5)HERŞEY İÇİN ÇOK GEÇ

Start from the beginning
                                    

Sedef...

Sabah gözlerimi odamda açmamla akşamı hatırlamaya çalıştım ama tık yoktu ben nasıl gelmiştim asıl önemli olan şey başım çatlıyordu ayağa kalkıp duşa girdim üzerimi değiştirip tam odadan çıkacakken odaya giren Polatla durdum "aptal mısın ne diye kapı çalmıyorsun" deyince ofladı Polat "çok konuşma be kızım bir kerede" dedi sedefe bakarak "ne istiyorsun" dedim yatağıma oturan Polata bakarken "seni desem ne yaparsın" dedi Polat arsızca bana bakarak bulduğum ilk şeyi fırlattım "gavat mısın?" Diye sordum Polata bakarak "niye lan" dedi Polat "çık Allah için nişanlı biri benim odama giremez helede eski sevgilimse yada dur ben çıkarım" deyip çıktım odadan.

"Günaydın kızım" dedi annem salona girmemle karşımda gördüğüm minaya gülümsedim "günaydın" dedim kapı çalınca kapıya yöneldim "abimdir kahvaltıya gelecekti annemler şehir dışında, anneniz çağırdı da" dedi mina en son onun sesini duydum kapıyı açınca karşımda 26-27 yaşlarında esmer kıvırcık saçlı bir çocuk gördüm "merhaba mina içeride mi" deyince kafamı salladım gülümsedi çocuk girdi içeri salona geçti kapıyı kapatıp bende salona yöneldim salona geçip koltuğun birine geçtim içeri gelen Polat diğer gelen çocukla tokalaşıp oturdu etrafa baktım sofra hazırdı "hadi kahvaltıya" dedi Tuğçe herkes tek tek masaya geçerken abime baktım yoktu büyük ihtimalle işe giymişti Miranda yoktu demekki onu da okula bırakmıştı, anneme döndüm "Levent ve Ozan nerede?" Diye sordum anneme "uyuyo onlar" dedi Tuğçe "ben uyandırayım hastaneye gidecektik beni bırakacaklardı" dedim "bugün mü başlıyorsun" dedi Polat kafamı olumlu şekilde salladım "aa abimi tanıştırmadım" dedi mina "abim utku tuğçe ablalar zaten tanıyor" dedi "bende sedef" dedim gülümseyerek çocukta gülümsedi uzattığı elini sıktım, rahatsızca kıpırdandı yerinde Polat umursamayarak ayaklanıp çıktım salondan...

"güüünaydııın" diye daldım odaya benim sesimle Ozan yorganı daha çok kafasına çekti "5 dakika daha" dedi Levent "hastaneye götürecektiniz ama" dedim kısık sesle tık ilerleme olmadı "tamam" deyip mırıldanarak çıktım odadan salona girdim tekrardan "anne ben çıkıyorum" dedim anneme "kahvaltı etmeyecek misin kızım ve çocuklar nerede kızım" dedi annem "yok kahvaltı etmeyim çocuklarda uyanmadılar ya" dedim "bende çıkacaktım ben bırakırım istersen" dedi kahvaltıdan ayaklanan Utku ben birşey demeye kalmadan annem konuştu "çok iyi olur oğlum geç kaldı" dedi Polat dik dik baktı Utkuya ayaklandı utku evden çıktık...

"Tam tanışamadık Utku ben savcıyım" dedi utku kafamı olumlu şekilde sallayıp ona döndüm "sedef bende doktorum" dedim. Hemen size yolun nasıl geçtiğini de diyeyim Utku sordu ben cevap verdim o sordu ben cevapladım ha bir arada numaramı verdim kafa çocuktu sevdim Utkuyu, neyse ki yol bitmişti şuan hastanede odamdaydım övünmek gibi olsun acil doktoruyum da birazcık.

~~~~~~~

"Hocam" diye biri daldı içeriye, çok genç hanım hanımcık bir kız hemşire kıyafetiyle yüzüme baktı "merhaba" dedi tatlı tatlı tebessüm ettim bu haline "merhaba" dedim karşılık olarak elini uzattı "hocam ben ikbal acilde hemşireyim geldiğimizi duyunca tanışmak istedim" dedi gülümsedi "bende sedef " deyince bana tebessüm etti "otur" deyince yüzüme baktı "e otur böyle girdiğine göre meraklısın" deyince kıkırdadı sonra gösterdiğim yere oturdu. "Kaç kardeşsiniz hocam" dedi gülümseyerek "3, bir abim, bir erkek kardeşim var" deyince gülümsedi "sen?" Diye sordum "2, bir ablam, bir ben" deyince tebessüm ettim "neden hemşirelik hemde acilde?" Diye sorunca güldü "bilmem severim böyle işleri" dedi gülerek "başka sebebi yok mu" deyince burukça gülümsedi nefes alıp konuşmaya başladı "annem kalp krizinden öldü ben lisedeyken doktorlar müdahale etmedi, bakın etmedi diyorum edemedi değil doktor ihmali vardı, o günden sonra  kendime söz verdim sağlık sektöründe çalışacaksın ikbar diye sonra kendini burada buldum" dedi burukça tebessüm ettim baktım ona "başın sağolsun" deyince gülümsedi "sağolun, peki siz neden doktorluk?" Diye sordu güldüm "bende cidden sebebi yok öyle sınava girdim çıktım tıp gelmiş baya şaşırdım ama olsun" deyince kahkaha attı "ilk atamanız değil mi?" Diye sordu kafamı olumlu şekilde salladım "benimde" deyince gülümsedim "ablaaağ" diye biri bağırarak odaya daldı bir anda ayaklanınca ikbar de ayaklandı "Ozan" dedim ona bakınca sonra arkasında soluk soluğa kalmış Levent'i gördüm "çok kötü şeyler oldu" dedi Levent sonra İkbara baktı "merhaba" deyip kendini koltuğa attı sonra düzgün bir sekilde oturdu İkbar anlamsızca baktı "çıkayım ben" deyip çıktı odadan Ozanda ikbarin oturduğu yere Levent'in karşısına geçti panikle baktım yerime oturup onlara döndüm "anlatın" deyince nefes aldılar "su" dedi ozan "fenalık geçiriyorum gözünü sevem su" bu kez Leventde deyince masadaki iki şişeyi ikisine de uzattım bu kadar önemli ne olmuş olabilirdi ki? Levent nefes aldı ve konuşmaya başladı...

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 22 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

SİYAH GECEWhere stories live. Discover now