7.Bölüm

460 32 49
                                    

Masaya oturduk. Yanımdaki masaya dönüp baktığımda gördüğüm kişiyle şok olmuştum.

Elisa...yan masada arkadaşıyla oturmuştu. Gözlerimi Okana çevirdiğimde menüye bakıyordu. Yutkundum ve bende garsonu çağırdım. "Bakar mısınız?" hemen gelip "Buyrun efendim ne istemiştiniz?"dedi.

"Ben balik istiyorum ve yaninda da bir bardak rakı" "Tabi efendim" deyip uzaklaştı.

Gözlerim dönüp ona bakmak istesede bakmadım. Kendime SEN ASKERSIN lafını hatırlattım.

Olmazdı yapamazdım ki ben. Aşık olamazdım. "Maşallah sohbetine de doyum olmuyor " dedi Okan.

"Dalmışım hem ne konuşayım?" dedim.
"Bilmem. İçimde bir sıkıntı var" dedi derin nefes alarak.

"Hayır ola? Ne sıkıntısı?" dedim.
"Bilmiyorum."  "Hiç bir şey olmaz korkma." dedim "Korktuğumu kim söyledi? Ulan bela benden korksun" dedi.

"Celalenme be tamam" dedim gülerek.
Garson tabakları getirdi ve önümüze bıraktı. "Afiyet olsun efendim " deyip yanimizdan ayrıldı.

Yemek bittikten sonra ickilerimizi içtik. Okan telefona bakıyordu bense yan tarafta oturan Elisaya.

Elisadan

"Ne iyi ettik de geldik" dedi Doğa. "Evet" dedim dalginca.

Onun fotograflarini görmüştüm. Çok iyiydi. Açıkçası etkilenmiştim. Yakışıklıydı,karizmatikti,rütbeliydi ama bir kadınla doğru düzgün konuşmayı becerememişti. İşte orda duralım kızlar.

Bence herseyden önemli saygıdır. Bir kadınla nasıl konuşacağını bilmelisin yüzbaşı.

"Ohaaaa bu ooooo" diye konuşan Doğaya baktım. Kaşlarımı çatip "Kim o?" dedim.

"Yüzbaşı Korhan ve arkadaşı Okan" dedi şok olmuscasina. Yana dönüp baktığımda gerçekten de orda oturmuştu. Yüzünü yana çevirdiğinde göz göze geldik. Dikkatlice gözlerime bakıyordu.

Beni taniyormuydu? Hakkımdaki herseyi biliyordu dış görünüşümü görmüş müydü?

Gözlerimi kaçırıp önüme döndüm. "Doğa önüne dön ve onları tanıdığımızı çaktırma." dedim.

"Niye ki?" dedi. "Olmaz. Sakın." deyip ayağa kalktım. "Lavaboya gidip geliyorum" dedim ve ilerledim.

Tuvalete girip işimi hall edip musluğun önüne geldim. Suyu açıp ellerimi yıkadım. Off düşünme onu düşünme!

Peçeteyle elimi kurulayıp kapıyı açtım. Kapatıp ilerliyordum ki kolumdan birisi tuttu. Dönüp baktığımda Korhan olduğunu gördüm. Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Kendimi toparlayıp "Buyrun bir şeymi söyleyeceksiniz?" dedim. Çaktırma Elisa.

"Bence mesafeli konuşmaya gerek yok ha ne dersin?" dedi sırıtarak. Gözlerim dudaklarına kaydı. Hızla gözlerine çevirdim. Kalbim küt küt atıyordu.

"Anlamadım?" dedim. "Ah Elisa hiç iyi oyuncu değilsin. Çaktırmadan bakmaya çalışıyordun değil mi?" dedi ve kısık sesle güldü.

Tanıyordu. Kaçış yok Elisa. Nasıl baktiysan artık adam fark etmiş.

"Ne alaka ya kim sana bakmış ben mi? Güleceğim yoktu" deyip sırıttım.

Bu siritis yalanciydi arkadaşlar şu an götüm tutuşuyor. Ondan bu yalanlar.

Gülümseyip yaklaştı "Evet yeyip bitirecek derecede bakıyordun" dedi
"Bir hanımefendiye iftira atamazsınız ben size bakmadım bile" dedim

Yüzümün kıpkırmızı olduğuna yemin edebilirim. "İftira olmadığını ikimizde biliyoruz Elisa" ismimi bastırarak söylemişti.

"Beni tanıdığını biliyorum oyun oynama ki zaten oynayamıyorsun. Korkma sana da birsey yapmayacağım ama erkek olsaydın o mesajları sana yediririm yemin olsun." dedi. Suratı ciddiye bürünmüştü.

"Bak bir yanlış anlaşılma oldu ve bitti. Konuyu kapatalım. Ve şunu da söyleyeyim erkek olsaydım inan bana birsey yapamazdin. Elinden geleni ardına koyma." deyip kolumu sertçe çekip uzaklaştım. Masaya gelip "Doğa gidiyoruz haydi" deyip masaya parayı koyup çıktık.

Salak sen kimsin ki benimle öyle konuşuyorsun? Aman yuzbasiymis aman komutanmış. Erkek olursam o mesajları bana yedirecekmis aynen canım aynen.
İç sesimle konuşarak eve gittik.

Kestik

Nasilsiniz chat?

Uzun aradan sonra bölüm geldi nasıl buldunuz?

Oy verip yorum yapmayi unutmayin sizi çok seviyorum 💛❤️

Yüzbaşı Where stories live. Discover now