Nashville Kızı | Taylor Swift & Harry Styles

1.Bölüm • Sıra Arkadaşı

"Taylor Alison Swift. Okulumuza kayıt işleminiz tamamlanmıştır ." 

Siyah çerçeveli gözlüklü, bayan müdür yardımcısı önündeki mavi dosyadan kafasını kaldırarak konuşmaya devam etti.

"Sınıfınız 58H." Kadın, masasından ayağa kalktı ve giydiği kalem eteğin esnekliğinden yararlanarak hızlıca kapıya doğru yürüdü. Kapıyı açıp kafasını dışarıya uzattı.

"Delevingne. Cara Delevingne! Odama gelir misin?" diye bağırdı tiz sesiyle. Birazdan Cara kapıyı tıklatarak içeri girdi.

"Buyurun efendim."

"Okulumuza yeni gelen Taylor Alison'ı 58H dersliğine götürür müsün?" Kadının sesinden ilgisizlik okunuyordu. Zaten bunu söylerken, çekmecesini karıştırıyordu.

Taylor, oturduğu rahat sandalyeden kafasını çevirdi ve ayağa kalktı. Ellerini önünde birleştirdi ve en masum ifadesiyle Cara'nın gözlerinin içine baktı. Cara, gülümseyerek;

"Hadi, sana dersliğini göstereyim." dedi. Beraber koridora çıktılar. Tüm koridor büyük pencerelerle kaplıydı ve duvarlar açık mavi rengine boyanmıştı. Olabildiğince iç açıcıydı. Taylor yürürken bir yandan da yanından geçtiği insanları dikkatle inceliyordu. Önlerine çıkan merdiveni çıkacaklarken Cara daha fazla dayanamadı ve aynı sınıfta bulunacağı bu kızla tanışmak istedi.

"58H dersliğinde ben de varım, biliyor musun?" dedi. Alison, Cara'nın birkaç kelime etmesine sevinmiş olmalı ki gülümseyerek cevap verdi.

"Ciddi misin? Tanrım, buna çok sevindim! Yanına oturabilir miyim? Yani, sınıfta yalnız kalmak istemiyorum."  Cara, duyduğu bu cümle karşısında gözünü yere dikti. Birkaç anlamsız mimik hareketinden sonra Alison'a döndü ve;

"Aıım, ben çok üzgünüm ama yanım boş değil. Yanımda Demi oturuyor."  dedi. Taylor, her ne kadar yüzündeki gülümsemeyi bozmamaya çalışsa da sakince cevap verdi. 

"Uhm. Tamam. " diyip yürümeye devam etti. Birkaç dakika sonra sınıfın kapısına geldiler. Cara önden içeri girdikten sonra uzun sarı saçlarını savurarak Taylor'a döndü. 

"İşte! Bu benim sıram! Bak, sen de Selly'nin yanına oturabilirsin." dedi ve parmağını uzatarak 2.sırada oturan, siyah saçlarını suratına siper edip önündeki kağıda bir şeyler karalayan kızı gösterdi. 

"Peki. Teşekkürler Cara!" diyen Taylor Alison, gülümseyerek 2.sıraya yaklaştı. Kız, önündeki kağıda karaladığı şeye o kadar odaklanmıştı ki Taylor'ı farkedemedi. Taylor kendini farkettirmek amacıyla

"Merhaba! Yanına oturacak kimse yoksa, yanına oturabilir miyim?" diye sordu. Siyah saçlı kız, çenesine dayadığı elini indirerek sesin geldiği yöne döndü. Birkaç saniye durduktan sonra

"Hı hı. Oturabilirsin." dedi kendi çantasını çekip Taylor'a yer açarak. Daha sonra karalamasına devam etti. Taylor, gözleri gibi buz mavisi çantasını sıraya koydu. Kızın karaladığı şeyin ne olduğunu öğrenmek için biraz öne eğildi. Ama kız farkında olmadan kağıdın görünmesini engelliyordu. Taylor Alison sadece kağıda "Z" ile başlayan bir şey yazıldığını anlayabilmişti ki arkasından gelen sesle irkildi. 

"Abi bıktım şu yeni gelen burslulardan. Şunlara bak. Hepiniz eziksiniz." Saçları uzun, giydiği gri tişörtün altına siyah dizleri yırtık pantolon giymiş çocuk, küçümser ifadelerle Taylor Alison'a baktı. 

"Ama... Ben size ne yaptım ki?" diyebildi sessizce. Bu sırada sınıf temsilcisi Cara onların yanına yaklaştı ve çocuğun belinden yavaşça iterek

"Lütfen Harry. Huzursuzluk çıkarma. Ona dokunma." dedi. Harry ise Alison'a alaylı bakışlar fırlatarak oradan ayrıldı. O gittikten sonra Cara, Taylor Alison'a döndü ve