Gün 35 ||

15 2 0
                                    

*Amk ben bunları anlamıyorum ya* 20 dakika sonra birisi kapımı tıkladı
Dayım: "gelebilirmiyim"
"Hayır"
Dayım: "tamam ne yapıyon?"
"Yatıyom"
Birden kapiyi açıb üstüme atladı
"Oha dayi"
Dayım: "Dayıa oha denilmez, açı biber sürerim bak"
"Tamam be çık lütfen üstümden"
"Neden ben rahatım" "ben deyilim ama" "birşey olmaz" "tamam o zaman ne yapmayı düşünüyorsun" "seni nasıl ikna edebilirim diye" "bence hiç deneme" "ama neden" "çünkü çok saçma" "bak sana Sözleşme'menin kopyasını veriyom oku ve sonra konuşalım" bana sözleşmeyi verdi ve çıktı sonra Sözleşmeyi elime aldım.

✍✍✍✍💭💭💭💭

"Dayı sana ben bi sözleşme sunuyorum" "söyle benim güzel yeğenim" "eyer kaybedersek Pençezen yada Zaman Bozan kulubü açıcaz, hem sösleşmede hiç bir yerde yazmıyor yani öyle yada böyle yaparız" "ama orda yazmıyor mu siz katılacağnız" "orda tek Pençe Kulubü katılamaz diye yani, yazmıyor adı deyştirmek yazak deyil" bana geldi ve anımdan öptü "akılı pençem benim" ve havalara uçarak gitti ve durup arkaya dönüp bana baktı "peki Mavi Ay" "onların aklına bile gelmez böyle bir şey gelsede bunu güya yanlış bumurlar" bana yine kaştu ve gine anlımı öptü ve gine mutlu mutlu gitti. Güldüm Efsun sonra bana gelip dayıma noldu diye sordu. Bende ona planı anlatdım "vay be Aria neymişsin kız sen" (Aria bunların daha çok Efsunun kulandı bir takma isim) "eh herhalde Efsuncum ben ne boşuna burdayım"

🛌🛌🛌🛌🥱🥱🥱🥱🚶‍♀️🚶‍♂️🚶‍♀️🚶‍♂️🎒🏫🎒

Sınıfa gitmeden önçe dayım la müdürün odasına gittik. "Müdür bey müsayit misiniz" "tabi Asena" "biz Sözleşme'me için burdayız" "tabi kabul mü? Yada hayır mı?" "kabul" dedim "tamam o zaman" "bye bye dayı ben gidiyom, görüşürüz müdür bey" "görüşürüz (x2)"

"Hellooo class" sınıfı geldimde Pelin ve Bora yoktu morelim sıfır ama yinede gülümsedim tek Zeynep, Sude, Berk Can, Alp ve Mavi Ay vardı. Sudeye ve Zeynepe merhaba dedim ve sonra yerime gidip eşyalarımı çıkartım. Arkamdan mavi ayı duyordum.

Asya: "baksana sanki iylik meleyi"
Sinan: "demi"
Asya: "bir dalıçam"
Elif: "sakın Asya"
Iskender: "elif doğru söyliyor asya"
Asya: "ay sizi iylik melekleri"
Arda: "yürü kız ben senin arkandayım"

~zaten tartışırsak'da sonra kaçıb saklanmıyor sanki~

Asya: "bir şey mi dedin"
"Evet dedim napıcan dalıçan mı"
Asya tam önüme gelirken Iskender onun kolunu tuttu
"Iskender sen bi karışmasan kavgaya heb bir yerden gelip karışıyon sanki onun sahibi gibi kız kendini koruyamıyor mu, ila sen kuruğçan, nesin sen ha sahibi mi" asya kolunu iskenderden çekti
Asya: "doğru düzgün konuş"
"Ben zaten doğru'ları konuşuyom Asya" bana sinirli sinirli bakıyordu, ben aya kalktım "evet Asya seni dinliyom, söylemek istedini içine attma iyi deyil" daha da çok sinirlendi. Bende ona tek bir gülümsemeyle baktım.
Elif: "tamam arkaşlar hadi kavga etmeyelim lütfen"
"Iskender 2.0/iki geldi"
Sinan: "Asena bas git"
"Nereye gidiyim? Burası benimde sınıfım, burda bende ders alıyom sizin gibi yani nereye gitmeme istersin, yani o kadar zor geliyorsa sana beni görmek ya sınıfı deyiştir yada okulu, çünkü bu beni hiç ilgilendirmes benim hakımda düşündün, beni görmek istemiyorsan bu senin sorunun benim deyil" bana çok sinirli baktı "ha bide benim arkamdan konuşmak yerine yüzüme de söyleyebilirziniz,  mesela beni güya dövüçekmiş siniz ya, ben seve seve döverim" ve yerime gittim.

Bora ve Pelin geldi 5 dakika sonra geldiler sonunda "şükür gelebildiniz, noldu sınıfın yerini mi unutdunuz" "yok ya şu Bora var ya benim ayama baztı bende onu kovaladım" güldüm "ya istemerek oldu yaaaa" zil çaldi öğretmen geldi ve ders.

✍✍✍📑📑📑✍✍✍🎒🎒🚶‍♀️🚶‍♂️🚶‍♀️🚶‍♂️

Ve anos oldu "MAVI AY VE PENÇE OKUL ÇIKIŞI SALONA GELIN TURNAVA OLUÇAK" herkez şaşkın şaşkın baktı "kabul mü etdin" "evet ama bir planım var" "tamam sana güveniyoz" iki ders daha vardı zaten. Tenefüs vardi sınıfta çok kişi yoktu benimkiler bir kaç şey alıb geleçeklerdi bende sınıfta yanlız beklemeye karar verdim.

