Son cümlesini ne kadar sesszice söylese de yanında oturan hyunjin'in duymasını engelleyememişti. Hyunjin hatalı olduğunun bilinciyle sıkıntılı bir nefes verip chan'a döndü.

"Chan, benim eve sür."

"Sende ne yapacağız hyunjin, yorgunum ben eve gitmek istiyorum." Seungmin başını oturduğu koltuğa yaslayıp konuşmuştu. Bunun üzerine hyunjin tekrar söze girdi. "Sen değil seungmin, sadece felix." Felix adını duyar duymaz kaşlarını çatarak hyunjin'e döndü. "Öyle bir şey olmayacak, hyung beni evime bırakır mısın?"

Chan ne yapacağını şaşırmış bir şekilde bakışları arkada tartışan ikilinin arasında gidip gelirken sonunda seungmin'e döndü. Endişeli bakışları 'ne yapacağız' sorusu içerirken seungmin dikiz aynasından kedi köpek gibi tartışan ikilye bıkkınlıkla bakmış tekrar chan'a dönerek hyunjin'in evine sürmesi için işaret vermişti.

Arabanın durmasıyla seungmin, hâlâ tartışmasını sürdüren ikike dönerek bağırmıştı. "Susun artık! Kafanı şişirdiniz lan defolun gidin evinizde yapın kavganızı yetti!" Hyunjin ve felix camdan dışarı baktıklarında gördükleri evle biri zaferle sırıtmış diğeri kollarını çaprazlayıp kızgın bakışlar atmıştı, bu olaydaki tek suçsuz olan Chan'a.

Hyunjin arabadan inerek hızlı adımlarla felix'in olduğu kısma geçmiş inmesini beklemişti fakat ne kadar inatçı olduğunu sürekli unutuyordu. Aynı pozisyonda duran felix'e doğru eğilerek tepki vermesine müsade etmeden kucaklamış arabadan çıkardığı gibi omzuna yerleştirip, seungmin ve chan'a döndü. "Bu iyiliğinizi unutmayacağım!"

"Ne iyiliği, hyunjin bırak beni bak çığlık atarım!"

Omzunda baş aşağı duran felix çırpındıkça hyunjin'in tutuşu o kadar sıklaşıyordu. "At güzelim, emin ol şuan aramıza kimse giremez." Felix pes etmeden yumruklarını hyunjin'in geniş sırtına geçirerek bağırmaya devam ediyordu. "Hyunjin! Ya bıraksana, gelmeyeceğim seninle diyorum! Of yoruldum ama." Yumruklarına son verip kollarını aşağı doğru sarkıtması hyunjin'i güldürüken o sırda eve girmişlerdi.

Hızlı adımlarla salona ilerlemiş omzundaki 'sevgilisini' yavaşça koltuğa oturtup hemen yanındaki yerini aldı. Felix fırsattan yararlanıp hızlıca ayağa kalkarak çıkışa ilerleyeceği sırada bileğindeki tutuşla geri çekilmiş kendini hyunjin'in üstünde bulmuştu. İkili haftalar sonra bu kadar yakın olmanın şaşkınlığı ve heycanıyla kenetlenen irislerini geri çekmemişlerdi.

Hyunjin bir kolunu felix'in ince beline sarıp vücutlarını daha da yakınlaştırmış, diğer elini ise felix'in utandığından dolayı pembeleşen yanaklarına yaklaştırıp okşamaya başladı. "Özledim felix, tahmin edemeyeceğin kadar çok özledim seni."

Felix üstündeki şaşkınlığı atarak yerinde doğrulmaya çalıştığında belindeki sıkı tutuş izin vermemiş, bıkkınlıkla hareketlerini durdurmuştu. "Hyunjin, bırak beni konuşmak istemiyorum." Hyunjin aldırış etmeden yüzlerini yakınlaştırmış ardından sıcak dudaklarını felix'in dudak kenarına sürterek öpücük bırakmıştı. Bununla felix kaskatı kesilen vücudunu serbest bırakarak titrek bir nefes aldı.

"Bu defa aynı hatayı yapmayacağım felix. Ben seni dinlemeyerek en büyük aptallığı yaptım, şimdi senden beni dinlemeni istemem çok bencilce biliyorum ama.." Hyunjin başını kaldırıp tekrar yüz yüze gelerek konuşmasına devam etti. "Son bir şans istiyorum senden, bırak konuşalım sonra istemezsen.. Ne kadar zor olsa da karşına bile çıkmam."

Felix dolu gözlerini kaçırarak mırıldandı. "Hyunjin.. Ben benden gitmeni istemiyorum."

Hyunjin duyduğu cümleyle umutları tekrar gün yüzüne çıkarken oturuşunu düzeltmiş, felix'i dizlerine oturmasını sağlamıştı. Belindeki tutuşu asla değişmemiş aksine sanki tutmasa gidecekmiş gibi sarmıştı kolunu.

"Sen gitmemi istemediğin sürece her zaman burada olacağım güzelim söz veriyorum." Felix bakışlarını kendisine parlak gözlerle bakan hyunjin'e çıkartıp burukça gülümsedi. "Hyunjin, ben artık biz olalım istiyorum. İlişkimizdeki sorunları çözmek yerine, sorun çıkmaması için birbirimze güvenip sevmek istiyorum. Biz neden bunu yapamıyoruz?"

Hyunjin nedenini çok iyi bildiği için derin bir nefes almış, felix'in yüzündeki elini hareket ettirerek okşamaya başlamıştı. "Sorun tamamiyle benim biliyorum. Lanet olası geçmişim ikimizi de çok yıprattı, ama yemin ederim düzeliyorum. Seanslar çok iyi geliyor bana felix, sadece hep bir yanım eksik hissediyorum. Hayatımda sen yoksun, ben bu eve girmek bile istemiyorum artık, çünkü sen yoksun." Hyunjin biraz duraksayıp devam etti.

"Belki hemen toparlayamayabiliriz ama çok çabalarım. Sadece izin ver bana, mutlu olduğumuz günlerin hattına bir şansı hak etmiyor muyuz güzelin?"

Felix, yanaklarını okşayan sıcak elin üstüne kendi elini yerleştirip gülümsedi. Hyunjin gerçekten değişmiş görünüyordu, çabalıyordu farkındaydı ve daha fazla yıpranmak istemediğinden onayladı. "İkimiz çabalayalım. Ben bizi bitirmek istemiyorum hyunjin, mutlu günlerimize geri dönelim.. sevgilim."

Hyunjin her bir kelimede dolan gözlerini daha fazla tutamamış bir yaş düşmesine engel olamamıştı. Felix'in belinden tuttuğu gibi kendisine çekerek kolları arasına hapsetti. "Teşekkür ederim, Teşekkür ederim güzelim, seni seviyorum."

"Bende seni seviyorum."



dedimki hyunlix ayrı olmaz
kısa geçiş bölümüydü bb

200 oy, bol yorum 🥊

ÖNEMLİ:
askolar yeni fice başladım, minchan severler oraya toplaşabilir mi lütfen teşekkürler. Bence konusunu seveceksiniz, bir göz atın derim😽

 Bence konusunu seveceksiniz, bir göz atın derim😽

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: 6 days ago ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

boxring dr. Where stories live. Discover now