"İtiraf etmeliyim, sizinle epey açık iletişim kurmuş." Dedi notları incelemeyi bitirince. "Epey... Kayra dışı."
"Öyle mi?" Sesimin fazla şaşkın çıkmasına aldırmadım. "Bu açık hali mi? Ben... Sadece onu dikkatle dinledim."
"Kayra için dikkat, tehdit demektir." Dedi hafifçe gülümseyerek. "İlginç bir çelişki değil mi?"
Kaşlarımı merakla çattım. "Bu sizin gözleminiz mi, yoksa bu söyleminizin arkasında net bir sebep mi var?"
Sanki söyleyeceklerini kafasında tartıyormuş gibi duraksadı. Tek tek kelimelerini seçiyormuş gibi gözüküyordu.
"Kayra'nın dosyalarda yazılı olmayan geçmişinden kaynaklı." Dedi sıkkın bir sesle. Ardından dudaklarını birbirine bastırdı. "Zaten... Dosyası epey üstünkörü."
Ve işte, kafamı allak bullak eden meselenin kapısı açılmıştı. Dosyası üstünkörü olmaktan da uzaktaydı, şu ana dek incelediğim en garip dosyaydı.
"Bunu fark ettim." Nedenini sorup sormamak konusunda arada kalmıştım. İşini iyi yapmadığını ima etmekten kaçınıyordum zira alabileceğim tepkiyi hiç kestiremiyordum. "Ancak sanırım... Siz, dosyada yazanlardan fazlasını biliyorsunuz."
Onaylamadı. Ancak reddetmekten de kaçındı. Yalnızca sanki tekrar inceliyormuş gibi önünde duran notlarıma gözlerini çevirdi. Ki bu... Yeterli bir cevaptı. Açık değil ancak epey yeterli.
Eğer kahveleri getiren adam içeri girip bu garip sessizliği bölmeseydi, daha fazlasını öğrenebileceğime dair bir hisle dolmuştum. Yine de kahve için teşekkür ederken gülümsemekten geri durmadım.
"Hem fiziksel hem manevi şiddet dolu bir geçmişi var." Dedi sonunda, adam dışarı çıkınca. "Epey disiplinli ve kendine karşı bazı konularda pek acımasız."
"Ve bunlar dosyada yok."
Beni onaylamak için başını salladı. Yanağımın içini kemirip daha fazla soru sorup sormamak arasında gidip geldim. Her şeyi anlatmaya niyetli değildi, bu kadarını görebiliyordum.
"Dosya bu durumda pek yardımcım olmayacak anlaşılan." Dedim gülümseyerek. "Kayra da kendi hakkında pek bir şey söylemiyor."
Sanki bir espri yapmışım gibi gülümsedi. "Bu onun en büyük becerisi." Dedi. "Anlatmadan anlatmak... İnsanları dilsiz bir oyunun içine çekmek."
"Manipülatif olduğunu yazmışsınız. Buna hazırlıklıydım."
"Kayra'nın profili tezinize kusursuz uyuyor." Dememesi gerektiği bir şeyi söylediğini fark etmiş gibi duraksadı. "Ben de sizi araştırdım... Kayra'nın kiminle çalışacağını görmek adına." Mahçup bir şekilde bana baktı.
Bir şeyler kafama oturmuyordu. Esasında birçok şey kafama oturmuyordu. Bu denli eksik, yakın tarihli dosyayı hazırlayan adamın karşımda Kayra'yı sahiden tanıyormuş gibi konuşuyor olması ya sahtekarlıktı, ya da ortada bambaşka bir şey vardı.
Keza aynı şekilde, işlediği suç öncesinde kendisiyle ilgilenmiş psikiyatristin, yazılacak adli rapordan sorumlu olması da bir türlü mantığıma oturmuyordu.
Bir işler döndüğünü anlamayacak kadar aptal değildim. Ancak belli ki bu konu hakkında ağzımı açmayacak kadar risk almaktan korkuyordum.
Yine de dayanamadım. Hafifçe masaya doğru eğilip sesimi alçalttım. "Neden Kayra ile aranızda daha yakın bir ilişki varmış gibi hissediyorum?"
"Bu hiç etik olmazdı." Kahvesinden bir yudum almak için fincanı dudaklarına götürdü. "Kayra benim kısa süreli kayıtsız hastamdı, şimdi de hakkında yazılması gereken adli raporu hallediyorum, o kadar."
YOU ARE READING
Yıkım Güncesi
RomanceBade, ince bir iplikle ördüğü hayatının ve geçmişinin yükü arasında dengede kalmaya çalışırken, her şeyin yeterli olduğuna inanıyor. Ta ki Kayra ile karşılaşana dek. Kayra'nın sessiz varlığı, Bade'nin sınırlarını parçalarken tehlikeli bir oyun başlı...
1.5. Quidquid Erit, Erit
Start from the beginning
