Bad or Sexy

✖1✖

Aslında bakılırsa okulun en güzel kızı olduğumu biliyordum ve bunu göstermekten utanmıyor, vazgeçmiyordum.
Erkekler peşimde uçuşurken, şen kahkalarımla onlara eşlik etmek benim için eğlenceden başka bir şey olmuyordu.

Ama lanet olası Bieber aralarına eklenmiyordu. Her şekilde kendi ağırlığını ortaya koyuyor, umursamaz gözüküyordu.

✖✖✖

Kısa pileli eteğimi düzeltip okulun tuvaletinden çıktım. Kırmızı dudaklarım dolgun olduğu için göze çarpıyor yüzüme bakanların hemen dikkatini çekiyordu.
Spor salonun olduğu yere geldiğimde, onun içerde olduğunu bildiğim için yavaşça kapıyı açarak içeri girdim.

Her zaman ki gibi basketbol oynuyordu.

"Hmmm... Bieber yine pota başında. Yüce İsa biraz yardım ederde bu işi kavrarsın şekerim."

Gülerek ilk gözüme çarpan masanın üzerine oturdum. Pileli eteğim kısalığını biraz daha kısalık katarken bundan hiç utanmadım aksine bacak bacak üstüne attım.

" Yüce İsa'dan kendin için bir şeyler iste bebeğim. Mesela Gurur ve Utanma duygusu olabilir. "

Büyük bir kahkaha patlattım ve umursamazca ojeli tırnaklarımla uğraştım.

"Justin, Justin, Justin! Hiç akıllanmıyorsun Şekerim. Oysa ki bende bütün duygulardan fazlasıyla çok. Aslında bakarsan dişilik ruhum hepsinden çok."

"Buna Sürtüklük ve Kaltaklığıda bolca ekleyelim Andora."

Basket topunu potaya gönderdi ve müthiş bir atış yaptı.

Uzun saçlarımı savurdum ve gülmeye devam ettim.

"Ama böyle konuşma şekerim, darılıyorum sonra." diyerek dudaklarımı büzdüm.

"Siktiğimin kendini al ve buradan çık." diye emir verdi.

"Çıkartsana şekerim. O kaslı ve seksi vücudunu tatmak bana şeref verir."
Arsızca kahkaha atmaya devam ettim.
Dövmelerle bezenmiş vücudundan terler akıyordu.

"Ama ilk önce terlerini sil sonra üstüme kokun siner." diye gülerek emir verdim.
Sinirle topu fırlatıp yanıma geldi.

"Seni becerememi çok istiyorsan. İnsan formuna bürün öyle gel Andora" diyerek kulağıma fısıldadı.

Sinirle bacaklarımı beline doladım ve kendime çektim. Ellerimi boynuna doladım. Parmaklarım istemsizce ensesinde ki saçlarda dolaştı. Dudaklarımı, dudaklarına yaklaştırdım ve nefes alıp vermesini içtim. Evet içtim. Çünkü sinirli olduğu için hızlı hızlı soluyordu. Nefesi nefesime karıştı. Dudaklarının ucuna küçük öpücük kondurdum. Hızla dudaklarıma asıldı. Bunu yapacağını bildiğim için gülümsedim. Üst dudağımı emiyor hafif dil darbeleri vuruyordu. Alt dudağıma attığı ısırıklar canımı az da olsa acımıştı. Dili ağzımın her karışını kutsuyor gibiydi.
Justin Bieber beni burada yine yiyordu ve diğer aptallar yine bunu görmüyordu. Elleri eteğimin altından popu okşuyordu. Yoğurma işlemine geçtiğinde arsızca kendimi erkekliğine yasladım. Son kez alt dudağımı ısırdı ve ağzını ağzımdan çekti. Bu öpüşme hiç masum değildi aksine inatçı ve günahkardı. Büyük bir kahkaha attım.

"Hadi ama Bieber, etkime çok çabuk giriyorsun. Yoksa beni becermek mi istiyorsun?" diyerek baş parmağımı ağzımın içine soktum ve yaladım. Islak parmağımı ağzına getirdim ve bulaşan rujumu dudaklarından silmeye başladım. Silme işlemim bittiğinde

"Sen lanet olası bir sürtüksün bebeğim!" diyerek kulağıma fısıldadı. Elleri popumu son kez okşadı ve sert bir şekilde şaplak attı. Acıyla inledim. Benim canım kıymetliydi.

Ayakklarımı çözdüm ve benden uzaklaşmasına izin verdim.

"Öpüşmeni beğeniyorum Şekerim. Bana en güzel Fransız öpücüğü veren tek Kanadalısın. Ve sert hareketlerinde bonus olarak artı puan."

Dediklerimi umursamadan masanın üzerinden basket oynadığı için çıkarmış olduğu tişörtünü aldı. Hızla üstünü giyindi.

Masanın üzerinden yere zıpladım ve üstümü düzelttim.
Ona bakmadan yanında geçtim.
Arkamdan bağırdı.

"Bu etekle aynı porno yıldızlarına benziyorsun Andora Calanthe"

Ona cevap olarak popomun üstünden ettiğimi kaldırdım ve iç çamaşırımı gözler önüne serdim.

"Popomu ye Justin Drew Bieber."