DİANA SAVAŞÇILARI

6-DÖNÜŞÜ YOK

UMARIM BEĞENİRSİNİZ.OKURKEN BEĞENMEDİĞİNİZ YA DA BEĞENDİĞİNİZ YERLERİ YORUM OLARAK BIRAKIRSANIZ SEVİNİRİM.

Sığınaktan oldukça ilerlemiştik ve çevremizde soluklanacak ağaç dahi kalmamıştı.Derin bir nefes alıp bedenimi saran korkuyla yüzleşirken Scott'ın durduğunu gördüm.Onunla birlikte Jared ve Aaron da durunca sürü psikolojisinden olsa gerek bende duraksadım.Kafamı Scott'ın gösterdiği dar sokağa göz attıktan  sonra "planın ne?" dercesine yüzüne baktım.Her zamanki mimiklerinden çok bir lider edasıyla konuşmaya başladı.

_Jared ile dönerken buradan geçmiştik.Bu dar sokağın sonu bir hafta yetecek erzakla dolu.

Jared  kafasını sallarken sinirle konuşmaya başladım.

_Erzak aramaya geldiğimizi sanmıyorum.Eğer niyetin Eleanor ve Groff'u kurtarmak değilse  gitsen iyi olur.Çünkü ben onları bulmadan dönmüyorum.

Aaron yere koyduğu çantayı aldıktan sonra kolunu Jared'ın omuzuna attı.Benim ise cevabımı almam uzun sürmedi.

_Biz buraya erzak aramak için gönderilen iki kişinin hayatını kurtarmaya çalışıyoruz.Groff'u tanıdığım kadarıyla erzağın bol olduğu yeri bilecek kadar zeki.

Haklı olduğunu bildiğimden sustum ve herkesten önce dar sokağa doğru ilerledim.Sokağın tamamı duvarlarını süsleyen harika resimlerle doluydu.Öyle karanlık sokaklara benzemiyordu.Burası bana eski günleri hatırlatmıştı.Dar sokaktan çıktıktan sonra kafamı arkaya çevirdim ve beklemeye başladım.Jared duvar resimlerinde elini gezdiriyor Scott ise tamamiyle mimiksiz yüzüyle beni süzüyordu.

Yanıma geldiklerinde önümde duran çoğunun camları kırılmış ve bazısının yanık izleriyle bütünleşmiş olduğu sıra boyu dükkanlara baktım.Birinin içerisine girdiğimde arkamdan Scott'ın da geldiği gördüm.Jared ve Aaron ise yan dükkana girmişlerdi.Etrafımı süzdükten sonra önümdeki dergi rafına baktım.Sonra içlerinden birini seçip boğucu nem kokan sayfalarını çevirdim.Tam iki yıl önceki baskıydı ve yazıların çoğu okunmuyordu.Eski yerine bırakıp rafın tam önündeki banka oturdum.

_Bu gezdiğimiz kaçıncı dükkan bilmiyorum ama kalbimdeki bütün umuda hükmedecek ve onu sömürecek kadar çok olmalı.

Ellerimi açtım ve parmağımın üzerindeki lekeyi gösterdim.

_Bunun aynısından Eleanor'da da var.Ve bana "eğer bir gün başıma bir şey gelirse buna bakıp seni hatırlıycam ve eğer ölürsem senin bir parçanla ölmek ölürken gülmeme sebep olucak"der ve sırıtırdı.Şimdi bunu düşününce daha da üzülüyorum.

Scott da sırıtınca kafamı ona çevirdim ve anlamsızca bakmaya başladım.

_Farkında değilsin belki ama prenses olabilecek kadar güzel bir kalbin ve savaşçı olabilecek kadar cesur bir yüreğin var.Seni gördüğüm günden beri bir farklılık hissetmiştim ve bu hissimin ne kadar doğru olduğunu  şimdi anlıyorum.

Kızaran yanaklarıma hakim olmaya çalışırken açılan kapıyla birlikte kafamı tam önüme çevirdim.Aaron alkışlarken Jared büründüğü kahraman ruhuyla ağzını yarıladı.

_Oh ne güzel!Biz burada üç marketi arayalım  siz girdiğiniz ilk dükkanda aşkınızı filizleyin.

Sinirle ayağa kalktığımda Scott şaşırdığım bir  sakinlikle Jared'ın üzerine yürüdü.

_Tamam anne.Sen kızma.

Aaron gülmeye başlayınca Jared beni işaret etti ve kolunu Scott'ın omuzundan çekti.

_Ben Scott'la sende Aaron'la dolaşıcaksın.

Aaron ile ben sağdaki dükkanlara bakarken diğer ikili ise tam tersi yönde yürüyorlardı.Son dükkanlara geldiğimizde havanın iyice kararması dar sokağın başında buluşmamıza sebep oldu.