demekki tanyamamışsın

113 8 1
                                    

Damla: Hilmicemin dediklerinden sonra içim kıpr-kıpır olmuştu yüzümde ciddi ciddi güller açıyor ola bilirdi

Bu banada fazlasıyla garip gelsede umursamadım

Demekki ayrılmşlar artık içimdeki karışık duyguları adlandıra biliriz diye düşündüm

Damla:

Çok üzüldüm ayrılmanıza

Hilmi Cem: üzülme ya bak ben hiç üzülüyormuyum

Damla: üzgün değilmisin ayrıldınız sonuçta

Hilmi Cem: adı üstünde ayrıldık aksine ayrılmasak daha çok üzülecektik

Damla: tamam neyse o zaman ben gidiyorum

Hilmi Cem: görüşürüz

.....

2 hafta sonra

Damla: bu akşam düello vardı ve poyraz sercanla saçma sapan bir anlaşma yapmıştı Sercan onu potaya çağırmıştı

Her ne kadar poyrazı yazmakta tereddüt etsekte hepimizle küseceğini bildiğimiz için yazmıştık

...

Düello:

- poyraz yenilmişti ne yanlışmı duyuyorum ve Hakan elemişti

İnanması güç bir durumdu

Göz yaşlarımı(zı) durduramamıştım(k)

Ona hep çok kızgın hemde kırgındım bana söz vermişti çünkü

O gittikten sonra adaya döndüğümüzde kimse durumu idrak edemiyordu

Birazcıl sahile gitmek istediğimde yalnız olmadığım fark ettim

Tabii ki de Hilmicem vardı

Hilmi Cem: hala ağlıyormusun

Damla: söz vermişti ama

Hilmi Cem: yapamadı işte sen neden ağlyorsun

Damla: bizim hatamız keşke yazmasaydık

Hilmi Cem: hayır işte onun hatasydı

Ya acaba bende böyle gitsem bu kadar ağlarmıydın

Damla: bir an bunu gözmün önüne getirmek bile ben ağlatmaya yetmişti sıkıca sarıldım ona

Damla: sakın bak öyle saçma sapan işlere katılmak yok

- bilmiyorum ne zaman bu kadar bağlandım ona tekrar ama onsuz 1 dakika bile düşünemez olmuştum

Hilmi Cem:  şşşt tamam ağlama özür dilerim kapatalım konuyu

Damla: hilmicemin yanından ayrıldıktan sonra kaç saat bilmiyorum ama uyumuştum

....

Damla: gözümü barakadan yüzüme vuran güneş ışıklarıyla açmıştım

Sema pilavları yapmıştı bile ben en geç uyanmıştım sanırım benim payımı ayırmıştı

Hemen hızlıca yedikten sonra dokunulmazlık oyununa gittik

...

Murat sırayla bizim takımdakiler poyrazla ilgili soru soruyordu bana söz vermemesi için ne kadar dua etsem'de ismimi duymuştum of murat of gıcıksın işte

Bozuntuya vermeden içimden geldiği gibi anlattım

"Üzgünüm kendimi yıkılmış gibi hissediyorum poyrazı çok seviyorduk ve bu gün açıkcası pek te  mood'um yok bilmiyorum

- oyuna çıktığımızda en iyi attiğim atişi atamamistim ve bu gün 2/0 yapmıştım

Kenarda oturup artık olmayan piskolojim yüzünden ağlarken Hilmicem yanıma gelmişti sevinmiştim belki beni teselli eder diye düşünmüştüm

Hilmi Cem: neden ağlıyorsun omzundamı sıkıntı var yoksa sayı alamadin diyeni

Damla: of bilmiyorum o kadar bıktım ki bu durumdan oyun kazanamıyoruz poyrazıda gitti zaten

Hilmi Cem: ha poyraz yüzünden yani

Damla: öylede diye biliriz

Hilmi Cem: iyi otur burda ve onun için ağlamaya devam et

Damla: ne demeye çalışıyorsun sen ?

Hilmi Cem: diyorum ki poyrazcığın için aglamya devam ede bilirsin dokunulmazlık falan umrunda olmasın hatta aday olarakta beni yaz

Damla: Hilmi bak şu an seninle uğraşacak gücüm kalmadı lütfen sonra konuşalım

Hilmi Cem: haklısın senin benden daha önemli poyrazcığın var dimi

Damla: yeter artık be yeter halimi gormuyormusun üstüme gelip durma

Hilmi Cem: merak etme bir kaç hafta sonra başkasını bulursun

Damla: Hilminin ne ima ettiğini düşünmek bile istemeden tokat atmıştım ona şu an bu olay dışardan nasıl gözüküyor bilmiyorum ama şu an sadece kocaman bir hayal kırıklığı yaşıyordum

Damla: bu gerçekten senmisin benim tanıdığım Hilmicem bu değil çünkü

Hilmi Cem: demekki tanıyamamışsın

....

46626hafta sonra

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 17 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

HilDam-PARAMPARÇAWhere stories live. Discover now