"İkinci, üçüncü, dördüncü randevu bunun için yok mu?" Yoongi sanki çok mantıklı bir şey söyler gibi baktığında, Jimin gülmeden edemedi.
"İkinci randevumuz olmayacak Yoongi."
"Hyung."
"Efendim?" Yoongi, ellerini masanın üzerine koyduğunda, Jimin'in gözleri yeniden ellerine kaymıştı. O akşam sayısız defa olmuştu bu. Elleri gerçekten Jimin'in tarzıydı tartışılmaz bir şekilde.
"Senden büyüğüm."
"Bunu da bilmiyordum." Bunun üzerine Yoongi de gülümsedi.
Birbirleri hakkında hiçbir şey bilmiyorlardı ama Yoongi neden onunla tekrar görüşmek istiyordu Jimin anlayamamıştı. Jimin'den hoşlanmış mıydı gerçekten? Yoksa tüm gece Jimin'in depresif hali onu eğlendirmiş miydi?
Jimin'in telefonu durmadan titrerken, eli telefonuna gitmiyordu nedense. Yoongi'nin büyük siyah tişörtü daha ilgi çekici gibiydi. Zaten adamı reddederken yüzüne de bakamıyordu.
"Seni iki gün sonra yapacağımız ufak konsere çağırsam? Gelir miydin?"
Konser?
Jimin şaşkınlığını gizleyemeden Yoongi'nin yüzüne baktığında az önceki iç savaşını bir anlığına unutmuştu. Yoongi ise utanmış gibiydi. Bir eli ensesine giderken Jimin sanki iki farklı Yoongi görüyordu. Tüm akşam ona öldürecekmiş gibi bakan Yoongi neredeydi?
"Şarkıcı mısın?"
"Olsam harika olurdu ama sesim yeterince iyi değil. Gitaristim."
"Parmaklarını açıklıyor o zaman bu."
"Efendim?" Yoongi'nin gözleri Jimin'inkine kitlenince Jimin yutkundu. Bunu söylemeyi planlamamıştı.
"Yani parmaklarını iyi kullanıyorsundur eminim. Gitar çalıyorsun falan ya..." Jimin'in sonlara doğru sesi kısılınca yanaklarının yanmaya başladığını hissetti ve yemin edebilirdi ki Yoongi kısa bir anlık da olsa bu söylediklerine ufacık sırıtmıştı.
Sapık, diye düşündü Jimin, Neler düşünüyor.
"Evet, parmaklarımı gerçekten iyi kullandığımı söylerler."
Jimin bozuntuya vermeden cevap verdi.
"Kimler?"
"İnsanlar. Fanlarım."
Jimin şok olmuş bir şekilde gözlerini sonuna kadar açtı. Düşünmeden konuştuğunda ise her şey çok geçti.
"Fanlarınla yattığını söyleme bana."
O an Yoongi kahkahayı bastığındaysa Jimin derin bir delik bulsa oraya hiç düşünmeden atlayacağını düşündü. Onu güldürmek için sapıklığını açığa çıkartmak gerektiği kesinleşmişti Jimin'in gözünde. Bu adam ona nasıl gülerdi ki bir kere? Kendisi bunu ima etmişti değil mi? Jimin masum bir şekilde ellerini iyi kullandığını söylemişti sadece. Başka hiçbir art niyeti yoktu.
"Hiç komik değil. Fanlarınla yatman etik değil ve çok yanlış. Sana hayranlık duyan insanları kullanıyorsun." Jimin karşısındaki siyah saçlı adam hala sırıtırken kafası karışmış ve sinir olmuş bir şekilde aceleyle konuştu. Kollarını da göğsünde bağlarken karşısındaki bu sözde gitariste dersini vereceğini düşünüyordu bu şekilde.
YOU ARE READING
think about me (nothing else) - yoonmin
Fanfictionjimin, hoşlandığı iş arkadaşına bir randevu istediğini söylerken, onun kendisine muse grubunun gitaristi min yoongi ile bir randevu ayarlamasını beklemiyordu.
part 1
Start from the beginning
