2: ARKADA KALANLAR VE AVNİLER

3.2K 406 585
                                    

Bölüm 2: Arkada Kalanlar ve Avniler

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bölüm 2: Arkada Kalanlar ve Avniler

Ufuk'tan

Elimdeki telefon yeniden titremeye başladığında yüzüncü kez sövdüm.

"Bu Serce de! Ulan iyi ki bir annesi evleniyor, canımızdan bezdirdi. Yüzüncü arayışı."

Aramayı keyifle reddederken telefonda tiktok kaydırmaya devam ettim. Normalde Serce'nin aramasını reddetmek cesaret isterdi ama nasıl olsa birkaç saat daha yüzünü görmeyecektim. Onların köyüne gidene kadar özgürlüğümün son dakikalarının tadını çıkarmak istiyordum. Şimdi hiç uğraşamazdım.

"Değerli yolcularımız, dinlenme tesisinde on dakika ihtiyaç molası. Araç hareket saatimiz..."

"Ufuk, kalk lan kalk. Çok kötü sıkıştım."

Avni beni iteklediğinde bir küfür de ona savurdum.

"Hangi akla hizmet seninle yan yana otobüs koltuğu aldım ulan ben? Sabahtan beri beş yaşında çocuk gibi çişim de çişim! Geç, geç Allah'ın belası adam."

"Çok konuşma yemin ederim şuracığa sıçarım."

Tiksinti dolu bir yüz ifadesiyle koltuğumdan kalkarken o telaşla cam kenarında koltuğun köşesinden çıkmaya çalışıyordu. Önümden koşup giderken dayanamadım ve sırtına bir yumruk indirdim.

"Madem bu kadar çok tuvalete gidecektin niye koridor kenarında oturamam diye zırladın oğlum?"

Öfkeyle yerime geçerken söylenmeye devam ediyordum. Avni otobüsün orta kapısından inerken cevap yetiştirmeye devam ediyordu.

"Cam kenarında oturmazsam kusuyorum."

"Hay ben senin kalıbına da, adamlığına da..."

İnce bir ses sözümü kesti. "Beyefendi, yol boyunca kafamı şişirdiniz. Biraz sessiz olur musunuz?"

Bu hemen arka koltuğumdaki genç kızdı. Bizimle birlikte Muğla'dan otobüse bindiğini görmüştüm. Yol boyunca çıtını çıkarmadan uyumuştu, üzerinde eşofmanları ve yüzünü kapattığı kocaman bir şapkası vardı.

"Pardon hanımefendi," dedim kadına yandan bir bakış atıp önüme dönerken.

"Ulan Avni, potansiyel flörtlerime de engel oluyorsun şu dangalaklığınla. Sana bunu da sorarım."

Dişlerimi sıkıp yeniden telefonda tiktok videosu kaydırmaya gömülürken önümüzdeki birkaç saat zeka gerektiren herhangi bir aktivite yapmaktan kaçınmak istiyordum. Serce'nin annesi Hürriyet teyzenin aniden ortaya çıkan düğünü yüzünden güzelim Muğla tatilini ve fıstık gibi kızları bırakıp ilk otobüse atlamıştık. Öyle bir yerde yaşıyorlardı ki Anadolu'nun bağrına uçakla inmemiz mümkün olmadığı için mecburen köylerinin yakınındaki ilçe otogarına giden bir otobüse binmiştik. Oraya vardığımızda Serce bizi arabasıyla alıp köye götürecekti. Son yıllardaki konforlu yolculuklarımdan sonra başıma gelen en kötü günü yaşıyordum.

UFUKTA AŞK VARWhere stories live. Discover now