1. BAŞLANGIÇ

1 0 0
                                    

Sıcak bir Haziran gecesiydi. Ellerimi önümde yığılı olan zarflara bakarak gezdiriyordum. Bir yandan da diğer boşta olan elimle  kendime serinlik vermeye çalışıyodum. Arasından bir tane seçip aldım. Bu zarflar babam ın odasından gizlice aldığım mektuplardı. Genelde babamın mektuplarını, ona gelen mektupları küçüklüğümden beri okumaya çok severdim. İçerisinden çeşitli bilgi öğrenir babamın bize söylemediği olayları bile bilirdim. Aradığım şey ise biri hakkında bilgi öğrenmek için. Yavaşça zarfı açarak zarfın içindeki mektubu ellerimin arasına aldım. Katlanmış kağıdı açarak okumaya başladım....

Bu mektup babamın arkadaşından gelen mektuptu. Bu mektubun içinde aradığımı bulamayınca diğer mektupları okumaya başladım..

Neredeyse hepsini okuduktan sonra son bir zarf kalmıştı. Hızla elime alıp zarfı açtım. Ve okumaya başladım..

Sevgili Kralım

Son olaylarda, Fellis bulunamamıştır. Ekibimiz sabahtan akşama kadar aramasına rağmen Fellis'ten ne bir iz var ne kendisi.... En kısa süre içerisinde bulmak için elimizden geleni yapıcağız Kralım. aldığı canların bedeli olucaktır. Saygılar ve Sevgilerle
kalın...

Mektubu tekrar zarfın içine koyarak kutunun içerisine koydum. Nedense bu mektup ilgimi çekmişti ve Fellis denilen kişi kimdi ve napmıştı? Düşünmeye çok vaktim olmadığından kutu dolusu mektupları alıp sarayın koridoruna çıktım. Etrafa biraz bakındıktan sonra hızlı adımlarla babamın çalışma odasına gittim. Sağdaki rafa kutuyu koyarak hızlı adımlarla odamın kapısına geldim kapıyı açıcakken arkamdan bir ses duyuydum... Bu ses Elna'nın ta kendisiydi.

Elna "Noluyoruz kardeşim kaçma planları falan mı?" Dedi alaycı sesiyle. Elna benim ablamdı daha doğrusu düşmanım desem daha doğru olur. Arkama sinirli bir şekilde dönerek Elnaya baktım. Sarı saçlarını iki yandan örmüş üstünde açık yeşil bir elbise giymişti ve yeşil gözleri alaycı bir şekilde beni izliyordu.

Elna'nın sırıtan yüzüne baktım. "Noldu minik güneş? Eğlenecek başka bişey bulamadın mı? Ama ben sana tavsiye vereyim. Mesela aynaya bakıp kendi içindeki kötülüklere bakabilirsin ve biraz düşünüp Aa! Ben ne kadar aptalmışım diyebilirsin sadece bir tavsiye." Dedim gülümseyerek. Elna sinirli bir şekilde bana bakarken konuşamaya başladı. "Sende kardeşim bir aynaya o iğrenç burnun ve iğrenç yüzünün ne kadar kötü göründüğüne bak en azından senin gibi bakımlı bir yüzüm var." Dedi.

Elnayla daha fazla uğraşmak istemediğim için konuşmaya başladım. "En azından senin gibi insanları dış görünüşüyle yargılamıyorum. O kadar özgüvensizsinki kendi özgüvensizliğini bize yansıtmaya çalışıyorsun." Dedim ve ardından kulağına doğru eğilerek fısıldadım. "Minik Güneş mi demeliyim yoksa özgüvensiz ruh hastası güneş mi?"
Diyerek gülümsedim ve odama girip kapıyı kapattım. Elna'nın yere sert bir şekilde ayaklarına vurmasının sesi odama kadar geliyordu. Alaycı bir şekilde gülümsedim ve yatağıma oturup en sevdiğim romanlardan birini alıp okumaya başladım.....

Kitap okurken kapının çalmasıyla irkildim. Kendimi kitaba o kadar kaptırmıştım ki gerçek hayatla bağlantımı kesmiştim. Kapıya dönüp "Efendim?" Diye bağırdım. Odaya 20-25 yaşlarında saçlarını at kuyruğu yapmış bir kadın girdi. Açıkçası şaşırmıştım bir an için "acaba neden bu yaşta böyle bir işte çalışıyosunuz?" diyicektim. Soran gözlerle kadına baktım. Kadın toparlanıp bana gülümsedi ve anlatmaya başladı. "Merhaba efendim ben Sally işte yeni çalışmaya başladım bundan sonra sizinle ben ilgileneceğim." Gülümseyerek kadına baktım. Kadın anlatmaya devam etti. "Babanız ve Anneniz sizi yemeğe çağırıyor bende size haber vermek için geldim." Bir an için şaşırmıştım. Babam Annem beni yemeğe çağırmazlardı genelde benim gelmemi beklerlerdi. Yerimden doğruldum

ELEMENTحيث تعيش القصص. اكتشف الآن