Kara Sapan: -I. Bölüm-

10 2 5
                                    

I

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

I. Bölüm

Bölüm şarkısı: Açık Seçik Aşk Bandosu/Yüzündeki Ürkek Güzellik

Medya: Çağın Güngör

Bazı anlar gelir, o anlar geçerdi. İnsanoğlu anılara fazla takıyordu. Anıları saplantı haline getirip o anılarda yaşıyordular ve bazense o anıların yaşanmasına rağmen hiç var olmamış gibi davranıyordular. 

Ablam gibi.

Annem beni tam da teneffüsteyken aramış ablam Çağla'nın doktoruyla konuştuğunu durumunun ağırlaştığını söylemişti. Okul çıkışı Yağmur ve Tunç'la birlikte ablamı ziyarete gidecektik ama Tunç'u annesi Gülin Teyze aramış ve okuldan hemen eve gelmesini söylemişti. Şimdiyse öğle arasındaydık. 

Okulumuzun yemekhanesi baya geniş, ferah ve konforluydu. Günlük yemekler öğrencilerin okul sitesinden verdiği oylara göre yapılırdı. Eğer birisinin o yemeğe alerjisi varsa ise o gün bir yemek daha eklenirdi. 

Bu günün menüsünde bir İtalyan yemeği gnocchi yani patates salatası, dananın bonfile kısmından yapılan ve adını bir Fransız yazardan alan chateaubriand, İtalyanların vazgeçemediği makarna tagliatelle, Tayland'a özgü olan tom yum goong çorbası ve en sonda tatlı olarak frambuazlı cheesecake vardı. Tabii bunların yanına salata, çıtır ekmek gibi aperatifler de koymuştular. 

"Çok güzel kokuyor anasını satayım!" Yağmur burnunu tepsinin içindeki tabldota neredeyse sokacakken cam kenarındaki boş masamıza yaklaştım. Okulumuzun eğitim sistemi ne kadar güzel olursa olsun öğrenciler arasından hiyerarşik bir sistem vardı. Mesela yemekhanede herkesin masası belliydi, sınıflarda herkesin sırası belliydi, kantinde de keza durum böyleydi. En alt tabakada burslular vardı klasik olarak ama hiçbir zaman fiili bir aşağılama olmamıştı. 

Herhalde okuldan ceza almaktan korkuyordular.

Evet okulumuzun kuralları keskin ve katıydı. Kara Sapan Lisesi'nden bir kere ceza alırsanız uyarı eğer ikinci kere ceza alırsanız isterse aileniz evreni satın alacak kadar zengin olsun bir daha bu okuldan geri dönüşü olmamak üzere ayrılırdınız.

Bakanların, devlet için çalışan bir çok kişinin, Türkiye'nin ileri gelenlerinin, hatta bir zamanlar Cumhurbaşkanı'nın kızı bile bu okulda okumuş ve mezun olmuştu. Şimdi yine aynıydı durum. Mesela hemen yan masamızda oturan Adar'ın arkadaş grubunda olan Esat'ın babası devlet için çalışan bir adamdı ve babamla yakın arkadaşlardı.

Adar'ın arkadaş grubu beş kişiden oluşuyordu kendisiyle birlikte. Esat, Giray, Berge, Mirza ve Adar. Bu beşli çocukluk arkadaşıydı ve hepsiyle de aynı mahallede oturuyordum ama Esat ve Mirza ile daha samimiydim. Berge'yle Giray ise beni gördüklerinde sadece kafa selamı verip geçerlerdi.

Kara SapanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin