ADALET KIVILCIMI (+18)

HASTANE

"Modison Beer-Showed Me"

"Sezen Aksu-Ünzile"

Karşımdaki açık kahve gözler beni baştan aşağı süzerken, kulağımın arkasından gürültüyle Bir kurşun geçti.
Ezhel öyle hızlı davranıp silahını çıkarıp ateş etmeye başladı ki,benim reflekslerimden bile daha hızlıydı.

Alaz inci'nin elinden tutup karşıdaki odaya doğru koştururken, karşımdaki buğday tenli adam beni belimden tutup kendini önüme siper etti.

Bilmediği bir şey vardı ben bir katildim. Ondan daha iyi karşımdaki adamlarla çatışabilirdim.Ama bunu ona tabii ki belli etmemem gerekiyordu.

Ezhel'in önümde siper etti bedeninin arkasında çantamdaki önlem amaçlı savcılık silahına çıkarıp,Ezel'in yanına geçip onun gibi ateş etmeye başladım.

Alaz da inci'yi odaya koyup gelene kadar benle Ezhel karşımızdaki adamların cesetlerini hastanenin ince uzun koridoruna serdik bile.

Alaza dönüp,bütün ekipleri hastaneye yönlendir toplasınlar şu cesetleri,diye haykırırcasına bağırdım.

Başını cesetlerden çevirip bana dönüp, başını aşağı yukarı sallayıp emredersiniz savcım dedi.

Başımı yanımdaki Ezhel'e çevirip kim bunlar dercesine açık kahve gözlerine baktım.

Heh işte ben de tam olarak bundan bahsediyordum,memur bey'e Urfa'nın önde gelen aileleri arasında biraz gerilme yaşandı,ve iki aileden de kavgada yaralananlar aynı hastaneye getirilince gördüğünüz gibi durum bariz savcı hanım.diye konuşdu tane tane.

Arkadan gelen en az Ezhel kadar iri adama döndü,siyah gömleği üzerine yapışan adamın bakışları direkt olarak
Ezhel'i buldu.

Yanımıza yaklaşan iri adam önce bana ters bir bakış atıp, daha sonra yanımdaki karşı cins adam'a bakışlarını çevirip sorun var mı ? dedi Derince içine çekti nefesiyle.

Hayır vuslat.Yukarıdakiler nasıl ?derken bakışları bana döndü Ezhel'in

Kusura bakmayın Savcı hanım böyle aileler arasında bu tür durumlar normal, derken alaylı bir ses tonuna sahipti.

Ezhel'e ters bir bakış atıp siz ne saçmalıyorsunuz ya,dedim sinire hakim olmuş ses tonumla.

Devletin hastanesinin içinde silahlı çatışma oluyor. içeride o kadar sivil hasta olmasına rağmen, siz hala bu çok normalmiş gibi karşılayıp alaylı şekilde konuşuyorsunuz.şaka mısınız siz amına koyayım. konuşmamın sonunda eklediğim küfürle ikisinin de gözleri irice açıldı.

Vuslat sessizliğini koruyorken Ezhel burnundan derince nefes aldı.

Ben size deminden beri ne anlatıyorum savcı hanım,size dışarıdaki korumaları hastanenin içine almamıza izin verin diye, defalarca kez memur bey ile konuştum.Dedi haykırıcasına.

O ses tonunu ayar çek öncelikle. Diyerek bağırdım karşımdaki esmer güzele.

Siz ne saçmalıyorsunuz amına koyayım. o kadar polis, asker varken siz mi düştü bu hastanedeki sivilleri korumak bu ülkenin adaleti,savcısı ,hakim mi var siz kendinizin ne zannediyorsunuz ya diyip onlara sırtımı döndüm.

Uzun ince topuklu ayakkabılarımla hastanenin uzun koridorunda yürümeye başladım.

Yürürken, eğer Adalet olsaydı kadınlarımız öldürülmezdi.
Hayallerine daha yeni başındaki Özgecan aslan vahşice katledilmezdi.
Emine Bulut'un boy boy fotoğrafları videolar yapılıp her yerde yayınlanmazdı.
Leyla bebek amcası tarafından cinsel istismara uğramazdı.
Eğer Adalet olsaydı kadınlarımız geceleri gönlünce sokaklarda,caddelerde yürüyebilirdi.
Korkmayıp başı dik şekilde arkasını dönmeden rahatça yürüyebilirdi kadınlarımız, eğer Adalet olsaydı.
Töre denilen saçmalıklara onaltı yaşındaki kızlarımız evlendirilmezdi.
Sekiz yaşındaki Ünzile, babası yüzünden töreye Kurban gitmezdi oniki yaşında anne olmazdı. oyuncak bebeklerle oynamak yerine kendi çocuğuna bakmazdı.
Eğer Adalet olsaydı saçma sapan aşiret kavgaları oluşmazdı.
Devletin hastanesine saçma sapan konular yüzünden silahlar açılmazdı.
Her geçen gün öldürülen kadınlarımızın fotoğraflarınına bir yenisi eklenmezdi.