Uyarı: Bu hikayede argo, küfür, +18, kan ve bu gibi şeyler olacak. Lütfen bunlara dikkat ederek okuyunuz.
Sond, göz alıcı görünüşü ve bağımlılık yapan şarkısının ritmi ile sahnede adeta parlıyordu. Ancak gördüğü yoğun kırmızı gözler, kendi parlaklığ...
Ben düşüncelere dalmışken rüzgarın şekli değişmişti, ortam daha soğuk olmuştu.
Motor durunca başımı yavaşça kaldırdım, etrafa baktığımda hayran kalmıştım.
Burası cennet gibiydi...
Shadow motordan indiğinde belimden tutarak inmemi sağladı, ardından kaskımı çıkarıp motorun üstüne koydu.
Ben hayran hayran etrafa baktım, hayatımda hiç böyle bir yer görmemiştim.
İleride çok büyük denemeyecek ama yine de geniş olan bir göl vardı, gölün başında çardak tarzı bir yer vardı ama etrafı çiçekler ile süslüydü.
Gölün kıyılarında, hatta her tarafında lavantalar vardı, bu yüzden ortam harika bir kokuya ve görünüşe sahipti.
"Beğendin mi?"
Shadow konuşunca şaşkınlıkla ona baktım.
"Beğenmek mi? Shadow.. burası harika.."
Shadow gülümseyerek elimi tuttu ve ellerimizi birbirine kenetleyerek çardağa doğru ilerledik.
Çardağa girdiğimizde göle bakan tarafa, yan yana oturduk. Gölün üzerinde birkaç tane ördek yüzüyordu, gülerek onlara baktım.
Shadow ile ellerimiz hâlâ birleşikti, iç çekerek başımı Shadow'un omzuna yasladım, oda elini belime sardı.
"Şarkı ister misin?"
Başımı sallayarak onu onayladım, cebinden kablolu kulaklık çıkarttı ve kulaklığı telefona bağlayarak bir ucunu benim kulağıma taktı, diğeriniyse kendine.
Saniyeler sonra şarkı çalmaya başladı, 'Him & - G-Eazy, Halsey'
Gülümseyerek gözlerimi kapattım, başım onun omzuna yaslıydı, eli belimdeydi.
Uzun süredir bu kadar huzurlu hissetmemiştim, ortam soğuk olsa bile içim sıcacıktı.
Onunla birlikteyken üşümek bile güzeldi.
Uzun bir süre öylece orada durduk, huzurluyduk. Ne ben birşey diyordum, ne de o.
"Sonic, bir daha kim olursa olsun, arkadaşların, ailen veya bir başkası, ben bile olsam kimsenin seni üzmesine izin verme. Sen daha iyisini hak ediyorsun."
Gözlerimi aralayıp başımı kaldırdım ve ona baktım, gözlerimiz birleştiğinde kısa bir süre bakıştık.
"Sen beni üzmezsin, değil mi?"
Shadow birkaç saniye gözlerime baktı, sonra yüzünde küçük bir tebessüm oluştu, ancak o tebessümün altında gizli başka bir duygu vardı.
Elini kaldırıp yanağıma koydu, alnını alnıma yaslayarak gözlerini kapattı, benim de gözlerim yavaşça kapanırken kısık sesiyle bana cevap verdi.
"Asla."
Benim yüzümde küçük bir gülümseme oluştu, güvenebileceğim biri vardı.
Değil mi?
Sanırım öyle...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.