Kırık hayatlar

42 2 0
                                    

Bu gün annemin doğum günü idi. Amma tabi ki, ben geç kalmışdım. Çünki işlerim düşündüyümden daha uzun sürmüşdü. Her neysee. Bürodan çıkıb eve gelmişdim. Her kes burada idi. Bitek Aslıdan baska. Kardeşim iki gündür arkadaşında kalıyordu. Ders çalışacaklarmış. Artik sabah olmuşdu. Siyah pantolon siyah ceket giyinib işlerimi hall etdikden sonra tam çıkıyordum ki, Başak aradi.

Ada Akpınarın kıyafeti😊😍

. Başak Aslıdan sonra en iyi arkadaşımdı. O da benim gibi avukattı. Aynı büroda çalışıyorduk." Alo."Selam kız nasılsın? " Selam"."Başak iyiyim."Sen nasılsın?diye sordum. "Ìyiyim."Mehmet bey acil olarak büroya gelmeni istedi. Acaba ben napıyorum . Geliyorum zaten. " Ha bide duyduğuma göre Kılıçıda çağırmış."Neee?" Kılıç ve ben ne alaka kızım yaaa."Qıcık oluyorum adama "diye soyledim.

Aslında Kılıçı bürodakı kadınların çoku severdi. Sevmelerinin diğer nedeni tabikide yakışıklı olması idi.
Kahverengi saçları kehribar rengli gözleri kasli bayaaa kaslı vücudu. Analar neler doğuruyorduda haberimiz yokmuş. Bi dakka yaaaaa
Ben ne düşünüyorum böyle  bana ne bundan beni ilgilendirmez. Amma yinede Allah sahibine bağışlasin. Aminnnn.

"Tamam Başak geliyorum." Tamam görüşürüz. Öpüldünüz Ada hanım.

Büroya gelmişdim. Tam kapıdan geçiyordum ki, Kılıçla çarpışdım.
Hadi bakalım. " Ada hanım neden önünüze bakmıyorsunuz? " diye sordu. "Körmüsünüz?"
Az önce bana körmü demişdi? "Anlamadım Kılıç bey size çarpdım diye körmü oluyorum." Telefonuma bakıyordum."Sizi görmedim.
"Hem siz niye önünüze bakmıyorsunuz?" "Nasıl?"diye sordu.
" Diyorum ki, siz niye önünüze bakmıyorsunuz?" " Körmüsünüz?"
Bunu söylediyim an kaşlarını çatarak bana bakti. Tabi hemen Mert geldi.
"Mertle iyi anlaşıyordum. " Basaka karşı ilgisi vardi. "Abi burada napıyorsunuz?" diye sordu Mert.
Kılıç konuşmaya başladı. "Sence napıyoruz Mert? Kılıç bunu söylediyi an Mertin gözleri ikimizin arasında gezindi. " Gerçekden abi yaa siz kapınım önünde napıyorsunuz?"Mert bu soruyu öylebi sormuşdu ki, Merte "geliyoruz " diye söyledim.

Mehmet beyin odasına geldik. Kılıç kapıyı açdı. Mehmet bey 50-lili yaşlarında karizmatik bir adamdı. Odaya girdik. Mehmet bey sandalyesinde oturmuşdu. "Meraba çoçuklar." "Nasılsınız?" "Meraba Mehmet bey iyiyiz. Sağ olun. diye söyledim. " Abi bizim neden çağırdını söylermisin? Kılıç ve Mehmet beyin arası baya iyiydi. Kılıç, Mehmet beye abi derdi. Yani iyiydiler.

"Çoçuklar bu gun polisler çöp konteynirinde bavulda kadin cesedi bulmuşlar." Mehmet bey bunları söylediyinde kanım dondu. Nasıl yani insanlar bunlari nasıl yapıyorlar bence böyle insanlar ölmeli.
"Çoçuklar ben ikinizin de bu dosyaya bakmanızı istiyorum." Hemen konuşdum. " Tabiki Mehmet bey."
Sonra ikimizde odadan çıkdık. Birazdan gelecem diyib Kılıç gitti. Bende kendi odama gittim zaten.

Kılıç Kırıhanlı

Ada ile birlikde çalışacakdım. Bunu kim yapdıysa, bulmamiz gerekiyordu. Adanın yanından ayrılıb hemen odama gelib abimi aradım. Abim savcı idi . Muhtemelen haberi olmuşdur bu olaydan. "Alo." Selam abi nasılsın?" Selam Kılıç iyiyim." "Abi bir kız cesedi bulunmuş çöp konteynirinde bi şey biliyormusun?" " Evet." " Haberim var  Kılıç Amma bundan sana ne?" " Bu dosyaylamı ilgileniyorsun?" " Evet abi." " Ada ve ben." Abime Adadan bahs etmemişdim. Aslında edecekde bir şey yokdu.

" Mehmet abinin kartı çöp konteynirinde bulunmuş." Abim bunu söylediyinde öylece kaldım." " Nasıl abi Mehmet abinin kartı ne alaka?" " Şimdi onların evine gidiyoruz sende gel." "Tamam abi hemen geliyoruz."
Gidib Adaya haber verdim. Tabi oda şaşırmışdı. Mehmet abi bizden önce çıkmışdı. Mehmet abinin evine gelmişdik.

Ada Akpınar

Kılıç kartı söyleyinde öylece şaşırmışdım. Şimdi Mehmet beyin evindeydik. Mehmet bey polislerle konuşuyordu. Mehmet bey dün kartı oğlu Alpere verdiğini söyledi. Kartda Alperdeymiş dün amma kaybetmiş. Nerede olduğunu bilmiyormuş. Alper ne olduğunu sordu. Polislerde ona neler olduğunu anlattılar. Polisler hemen Alperi savcının olduğu kafeye apardılar. Alper savcı ile konuşuyordu. Bizde  diğer tarafdaydık. " Alper buraya neden geldiyini iyi biliyorsun. Savcim yemin ederim ben yapmadım. Tamammm sen yapmadin. O kartın o çöp konteynirinde ne işi vardı?" " Savcim yemin ederim bilmiyorum. Ben dün hep evdeydim. Ìsterseniz babama sorun."

Mehmet abi aşağıda oturuyordu. Bana soru sordu "Alper ne söylüyor?" Akşam evde olduğunu söylüyor. Dışarı çıkmadığını o kartın oraya nasıl gittiyini bilmediyini söylüyor. Mehmet abi ne ise düşündü.
"Abi bunu biliyoruz ki, Alper bunu yapmaz. Bana sadece bunu söyledi. " Akşam Alper dışarı çıkmışdı." Birden öylece kaldım. Alper bize yalan söylemişdi. Neden?

Kırık hayatlarWhere stories live. Discover now