Moonlight Love •taekook•

Tanıtım

İçtiğim muzlu süt kutusunu tezgaha bırakıp gözlerimi ovuşturdum. Sabahtan beri o kadar çok iş yapmıştım ki şuanda gözlerimden deyim yerindeyse uyku akıyordu.

Kendimi daha fazla zorlamak istemediğim için adımlarımı önce lavaboya yönelttim, bugün temizlediğim lavabom ışıl ışıl parlıyordu. Bu temizlik için kendimi sabah ödüllendirsem iyi olacak. Yoongi'yi çağırıp içki masası kurarız. Huh düşüncesi bile ağzımı sulandırdı, uzun zaman oldu içki içmeyeli.

Neyse diyip dişlerimi fırçalamaya başladım. Hemen ardından dişlerimi beyaz tutan jeli sürdüm, gece kremlerimi sürdükten sonra işim bitti. Son kez aynadan kendime bakıp dışarı çıktım.

Odama girip pijamalarımı çıkardım dolaptan, onları giyip çıkardıklarını katlayıp bıraktım.
İçerisi havalansın diye açtığım pencereleri kapatıp perdemi çektim.

Ehh... Bir şey kalmadı sanırım. Artık uyuyabilirim.

Komodinin üzerinde duran haptan içip yorganın altına girdim. Götüm sabahtan beri ilk kez doğru düzgün yer görüyordu.
Yorganın sıcaklığıyla kısa sürede uykuya daldım.

——

Uyandığımda direkt saate baktım. Gece 03.15 i gösteriyordu. Hap içmeme rağmen neden uyandığımı anlayamadım. Bir iki saniye oturup tekrar uyumayı planlarken dış kapıdan zorlama sesi geldi.

Algılarım bir anda açıldı ve yatağın altında duran beyzbol sopamı kaptım. Sessiz adımlarla koridoru geçerek kapının önüne gelmiştim. Dikkat kesildiğim sıra kapı yeniden zorlandı bu kez emin olmuştum. Biri evime girmeye çalışıyordu. Ne yapacağımı bilemez şekilde kalmıştım kapının önünde. Kapı bu kez zorlanmıyor anahtar deliğine bir cisim sokularak açılmaya çalışılıyordu.
Bu iyice korkmama neden olurken kapı açılmadan son anda arkasına saklandım.

Güvenliğinden emin olduğum kapım birkaç zorlamaya açılmıştı, eğer buradan hasarsız kurtulursam direkt evimi değişecektim. En azından planım oydu.
Kapının sarsıntısı eşliğinde iri kıyım bir adam içeri girdiği gibi sopayı kafasına vurdum.

Adam biraz bekleyip arkasını döndüğü an göz göze geldik. Şaşkınlıkla ağzım ve gözlerim aynı oranda açılmıştı. Yabancı, arkaya doğru düştüğü esnada benim de ağzımdan bir,

"Siktir..." döküldü.

Dudakları ve göğsü kan içinde olan kırmızı gözlü yabancı bir adam yatıyordu önümde.

Kırmızı gözlü mü mmhhh en sevdiğim...