bu nesneleri kullanmayı hakedenler dokunabilir. Kılıç sadece hakedenler eline alırsa kullanılabilir halde, eğer başkası eline alırsa taşınması neredeyse imkansız bir ağırlığa ulaşıyor. Kitabı eğer haketmiyorsan kitabın sayfaları sana boş görünüyor. Eğer tılsımı haketmiyorsan bir etkisi olmaz, sıradan bir kolyeden farkı kalmaz." dedi Luke, yanıma gelmiş emanetlere bakıyordu.

"Bunları kullanabilen olmuş mu?" diye sordum.

"3 Büyük Druid'den herhangi birinin soyundan gelenlerin bazıları emanetlerden birini kullanabilmiş." dedi.

"Sadece birini mi?" dedim merekla.

"Bildiğimiz kadarıyla 3 mirası birden kullanmayı hakeden kimse çıkmamış." dedi.

"Yakından bakabilir miyim?" diye sordum.

"Kılıcı yerinden kaldırmaya gücün yetmez, kitap boş sayfalardan ibaret, tılsım ise senin için sadece bir kolye hatta bazıları dokunduğunda yakabiliyormuş. Yani ben izin versem de Miraslar vermez." dedi.

"Kılıç ile tılsıma dokunmam sadece eğilip bakarım, kitabında sadece bir kaç sayfasına bakmak istiyorum. Eski kitapları çok severim. Lütfen," dedim ve çok nadir kullandığım ama her zaman işe yarayan bakışımı kullandım. Çünkü cevaplamam gereken önemli sorularım vardı ve cevaplamak için birşeye bakmam gerekiyordu.

Bir süre gözlerime baktıktan sonra nefesini vererek "Tamam," dedi.

Önce gidip içinde kılıç olan cam muhafazaya gittim ve kapağını kaldırdım. Biraz inceledim ama kılıç umrumda değildi. Büyük, gösterişli ve tehtidkar bir kılıştı ama benim asıl istediğim kitaba bakmaktı ama sadece kitaba bakmak isteseydim dikkat çekerdi bu yüzden hepsine bakmak istedim.

Yine de "Kılıcın başka bir özelliği var mı, yani haketmeyenlerin taşıyamaması dışında?" diye sordum.

"Denilene göre eğer hakediyorsan kılıç sana hafif geliyormuş ve hiç çaba harcamadan ölümcül darbeler savurabiliyormuşsun." dedi.

Kılıcı, sözde, inceleme işim bitince kapağını kapattım.

Sonra gidip kitabın bulunduğu kapağı kaldırdım, heyecandan oracıkta ölebilirdim. Kitabın kapağı sade ve bir deriden yapılmıştı. Kitap çok kalın ve büyüktü. Kapağı kaldırıp ortalara doğru bir sayfa açtım ve evet yazılar vardı, biraz okuyunca bir bitki karışımından bahsettiğini anladım.

Luke'un görmadiğinden emin olmak için, "Ne kadar ilginç değil mi?" diye sordum.

Yanıma gelip kitaba baktı ve "Evet bence de, orada birşeyler yazıyor ama bizlerin görebildiği sadece boş sayfalar." dedi düşünceli bir ifadeyle.

Birkaç sayfasına daha göz gezdirdim. Çok faydalı bir kitaptı. En başta bitkileri ve özelliklerini tanıtıyordu, sonra bitki karışımlarıyla yapılacak ilaçları, zehirleri, kuvvet veren iksirleri öğretiyordu, en son ise düğümleri ve özelliklerini gösteriyordu. Bu kitap kesinlikle benim olmalıydı ama öylece almama izin vereceklerini hiç sanmıyordum hele de onlara kendimi açık etmek istemediğim için okuyabildiğimi söylemezken. Daha fazla dikkat çekmemek için istemeyerekde olsa elimden bırakıp cam muhafazanın kapağını kapattım.

Son olarakda tılsımın yanına gittim ve incelemeye başladım. 3 tane balta benzeri şekil birbirini takip ediyordu ve üç baltanın kesiştiği alanda küçük, kan kırmızısı renkli, opak bir taş duruyordu. Yakma ihtimaline karşı dokunmadım.

"Tılsım ne işe yarıyor?" diye sordum gerçek bir merakla.

"Söylentilere göre kullanan için bir kalkan oluşturuyormuş, özel yetenekleri sana karşı kullanamıyorlarmış ve doğayla arandaki bağ kuvvetleniyormuş. Onu hakedenler zaten doğayla arası iyi olanlarmış, bu tılsım ile dahada kuvvetleniyormuş." diye açıkladı.

İnceleme işlemlerim bitince Luke'a dönerek "Bu odadaki kitapları ödünç alabiliyor muyuz?" diye sordum.

"Bu odadaki tüm kitaplar özel izinle alınabilir. Yani Konsey Üyesi olan herhan birinden izin alabilirsen olur ama hiçbir Konsey Üyesi buna izin vermez." dedi.

"Neden?" diye sordum merakla.

"Çünkü buradaki kitaplarda çok güçlü bilgiler var ve Konsey Üyeleri bu bilgilerin yanlış ellere düşme riskkini göze alamaz." dedi Luke.

"Hımm, bu kötü oldu, bende okuyacak birşeyler buldum diye sevinmiştim." dedim üzüntüyle.

"Şatoda herkese açık bir kütüphane var, istersen oradan kitap alabilirsin." dedi teselli eden bir sesle.

"Orasıda burası kadar büyük mü?" diye sordum hevesle.

"Daha büyük," dedi gülümseyerek. Bu iyiydi çünkü ne kadar büyükse içinde gizli kalan kitaplar o kadar çoktur. Eminim orada bulacağım bilgileri birleştirirsem buradaki eski kitabı çalmanın biryolunu bulabilirim aslında çalmakda denemez çünkü benim hakkım.

Druid AkademisiWhere stories live. Discover now