''ElmaŞekeri''🍎

2.9K 460 210
                                    

*kurguların aktif yazılmasını ve bölümlerin hızlı gelmesini istiyorsak lütfen oy verip yorum yapmayı unutmayalım.

✒️Sonra sen çıktın geldin, ortalığı güzelledin, beni ben ettin... Cemal Süreya

Seni gördüm göreli
şaşırdım, dolaşırım bi'başıma
Seni bildim bileli
Kaçırdım şu aklı başımdan...🎙️

Yüzüne çarpan belli belirsiz ılık esinti gür saçlarını uçururken burnundan derin bir soluk çekerek kollarını göğsünde toplamıştı Nergis. Dün gece yıldızların ışığıyla izlediği manzarayı şimdide gündüz gözüyle seyre koyulmuştu. İrisleri bu görüntüyü kaliteli bir fotoğraf makinası gibi kare kare toplayıp zihninin derinliklerine saklamıştı. Kim bilir , belki bu konağa ilk ve son gelişi olacaktı. Belki yeşil mermerli gelin odasında ondan sonra başka bir kadın sabahlayacaktı. Belki de bu balkon bambaşka bir ilişkiye şahitlik edecekti. Başka bir kadın... Başka bir ilişki... Düşüncesi bile niçin bir kaya gibi oturmuştu göğsüne? Bu kadar mı çok kapılmıştı Eşref Haşim'e? Bu kadar mı bağlanmıştı kör bi'düğümle?

-Sevdin sen bu balkonu.'

Duyduğu ses ile bir an irkilse de az evvelki hüzünlü çehresini çarçabuk toparlamış, yapmacık da olsa sevimli olduğunu düşündüğü uçuk bir tebessüm yerleştirmişti dudaklarına. Saatlerdir konağın içinde dolanmış, hala gelmekte olan başsağlığı misafirleri ile ilgilenmiş, sonunda sıkılıp odaya çıkmıştı. Bu sıkıntısı birazda Eşref'ten kaynaklanmıştı. Kahvaltı esnasında yaşanan polis baskını sonrasında gözaltına alınan kuzenleri ile emniyete gitmişti genç adam. Bunu hem neler olduğunu bizzat öğrenmek amacıyla yapmıştı, hemde ne olursa olsun bu aşiretin lideri olarak aile bağlarına sahip çıkmıştı. Tabii öğrendikleri onu oldukça öfkelendirmişti o ayrı. Avukat hanım irislerini koyu mavilere kilitlerken aralarındaki mesafeyi yavaş birkaç adımla kapatmıştı.

-Gelmişsin. Nasıl durum vaziyet? İşin uzayacaksa ben kendimde dönebilirim.'demişti gayet samimi ama bir yandan da ufak bir temkinle. Öyle ya, Eşref onu Turgut Savcı ile konuşurken duymuştu. Bu yaşananların onun ihbarı yüzünden olduğundan haberdardı. Belki de ona bir tepki gösterecekti. Hiç değilse bari bana da söyleseydin diye söylenecekti. Genç adamın ifadesiz yüzü duyduğu ile bir an gerilirken kaşları sertçe çatılmıştı. Kalın kolları tereddütsüzce karısının beline dolanıp aralarındaki son santimleri de hiç etmişti.

-Yok öyle bir şey. Birlikte geldik, birlikte döneceğiz. Hem benlik bir durumda kalmadı. Kim ne halt yediyse çeksin cezasını. Biraz sonra ağalar toplandığında onlara da böyle söyleyeceğim. Herkes ayağını denk alsın.'demişti bakışları yakınlaştığı çehrenin her bir karışını derin bakışlarla süzerken. Bel oyuntusunda duran baş parmağı okşar gibi kıpırdanmış, irisleri sabahki yarım kalışının hoşnutsuzluğuyla kiraz dudaklara düşmüştü. İçine kesik bir soluk çekerken seslice yutkunmuş, derken aklına gelenle kaşları bir anda havalanmıştı. 'Almak demişken... Bak gelirken sana ne aldım? Sever miydin?'

Dediğiyle elini ceketinin iç cebine atmış, çıkardığı ucu çubuklu paketi kollarındaki kıza doğru uzatmıştı. Tam da tahmin ettiği gibi gördüğüyle parıldamıştı su yeşilleri. Zarif parmaklar minik bir kız çocuğu hevesiyle ahşap çubuğu hemencecik kavramıştı.

-Ay elma şekeri! Teşekkür ederim!'diye cıvıldamıştı genç kadın. Yüzünde az evvelkinden daha büyük ve tastamam gerçek bir tebessüm oluşmuştu. Sabırsızca çözmeye koyulmuştu paketin kırmızı ipini. 'Ama itiraf ediyorum hiç yemedim. Neden bilmiyorum, denk gelmedi herhalde.'

Kulaklarına dolan cıvıltı kalbini ve ruhunu tazeler gibi hissederken içtenlikle gülümsemişti Eşref Haşim. Geçmişinde yaralar alan bir tek kendisi değildi. Ona ilk günden beri sarsılmaz bir duvar gibi destek veren bu küçük kız da onun kadar, hatta ondan bile çok yaralıydı. Ve belki de bu aşk birbirlerinin yaralarını sarmaları için onlara verilmiş bir fırsattı. Bakışlarını mutlulukla parıldayan çehreden çekemezken kaşında gözünde hayranlıkla dolanmıştı koyu mavi irisler.

NERGʼİS KOKUSU 👠 (Töre&Adalet Serisi)Where stories live. Discover now