1. Bölüm

143 20 24
                                    

"Erkek dediğin trip mi atar kardeşim?" Okan her zamanki gibi pazarda isteği olmayınca ağlayan çocuklar gibi ona trip atan Yavuz'a söyleniyordu. 

"Oğlum sana kaç kere söyleyeceğim lan. Şu kızın yanından geçerken adımı hayvan gibi böğürme diye." Yavuz pek sinirlenen tip değildi ama sinirlendiğinde biz keyifle onu izlerdik.

"Kötü mü yaptım sanki Yavuz'cuğum?" dedi Okan. Hala dalga geçmekte ısrarcı tavrıyla.

"Birde Yavuz'cuğum demesi yok mu? Mal. Tamam ismimi bağır anlarımda ne bok varda twitter, ınstagram, tmblr kullanıcı adımı anırıyorsun?" Yavuz kırmızıdan bordoya terfi eden yüzüyle elindeki kutu kola şişesini okan'a attı. Okan şişeyi havada yakalayıp işte ben der gibi sağ elini sol omzuna vurup sırıttı. 

Girdiğimiz bir ara sokakta üç köpek karşımıza çıktı ve topuklar göte değecek kıvamda koşmaya başladık. Soluk soluğa bir apartman girişi merdivenine oturduk. 

"Lan yemin ederim ne biçim yerde yaşıyoruz. İnsandan çok köpek var anasını satayım." Mert yine söylenmeye başlamıştı. Kıvırcık kafasından daha büyük duran saçları olan arkadaş. 

"Adaş bunda üzülecek ne var? Akrabanın çok olması iyidir." Emre Mert'in ona sarı piç diye hitap ettiği, genelde dalga konusunda aramıza katılanımızdır. 

"Onu bunu bırakında lan matematikten atmış almışım. Ne bok yiyeceğim şimdi?" iki lafının biri mutlaka "onu bunu bırakında" cümlesi ile başlayan Burak yine konuyu derslerden açmıştı.

"Bak oğlum yeminle seni şurada boğup demin kaçtığımız itlere yem ederim. Altmışın neresi kötü gavator? Ben aldım otuz." dedim. En içten tehtitkarlığımla. 

"Şimdi Burak bana on puan verse. Zaten geçme notu elli sıkıntı olmaz. Can'da otuz puanla ne bok yapacak hepsini verse, hoca kafasını bir yere vurup kısmi hafıza kaybı geçirse ve ben ona en sevdiği öğrencisi olduğumu söylesem bir ümit geçerim ha ne dersini?" Okan kutu kola şişesine ayağı ile eziyet ederken yine kendini saçmalamakta level atlatmıştı. 

Yavuz eli ayağı birbirine girmiş, ipte yürüyen penguen gibi heyecandan üzerimize atladı. "Oğlum lan şoktayım." dedi. 

Emre gevşek gevşek " bende BİM'deyim kanka." dedi. Mert bu espirinin üstüne " Yavuz atla gel BİM daha ucuz oğlum." dedi. Okan'sız muhabbet mi olur? "şu an bir tlem var ve çok zenginim." dedi.

"Lan bir cıvıtmayın. Yavuz ne oldu be adaş? Bırak sen şu bimotorları." dedim. 

"Hani şu yavşak Okan'ın benim kullanıcı adımı haykırdığı kız vardı ya. Oğlum beni takip etmiş lan." Tabi haklı adam heyecanlanmakta. Okan yüzünden her zaman hoşlandığı kızlar bir bir uzaklaştı ondan. 

"Yaaaa ama ya. Nasıl olur? Tek eğlence kaynağım. Beni bırakıp el kızlarına mı gidecek ahey ahey." Kalbinden vurulmuş numarası yaparak Yavuz'un omzuna yattı Okan. 

Burak ayağa kalktı ve ağzı bir karış açılmış bize baktı. "Can bir bek bakayım seksen mi yazıyor fizik? Yoksa gözlerim bana acıyıp yanlış görmeye mi karar verdi?" dedi. Telefona uzanıp baktım. "Helal lan san seksen almışsın. Gir birde benim e okula." dedim.

Hani her arkadaş grubunun vardır ya bir inek öğrencisi işte o inek bizim Burak'tı. Burak tekrar ekranı kendine çevirip TC numaramı okul numaramı falan istedi ve ardından gözlerini pörtletip geri bana uzattı telefonu. 

Ahaaa!! yetmiş mi o? Ayağa kalkıp sokak ortasında göbek atmaya başladım. "Yetmiş almışım. Dırıdım dırı dıdım." diye bağırıyor hem de oynuyordum. Okan üzgün takliti yapıp "on almışım. Zaten inek olacak tip yok bende. Kahretmesin ki çok yakışıklıyım." dedi.

Yavuz "valla şu an çok mutluyum. Kız baya yirmi tweetime fav attı. Şimdi e okula girip moralimi bozamam." dedi. 

Emre kendinden fazla emin tek kaşını kaldırarak "Abinizi bekleyin beyler. Gireyim e okula da not görün siz." dedi. Beş on dakika sonra " aah demiyor muyum Aynştayn'ın oğluyum diye. Seksen beş almışım." dedi. Başta Burak olmak üzre bir oha çektik. Bizim oha baya şiddetli bir bağırış oldu sanırım bir apartman sakini bir leğen suyu başımızdan boşalttı.

Yoğun bir wattpad okuyucusu olarak yazar notlarının pek okunmadığını bilirim :dd ama yazma gereksiniminde bulundum. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum can cağazlarım :dd

Altı MatadorWhere stories live. Discover now