.

.

.

MASAL ÖZTÜRK'DEN

Okuldan çıktıktan sonra Tuğçenin yanına uğramış biraz oturmuştum şu an evde yemek yapıyordum.

Boralar görevden gelecekti ve ben bir çılgınlık yapıp herkesi yemeğe davet etmiştim.

Ve şu an yemekleri yetiştirmek için adeta ahtapot olmuştum mutfakta.

Çalan kapıyla dağılan mutfağa bir göz atıp kapıyı açmak için mutfaktan çıktım.

Kapıyı açtığımda karşımda Şule abla ve bebek pusetinde yatan İlay'ı görünce ister istemez gülümsemiştim.

"Hoşgeldinizz."diyerek geçebilmeleri için arka tarafa doğru gittim. "Hoşbulduk, biz sana yardım etmek için geldik."diye gülerek konuşan Şule abla elindeki kocaman poşeti uzattığında içine baktım.

"Ya Şule abla ne gerek vardı çok teşekkür ederim. Hiç zahmet etmeseydin sen."dedim mahçup bir şekilde çünkü poşetin içerisinde bir kaç çeşit yemek vardı. İlay varken zor olmuştur onun için diye düşünüyordum.

"Ne zahmeti Masal, saçmalama."diyerek salona doğru giderken bende peşinden gitmiş koltuğun üstüne yatırdığı İlay'ı seviyordum.

Kucağıma alınca bana bakmasıyla gülerek çok az olan saçlarını okşadım.

"Şule Abla senin kopyan bu, çok tatlı maşallah."dedim.

"Herkes aynı şeyi söylüyor ama bak ne diyeceğim."demesiyle ona döndüm ne diyeceğini merak ettiğim için.

"Bebek çok yakıştı eline."diyip göz kırpmasıyla, gözlerim şokla açılmıştı.

"Abla! Ne o öyle göz kırpmalar falan."dedim.

"Ne dedim sanki, Bora diyorum sen diyorum. Sizden oluşacak şeyler dünya nüfusuna katkı diyorum."diye imayla konuşmasıyla öksürüp "Yok, yani evet ama şimdi değil."dedim.

"Ayy aman bir şey demedim. Ayrıca evlenmenize çok az kalmadı mı?"diyerek hala imayla konuşmaya devam etmesiyle "Abla! Ben size Metin abiye ne yaptığınız hakkında ima yapıyor muyum?"dedim sitemle.

Yanaklarımı yanıyordu.

"Yap ne olacak."diyip omuz silkmesiyle gülüp kucağımda ki İlay'ı gösterip "gerek yok zaten görebiliyoruz."dedim.

Gülmesiyle İlay'ı ona uzatıp "Ben mutfağa gideyim hatta sizde gelin isterseniz. Hem sohbet ederiz."dedim.

İlay uyumak üzereydi gözleri kapanıp duruyordu. "Ben uyutup geleyim."demesiyle mutfağa geçip yemekleri yapmaya devam ettim.

Çorbayı yapmayı bitirdikten sonra Şule abla kucağında uyuyan İlayla gelmişti. "Masal yatıracağım da nereye yatırayım?"demesiyle odama gidip İlay'ı yatağıma bırakıp etrafına yastık koyduktan sonra mutfağa geçtik.

İster istemez İlay'ı görünce Borayla gelecekteki aile hayalini kuruyordum. Çocuklarımız, biz mutlu bir aileyiz. Hayali çok güzeldi, gerçekleşse kim bilir nasıl güzel olurdu.

Şule ablayla sohbet edip yemekleri yaparken onunda yardımıyla kısa sürede bitmişti.

Çay içerken çalan kapıyla gittiğimde Tuğçe, Can, Metin Abi ve bir kaç gün sonra kocam olacak adam vardı.

Gülümserken "Hoşgeldiniz."diyerek yol verdiğimde Metin abi önden gitmiş sonrasında Can'ın koluna girmiş Tuğçe geçmişlerdi.

Burçin olayından sonra Can, Tuğçeye tam bir abi gibi davranıyordu hep destek oluyor Tuğçenin gideceği her yere o götürüyordu.

GidiyorumWhere stories live. Discover now