"Kabul etmişsin" dedi birisi arkamdan, baktım'da Iskenderdi "evet ettim" "asyayla senin yüzünden kavga ettik" gülüp "benim niye yüzümden peki" "bu gün Sabahlar'dan yüzünden" "ve bu benim suçum yani" "deyil mi" "deyil senin suçun" yüzüme tek öyle baktı "noldu şimdi katılmıcak mısınız, ne yazık" "katılmıçamızı kim söyledi" "bilmem öyle söyledin ki insan öyle zanediyor" "öyle mi" ve bana bir adım öne geldi.

"Iskender kendimi öyle bir zor tutuyorum ki"
I.: "Ney için"
"Sana öyle bi tolat atmak istiyom ki bilemzsin"
I.: "ayıp oluyor ama"
"Bençe şansını zorlama"
I.: "tamam şapion sonra görüşürüz"
Gözümü devirdim ve Iskender gitti.

🚶‍♀️🚶‍♂️✍📑✍📑✍📑🚶‍♀️🚶‍♂️🚶‍♀️🚶‍♂️

Salona geldik (yani heb bir ortam var ya oynadıkları işte orası)
Girdimde masalar'da ne biliyim bir şey vardı bir yere oturdum herkez bir yere geçti "pelin bu ne" "bu (oyunun adı) bir eski türk oyunu neden" "ben bunu hayatımda ilk defa görüyom" ^hasiktir desene^ *oooo hoşgeldiniz paşam uzun zamandır konuşmadık* ^yaaa şapşik özledin mi beni^ *e yani hep birisi sinir bozuçu bir şey demeden sıkıçı oluyor* ^öküz^ "knk şaka mı" "yoo kimse demedi ki birşey" "Hay ben senin..." "noldu" sordu cenk "sen bana neden söylemedin böyle bir oyun geleçeni" "bilmiyormuydun" "yok biliyordum yinede sorayım dedim salak tabi bilmiyordum" "hasiktir tamam sen yinede dene" "ben seni bu bitikten dövüşuçem tamam mı" "off ben nerden bil-"
Iskender: "noldu bir sorun mu var"
"Belki niye sordun"
Isk.: "bilmem belki yardımçı olabilirim diye"
Bora: "bu salak mı"
Isk.: "niye Bora insanlara yardım etmek kötü mü"
Bora: "rakibiz ya o yüzden"

Yaşlı Amça: "evet cocuklar yerlerinize geçin"
Arda önüme oturdu
Yaşlı Amça: "bu oyun bla bla bla"
"Amçaçim konuya gel" herkez bana şaşkın şaşkın bakıyor "içim dişim tarih oldu yaa eski meski oyun yani"
Dayim: "katılıyom sana yeğenim"
"Yani bunun yerin Şah oynayabiliriz daha klasik bare"
Dayim: "demi"
Sinan ofladı
Yaşlı Amca: "tamam peki oyunu bilmeyen var mı" elimi kaldırdım
Arda: "hayret sen herşeyi biliyorsun ama"
"Maalesef bukadar saçma şeyi bilmiyorum"
Arda: "aslında bende"
"Tamam o zaman ikimizle de oynamayalım olur mu" "olur valla" "hocam rakibimde bilmiyor oynamasını, biz oynamasak" Adam ofladı "tamam oynamayın o zaman" ^yes be kultulduk^ *yinede öğrenmek zorundayız sonra, samki turnuvada aynı tölpyü verçekler* ^doğru dedin bacım^

Ben ve arda öbürlerine bakıyorduk ceren kazandi sonra sinan asya ceren sonara eştlik olsun diye ardananın yerine sinan ve benim yerime ceren oynadı ve ceren kazandı enson cenk le iskander kladı onlara dikatli bakıyordum iki sefer berabere kaldılar sonra Iskender kazandı. Cenk sinirle Sandalyeyi devirdi. "Cenk sakin ol yaksa şimdi çıkartarım sinirimi senden" ve sakinleşti.

🕺💃🤼‍♂️🤼‍♂️🤼‍♀️🤼‍♀️🕺💃

Dayim: "ikinçi oyun kim daha güçlü çekiyor oyunu" mavi ay ona deyşik deyşik baktı "hadi bakalım yerlerinize"
Yaşlı Amça: "Cenk- Iskender
Bora- Sinan
Ceren- Asya
Pelin- Elif... dur bi dakika ama bu..., bir saniye" adama garip garip baktım "tamam şimdi Arda- Bora, Ceren- Asya, Pelin- Elif, Sinan- Asena ve Cenk- Iskender. Oyunu bilmeyen var mı" bana baktı "bu sefer biliyom hocam" dedim "tamam o zaman başlayın"
Ceren- Asya = Asya
Pelin- Elif= Pelin
Bora- Arda= Bora
Sinan: "çok güçlü yapmıçam söz"
"ben o sözünü bir götüne sokarım sinirlendirme beni"
Sinan- Asena= Asena
"Keşke biraz güçlü yapsaydın yazık oldu"
Cenk- Iskender= Cenk
Arda: "ama bu nasıl olur Iskender ama Toz-" sinan hemen azını kapattı
Bora: "noldu arda Iskender neden kaybedemez sanki özel güçleri var" *mal bu ya* ^herkez biliyor demi Iskender Tozkoparan Iskender oldunu^ *tabi ama şu random kişiler var ya onlar bilmiyor tek* ^hee oda normal^ *tabi*
Iskender: "bu olamaz hile yaptınız"

O mu gerçektenOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz